Meclis yenilendi.

CTP-BG birinci parti olurken, UBP adeta çöktü. Seçim sonuçlarının alınmasından saatler sonra dün öğle saatlerinde bir açıklama geldi UBP’den, sonuçlardan memnun olmadıkları ama saygı duydukları ve ‘mesajı aldıkları’ açıklandı.
UBP’nin Genel Başkanı, eski Başbakan sandıkta kaldı. Genel Sekreteri de öyle…
İrsen Küçük 7.5-8’in hesabını öderken, Necdet Numan ille de petrol dolum tesisi yapma inadının cezasını ödüyor.
***
Elbette ki sandıkta kalmalarının nedeni sadece bunlar değil, parti tabanlarının başkanlarını ve genel sekreterlerini sandıkta bırakmalarının kendileri açısından başka nedenleri de var ancak UBP, tarihinin en kötü sonucunu alırken UBP’den DP’ye geçen ve UG’yi oluşturan 7 vekilden 4’ü meclise tekrar girmeyi başardılar.
Bunu yaparken oy potansiyellerini en azından benim beklemediğim şekilde Eroğlu faktörünün yardımıyla DP’ye aktarmayı başardılar.
DP, UG’yle birlikte oy miktarını epeyce artırdı, mecliste 2 kalmışken şimdi 12 milletvekili elde etmiş oldu ancak UBP’den gelen vekillerin aklının UBP’de olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yani DP’ye geçen vekillerin, şimdi İrsen Küçük de ‘bitmiş’ iken tekrar UBP’ye geçişleri her an olabilir. Çünkü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, ‘çocuğu’ UBP’yi tekrar ele geçirmek için güçlü bir rakibin yokluğunu hemen görecektir.
***
Tabii şimdi Tahsin Ertuğruloğlu UBP içinde Eroğlu’na karşı bir direniş gösterebilir ancak Ertuğruloğlu’nun fendi Eroğlu yenebilecek güçte değil.
UBP, yeni bir başkan arayışına girerken, DP Başkanı Denktaş’ın şimdiki 12 milletvekili sayısını 5 yıl, belki de 5 ay koruyabileceği yanılgısına düşmesi doğru olmaz.
***
TDP ise beklediği çıkışı yakalayamadı. Hemen hemen aynı oy oranında kaldı. Mehmet Çakıcı son anda meclise girebilirken istifa mesajını aynı gece verdi. “Daha önce söz vermiştim, yetkili organlarımız bu kararı konuşacak” dedi.
***
CTP-BG’de ise durum iyi olmalı… İyi olmalı diyorum çünkü seçim gecesi birinci parti çıkılmasına rağmen beklenen coşku yaşanmadı. Çünkü bana göre seçim tahminleri biraz abartılmıştı, beklenti büyütülmüştü ve çıkan çok güzel sonuca rağmen abartılı beklenti hem parti yetkililerini, hem de parti tabanını yeterince mutlu edememişti.
***
Şimdi sırada koalisyon modelleri var. Şimdiye kadar gelen geleneğe göre birinci parti yani CTP, hükümeti kurma görevi alırsa UBP’yle veya DP-UG’yle veya DP-UG ve TDP’yle birlikte şimdiki geçiş hükümetindeki modeli devam ettirebilir.
Öte yandan UBP ve DP-UG hemen bir hükümet pazarlığı yaparak Eroğlu’na “biz hükümeti kurmaya hazırız” diyebilirler. Yanlarına TDP’yi de alabilirler.
Ancak kurulması olası UBP, DP-UG koalisyonunun yürümesi pek mümkün görülmüyor. Zaten şu anda UBP’nin genel başkanı ha var, ha yok. İrsen Küçük hâlâ orada kalmayı ister mi bilemem ama başkaları açısından yeni bir başkan arayışı başlamışken UBP’de böyle bir ‘atak’ da zor görülüyor.
CTP’nin şimdiki modeli, yani DP-UG ve TDP’yle birlikte yürüttüğü geçiş hükümeti modelini yeni bir kabineyle devam ettirmesi düşünülmesi gereken bir model diye düşünüyorum. Hatta çok bir değişiklik yapılmasa da olur.