Bir yanda devre arasında yaptığı transferlerle küme düşme korkusu yaşamak istemeyen Mağusa Türk Gücü, diğer yanda herkesin bunlar artık ligde misafir dediği bir zamanların korkulan ekibi Gönyeli… İki takımın sahada verdiği mücadelenin skoru ile ilgili tahminimde haklı çıkarken, öngöremediğim şey skorun bir başkan tarafından değiştirilebileceğiydi. Gönyeli Başkanı Mustafa Palaz’ın, karşılaşmanın 86.dakikasında saha içerisine koşarak girerek aldığı skandal karar, hem maçın skorunu hem de iki takımda top koşturan tüm oyuncuların emeğini gölgeledi.

Sahada ter döken futbolculara ve teknik heyete saygımdan ötürü yazıma öncelikle sahada sergilenen futbolla başlamak istiyorum. Maçın ilk devresinde ne yapmak istediğini bilen ve taktiklerini sahaya daha iyi yansıtan taraf konuk Gönyeli’ydi. Savunmayı kalabalık tutan, kantlardan geliştirilecek kontra ataklarla gol umutlarını Hüseyin Tosun ve Ulaş Candanal’ın taşıyacağı toplara ve Julius Conteh’in ayağına bağlayan Gönyeli, maçın büyük bölümünde bu stratejisinde başarılı oldu. Üçte ikisi tamamlanan maçta, skoru ve geriye kalan dakikalardaki maçın gidişatını, iki rakip teknik direktörün yaptıkları ve yapmadıkları belirledi. Galip durumdaki kırmızı-beyazlı ekibin teknik patronu Erol Çağaloğlu, oyundan düşen takımına dinamizm katacak ve sahada ayakta tutabilecek saha içi taktiksel varyasyonları ve oyuncu değişikliklerini yapmazken, tam aksine Ali Oraloğlu iki genç oyuncuyu sahaya alarak, maçın kaderini değiştirdi. Oyundan düşen konuk ekip karşısında 63.dakikada yapılan iki değişiklik bir anda maçın havasını değiştirdi. Sahada gol için çırpınan belki de tek oyuncu olan Uğur Gök, genç yetenek Hasan’ın oyuna girmesi sonrası sazı eline aldı ve takımını 3 puana götürecek trene bindirmeyi başardı. Bu başarıda yaklaşık 25 dakika oyunda kalan, bir gol atan ve bir asist yapan Hasan Göray’ın da emeği büyüktü. Genç yaşına rağmen aldığı sorumluluk ve hocasının onu kurtarıcı gibi sahaya sürmesinin ağırlığı, bu oyuncunun maça etki etmesindeki itici güç oldu. Bir diğer önemli hamle de orta alanda görev verilen yeni transfer Shar Morsy’nin sağ kanada alınması ve bu oyuncunun rakibin sol kanadını hallaç pamuğu gibi atmasıydı. Hızını ve dripling yeteneğini kanatta daha iyi kullanma şansı bulan Morsy’nin ileriki maçlarda da bu bölgede görev alması gerektiğini düşünüyorum. Orta alanda yaşanan organizasyon eksikliğinin genç oyunculara daha çok şans verilmesi halinde zamanla aşılacaktır. Ayrıca daha önceki yazılarımda olduğu gibi yazmadan geçemeyeceğim bir noktada ileri uçta yaşanan golcü sıkıntısıdır. Genç Emre Özsin, çalışmasına ve yeteneğine rağmen şu an bu ağırlığı kaldırabilecek durumda değildir.
Sahada oynanan oyun dışında yaşanan olaylar maçın önüne geçmesine rağmen, maç boyu dökülen ter ve sahada verilen emek her şeyden daha önemli ve kutsaldır. Dün Canbulat Stadı’nda bir başkanın maçın ve skorun önüne geçtiğine şahit olduk. Mağusa Türk Gücü’nün kaydettiği ikinci gol sonrası kale arkasında yaşanan ve herkesin farklı iddialar ortaya koyduğu olayın her hafta sahalarımızda rastlanan ve artık kanıksanmış seyirciler tarafından SAHAYA ŞİŞE ATMA olaylarından biri olduğu sonucuna vardım. Kesinlikle tasvip etmediğim, sahalarımızda olmaması gereken ve seyircinin yaptığı en büyük yanlış davranışlardan biri olmasına rağmen yine de bir takımını sahadan çekmeye kadar vardırılabilecek ciddiyette bir olay yoktu ortada. Ne başına veya vücudunun her hangi bir yerine şişe isabet etmiş bir Gönyeli oyuncusu vardı sahada ne de Gönyeli oyuncularının can güvenliğini tehlikeye atabilecek başka bir olay. Aksine maç öncesi Mağusa Türk Gücü yönetiminin dostane karşılamasına aynı şekilde karşılık vermiş, sahada hakem veya oyuncular arasında hiçbir gerginlik yaşanmamış olmasına rağmen Gönyeli Başkanı ve sahada bulunan yönetim kurulu üyelerinin takımlarını sahadan çekmesi bana göre yanlıştı. 2-1 mağlupken ve maçın bitmesine en az 4-5 dakika varken alınan bu kritik karar hem maçta ter döken oyuncuların emeğine yazık etti hem de kümede kalması zaten mucizelere bağlı olan takımlarının psikolojisini dibe vurdu.

Maçın hakemi Serdar Bilgimer, sahada vasat bir yönetim gösterirken, en önemli yanlışlarından biri oyunu sık sık kesmesi ve avantaja bırakma insiyatifini kullanmamasıydı.
Federasyon kararı ile bile olsa alınacak 3 puan Mağusa Türk Gücü’nü rahatlatırken, ligin kalan haftaları için umutları iyi arttırdı. Gönyeli’nin ise yıllarca şampiyonluk şarkıları söylediği en üst ligden, matematiksel şansı olsa bile, artık düştüğü fikrindeyim.