1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Skandal nitelikli adli hata”
“Skandal  nitelikli  adli hata”

“Skandal nitelikli adli hata”

Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Karakaya ile Barolar Birliği Başkanı Esendağlı, basın toplantısı düzenledi, “Gazi Üniversitesi raporu ve sonuçlarını” değerlendirdi: “Skandal bir karara imza atıldı”

A+A-

Serap ŞAHİN

Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Karakaya ve Kıbrıs Türk Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı, İsias Otel davasında Gazi Üniversitesi’nin hazırladığı ek rapor sonucu tutuklu bulunan Efe Bozkurt ve Halil Bağcı’nın tutuksuz yargılanmasına karar verilmesi ile ilgili basın toplantısı düzenledi, Adıyaman’da gerçekleşecek ikinci duruşma hakkında bilgi verdi.

Gazi Üniversitesi’nin hazırladığı bilirkişi raporunun ilime ve bilime aykırı olduğunu vurgulayan Karakaya, “Mahkeme skandal bir karara imza attı. Bunu ispatlayacağız” dedi.

Gazi Üniversitesi tarafından hazırlanan raporun gerçeklere ve etiğe aykırı hazırlandığını ve mahkemede her maddesinin bilimsel verilerle çürütülecek bir rapor olduğuna dikkat çeken Ruşen Karakaya, “Bu rapor davaya yön verecek bir rapor değildir” dedi, gerekli itirazların avukatlar tarafından yapılacağını kaydetti.

Karakaya’dan sonra basına konuşan Kıbrıs Türk Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı da söz konusu raporda, Efe Bozkurt ve Halil Bağcı’nın tahliye edilmesini haklı çıkaracak bir içeriğin bulunmadığını vurguladı,  “Adli bir hata yapıldığı kanaatindeyiz. İtiraz yolunda avukatlar yoğunlaşmış durumda” dedi.

Tahliye kararının davayı bitirmediğine dikkat çeken Esendağlı, bilirkişi raporu ile hem hukuki hem olgusal hem de teknik iddialarla Adıyaman’a gidileceğini kaydetti. Esendağlı, mahkemeden şeffaf ve adil yargılama beklenildiğini belirterek “Bu dava tarihe yazılacak” ifadelerini kullandı.

 

Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Karakaya

 

“Mahkeme skandal bir karara imza attı”

“Büyük acımızın, kapanmayacak o derin yaramızın, geçmeyen yürek sızımızın üzerinden 14 ay geçti” diyen Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Karakaya, “Biricik Şampiyon Meleklerimizi, canımız öğretmen ve velilerimizin her birini sevgi ve özlemle anıyor ve de ömrümüz boyunca her gün anmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.

İsias davası ile ilgili olumlu bilgiler aktarmayı dilediklerini ancak yaşanan gelişmeler doğrultusunda Adıyaman Mahkemesi’nin üzücü kararlar aldığına işaret eden Karakaya sözlerine şöyle devam etti:

“Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin hazırladığı teknik rapora paralel olarak hazırlanan savcılık iddianamesi ve Ocak ayında başlayan duruşma süreciyle sanıkların ve tüm ilgili kamu görevlilerinin; kusurları ortada olmasına rağmen, mahkeme tutuklu olan iki sanığın geçtiğimiz hafta tutuksuz olarak yargılanmasına karar vermiştir.  Bu kararla, hem iddianamede, hem de duruşmalarda Grand İsias Otel’in projesinde, inşaatında ve işletmesinde saymakla bitmeyecek kusurları olan kişilerden mal sahibi Efe Bozkurt ve Halil Bağcı serbest bırakılarak tutuksuz yargılanacaktır.

Tahliye kararı, maalesef köklü bir üniversite olan Gazi üniversitesi tarafından, bilimsel yöntemleri çarpıtarak elde edilen verilerle alelacele hazırlandığı ortada olan bir rapor sonucunda verilmiştir. Mahkeme, söz konusu raporun dava dosyasına girmesinden sadece kısa bir süre sonra skandal denebilecek karara imza atmıştır.”

 

“Hukuk kavgamız tüm suçlular hak ettiği cezayı alana kadar devam edecek”

Gazi Üniversitesi tarafından hazırlanan raporun gerçeklere ve etiğe aykırı hazırlandığını ve mahkemede her maddesinin bilimsel verilerle çürütülecek bir rapor olduğuna dikkat çeken Ruşen Karakaya, “Bu rapor davaya yön verecek bir rapor değildir” dedi, gerekli itirazların avukatlar tarafından yapılacağını kaydetti.

“Türkiye yargısının adaletine güveniyor, mahkemenin dava sürecinde sağduyulu, güvenilir, tarafsız raporları dikkate alarak hukuka uygun hareket etmesini diliyoruz” diyen Karakaya,

“Bu kararı verenler unutmamalıdır ki bizler; ‘keşke hiç yaşanmamış olsaydı’ dediğimiz bu büyük acının altında birleştik, tek yürek olduk. Hukuk kavgamız son güne kadar, tüm suçlular hak ettiği cezayı alana kadar devam edecektir” şeklinde konuştu.

 

 

“Gazi Üniversitesi’nin hazırladığı rapor ilime ve bilime aykırı bir rapordur”

“Tek yürek olmaya devam edeceğiz” diyen Karakaya,mahkemenin 2 sanık için verdiği tutuksuz yargılama kararının mücadele isteğini daha çok arttırdığını belirtti, “Biz kimin suçlu olduğunu net bir şekilde biliyoruz” dedi. Adıyaman’da gerçekleşen ilk duruşmanın kalabalık ekipten dolayı konferans salonunda gerçekleştiğini hatırlatan Karakaya, “Yeni aldığımız duyuma göre mahkeme salonunu değiştirmişler ve küçük salona almışlar. Neden alıyorsunuz? Almayın. 26 Nisan’da yine kalabalık bir ekiple ve Kıbrıs halkıyla oraya geliyoruz. Tek yürek olduğumuzu herkese göstereceğiz. Mahkeme heyeti de bunu görecek. Mahkeme salonunu bir an önce eski yerine geri alsınlar. Bu mahkemeden emsal bir karar çıkacak. Gazi Üniversitesi’nin hazırladığı rapor ilime ve bilime aykırı bir rapordur. Bunu da ispatlayacağız” ifadelerine yer verdi.

 

“Adalete ışık tutacağımız ikinci yürüyüşümüz Lefkoşa’da olacak”

Karakaya, adalete ışık tutulacak ikinci yürüyüşün duyurusunu yaptı, “Bu kez Lefkoşa sokaklarından adalet istencimizi tüm dünyaya haykıracağız” dedi.

“Bu toplumsal davada tüm halkımızın, Türkiye halkının ve dünyanın her yerinde birçok vicdanlı insanın bizlerin yanında olduğunu biliyor ve hissediyoruz” diyen Karakaya “Her anımızda bizimle birlikte olan herkese teşekkür ederiz” ifadelerine yer verdi.

 

Kıbrıs Türk Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı

 

“Adli bir hata yapıldığı kanaatindeyiz”

Ocak ayında görülen ilk davayı hatırlatan Kıbrıs Türk Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı, 4 günlük çok çetin bir dava süreci yaşandığını anımsattı.

Sürecin sonunda mahkemenin sanıkların tutukluluk durumlarında bir değişiklik yapmadığını ancak buna ek olarak dosyanın bilirkişiye havalesine karar verdiğini kaydeden Esendağlı, mahkemenin bilirkişi olarak Gazi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünden hocaların saptandığını söyledi. Adıyaman Mahkemesi’nin 2 sanığı tahliye etmesine yönelik konuşan Esendağlı,        Bu kararın hukuki mahiyetinin sadece bir tedbir niteliğinde olduğunu, mahkemenin kararında da bu hususun yer aldığını, bu kararın 2 sanığın suçluğu anlamına gelmediğini önemle vurgulamam gerekir” dedi.

 

 

“Teknik konuların pek çoğuna yanıt verilmemiş ve gerekçe konmamıştır”

Gazi Üniversitesi’nin hazırladığı raporun yeterli olmadığını vurgulayan Esendağlı,  “Mahkemenin, konuyu bilirkişiye havale ederken yanıtlamasını istediği sorular çoğu havada, teknik konuların pek çoğuna yanıt verilmemiş ve gerekçe konmamıştır” ifadelerini kullandı.

Esendağlı, söz konusu raporda, Efe Bozkurt ve Halil Bağcı’nın tahliye edilmesini haklı çıkaracak bir içeriğin bulunmadığını söyleyen Esendağlı, “apar-topar, duruşma için tarih ortadayken, savcılığa ve bizlere, ailelere söz hakkı verilmeden bu kararın verilmesini olumsuz karşılıyoruz. Adli bir hata yapıldığı kanaatindeyiz. İtiraz yolunda avukatlar yoğunlaşmış durumda” dedi.

 

 

“Bu mücadele süreci tarihe yazılacaktır”

“Farklı bir coğrafyada farklı bir adli iklimde hepimiz için ilk denilecek bir mücadeledeyiz” şeklinde konuşan Hasan Esendağlı, İsias davasının her açıdan zor bir dava olduğunu belirterek “Biz zorlukların farkındayız. Beklenmedik gelişmelere gebe bir dava olduğunu her aşamada bize hatırlatıyorlar ancak biz bu anlamda dikkatliyiz. Bunların daha olumsuz sonuçlara yol açmaması için avukat ekiplerimiz bu gelişmelere karşı gerekli çalışmaları yapıyor” dedi.

26 Nisan’da tüm hazırlıklar tamamlanmış olarak davaya gidileceğini kaydeden Esendağlı sözlerine şöyel devam etti:

“Zor bir mücadele içerisindeyiz ve bu zorluk yılacağımız anlamına gelmiyor. Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneğimizin burada sergilediği duruş ve benim direniş olarak ifade edebileceğim bu mücadele süreci tarihe yazılacaktır. Son yıllardaki en büyük desteğin verildiği ve en çok ilgiyle takip edilen, adaletin bulmasının herkes tarafından temenni edildiği çok büyük bir dava. Bunu başaran da bu ailelerdir. Çocuklara ve bu ailelere bizim de sözümüz var. Bu işin son raddesine kadar onlarla birlikteyiz ve süreci sonuna kadar bu kararlılıkla takip edeceğiz.”

 

 

“Mahkeme şeffaf, adil yargılama yapsın”

Bilirkişi raporu ile hem hukuki hem olgusal hem de teknik iddialarla Adıyaman’a gidileceğine işaret eden Esendağlı,  “Tahliye kararlarının davayı bitirmediğini, bu kişilerin suçluluğunun ispatlanabileceği bilinciyle gideceğiz. Biz bu davada 11 sanığın da mahkûm olması gibi bir iddia içinde değiliz. Bizim söylediğimiz çok nettir. Diyoruz ki mahkeme şeffaf, adil yargılama yapsın. Bilimsel verilere ve hukuki gerçeklere dayansın. Kim ne suç işlediyse bunu tespit etsin ve o suçun ağırlığına göre de belirleyecek olan cezayı saptasın” dedi.

 

 

“Olası kast suçunun işlendiğini mahkemede kanıtlayacağız”

“Bizim hukuki ve olgusal değerlendirmemiz avukatlarımızdan aldığımız görüş, buradaki yıkımın tarihçesini ele aldığımızda özellikle tutuklu sanıkların suça katılımını dikkate aldığımızda, Türk Ceza Kanunu’na göre olası kastla birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verme suçunun işlendiğinin ve bunun mahkeme huzurunda kanıtlanabileceği düşüncesinde ve iddiasındayız” diyen Esendağlı, mücadelenin süreceğini kaydetti.

İsias davasının eşi benzeri olmayan bir dava olduğuna dikkat çeken Esendağlı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’de bu kararlılıkla büyük bir hukuk ekibinin takip ettiği, bu kadar güçlü bir müşteki grubunun, bir devletin takip ettiği başka bir dava yaşanmadı. Bu kadar korkunç bir şekilde kaybedilen 35 canımız var. Eğer bu dava Türkiye’de bir şeylerin dönüşümüne yol açarsa, buna yol açan insanların ciddi şekilde cezalandırıldığı yargısal bir içtihat çıkarsa, bu anlamda depremin kader olduğu yanlış fikrini değişirse o zaman bu kayıpların en azından tarihe yazılmış bir anlamı da olacak. Mücadele bu yöndedir. Bu uğurda mücadele etmek de çok önemlidir. Şunu unutmamamız gerekir ki bu mücadele ailelerimizin yas sürecini erteleyen ve başlatmayan bir mücadeledir. Bir de bittikten sonraki sürecimiz vardır.  Burada ortaya konan çaba, bu anlamda insanüstü bir çabadır. Bizim geri düşmek ve moral bozmak gibi bir şansımız yoktur.”

 

“26 Nisan’da bilirkişi raporuna yönelik itirazlar ileri sürülecek”

26 Nisan’da görülecek davaya ilişkin açıklamalar da yapan Esendağlı, davanın 1 gün süreceğini belirtti, programa yönelik bilgiler verdi. Mahkemede bilirkişi raporuna yönelik itirazların ileri sürüleceğini belirten Esendağlı, “Öncesinde dilekçeleri girilecektir. Dava sonunda da tutukluluk halleri ile ara karar verilip dava ertelenecektir.26 Nisan’da bizi bekleyen mesele esas olarak bilirkişi raporlarıyla ilgili nasıl ilerleneceği yönündedir” şeklinde konuştu.

Bu haber toplam 5040 defa okunmuştur