SOKRATES
SOKRATES
Cansu N. Nazlı
[email protected]
“Şimdi hepinize değil, yalnız bana ölüm hükmünü verenlere sesleniyorum. Onlara söyleyecek bir şeyim daha var: Belki beraatımı kolaylaştıracak şeyler söylemediğimden, suçluluk kararından kurtulmak için gereken şeyleri yapmayı kabul etmediğimden mahkumiyetime karar verildiğini sanacaksınız. Hayır, mahkûm olmama sebep olan kusur, sözlerimde değil, sizin istediğiniz gibi, ağlayıp sızlayarak, haykırarak, bence bana yakışmayan fakat başkalarından daima işitmeye alıştığınız birçok şeyi söyleyerek ve yaparak size yüzsüzlük küstahlık göstermeyişimdendir. Fakat ben, tehlikeye düştüğüm zaman ne böyle alçaklıklara saparım, ne de kendimi müdafaa etmediğime pişman olurum. Asla! Böyle bir şey yapmaktansa, sizin alıştığınız gibi kendimi müdafaa etmektense, kendi alıştığım gibi söz söyleyerek ölmeyi üstün görürüm, çünkü savaş meydanında olduğu kadar adalet karşısında da hiç kimse kendini ölümden kurtaracak vasıtaları kullanmaya kalkışmamalıdır. Evet, bir kimse savaşta çok defa silahlarını bırakmakla, düşmanlarının önünde diz çökmekle ölümden kurtulabilir. Her şeyi söylemeyi, her şeyi yapmayı kabul eden bir kimse için her türlü tehlike karşısında ölümden kurtulmanın daha birçok çareleri vardır. Yargıçlarım, yalnız şuna iyice inanınız: Asıl mesele ölümden sakınmak değil, haksızlıktan sakınmaktır; çünkü kötülük, ölümden daha hızlı koşar. Ben yaşlı ve ağır olduğumdan yavaş koşan bana yetişmiştir. Halbuki beni suçlayanlar kuvvetli ve çabuk olduklarından, çabuk koşan kötülük onlara yetişmiştir. Şimdi ben, tarafınızdan ölüm cezasına; onlar da hakikat tarafından kötülüğün ve haksızlığın cezasına mahkum edilerek ayrılıyoruz. Ben cezama boyun eğerim, onlar da kendi cezalarına boyun eğsinler.” Sokrates’in Savunması