1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. Sokak isimlerinin hatırlattıkları…
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Sokak isimlerinin hatırlattıkları…

A+A-

 

27 Eylül 1971.
Ankara Sıkıyönetim Komutanı Orgeneral Semih Sancar bir bildiri yayınlıyor;
“Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının davası, savunma safhasına gelmiş, sanık ve müdafiler savunmalarını hazırlayabilmeleri için bir aydan az olmamak üzere mehil talebinde bulunmuşlarsa da mahkeme bu talebi 18 güne indirerek, duruşma 27 Eylül 1971 gününe talik edilmiş ve bugün de savunmalara başlanılmıştır.
Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı’nın anayasal düzeni ortadan kaldırıp Marksist, Leninist, Maoist bir düzen kurmak için örgütlenen macera heveslisi bu suçluların bir an evvel kanunlarımızın tayin ettikleri cezalarla cezalandırılabilmeleri gayreti içinde bulunduğunu sayın Ankaralıların ve yüce ulusumuzun bilgilerine arz ederim.”
(Can Dündar, Abim Deniz, sy. 328)
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının davasının başladığı gün Ankara Sıkıyönetim Komutanı ve daha sonra ödüllendirilerek Genel Kurmay Başkanı olan ve 1974 Kıbrıs Harekatı’nın komutanlığını yapan Semih Sancar’ın yayınladığı bu bildiri, mahkemeye gerek bırakmıyor, peşinen Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını suçlu ilan ediyordu.

***

Can Dündar kitabında şöyle anlatıyor;
“Sıkıyönetim mahkemelerinin askeri yönetime doğrudan bağlı olarak emir komuta zinciri altına çalıştığına, sanıkların peşinen suçlu sayıldığına, hukuki değil, siyasi bir yargılama yapıldığına bundan iyi kanıt olamazdı. Ancak kimse üzerinde durmadı bile…
İlahlar kurban istiyordu.
Mahkeme sadece göstermelik bir tiyatroydu.”

***

Neden yazdım bu konuyu peki?
Bildiğiniz gibi sokak ve cadde isimlerimizin bazıları asker, darbeci, faşist bazı kimselerin ne yazık ki isimlerini taşımaya devam ediyor.
Belli ki 74’te Kıbrıs’a çıkarma yapan ordunun başında olduğu için Semih Sancar’ın ismi bir caddemize verilmiş. Yukarıdaki ‘ibretlik’ bildirinin altında imzası da olan 1971’de Ankara Sıkıyönetim Komutanı Orgenaral Semih Sancar’ın ismi de Girne’de çok bilinen, trafiğin çok yoğun olduğu bir caddeye verilmiş. Ben kim olduğunu hatırlamıyordum açıkçası… Taa ki ‘Abim Deniz’ kitabındaki bu tarihi anıyı okuyana kadar…

***

Mahkeme başladığı gün, daha süreç yaşanmada, mahkeme kararını beklemeden Deniz Gezmiş ve arkadaşları Hüseyin İnan ile Yusuf Aslan’ın idam fermanlarını imzalayan generalin ismi Semih Sancar…
Evet, 1974 Harekatının da komutanı olması nedeniyle belki ‘dokunulmazlık’ zırhı giydirilmiş olabilir ama artık günümüzde çok şeylere, çok kişilere dokunulabiliyor!
Şimdi Girne Belediyesi’nden beklentim şu;
Yapabilir mi, gücü yeter mi bilmiyorum!... Ancak ilk Belediye Meclisi toplantısında karar almalılar… Bu caddemizin ismi değişmeli… Birçok cadde, sokak isminin de bu gibi nedenlerle değişmesi gerektiği gibi bu isim de orada kalmamalı… Girne’ye, orada yaşayanlara, bize böyle bir isim yakışmıyor.   

***

Deniz Gezmiş’in abisi Hamdi Gezmiş, geçtiğimiz günlerde Can Dündar’la ortak yarattıkları kitabını imzalamaya geldiği günlerde bu caddeden de geçmiş midir, bu ismi görmüş müdür, görmüşse ne hissetmiştir merak ediyorum doğrusu…

Bu yazı toplam 1975 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar