Yeni yıla 366 kişinin sorunuyla girdik.
Kısmi çözüm bulunarak girildi dersek daha doğru olur.
Peki bu bir sorun muydu? diye de sorsak bana göre değildi.
Sözleşmeli işe alımların sonunda normal olarak sözleşme devam da edebilir, sona da erebilir.
Bunu sorun haline getirenler doğal olarak UBP Kurultayı öncesi işe alınan ve “devlet işine girdik” rahatlığıyla bugüne gelenler ve popülizm uğruna “bu insanlara yazık” diyen başta Serdar Denktaş olmak üzere siyasilerdi.
***
366 kişinin niçin işe alındığı belliydi.
Devlette ihtiyaç mı vardı?
İşler adam eksikliğinden dolayı aksıyor muydu?
Hayır. İşler aksıyordu ama adam eksikliğinden değil, aksine fazlalığından aksıyordu. Çünkü yine bu 366 kişinin işe alınma nedenleri gibi benzer nedenler ve seçim zamanları alınanlarla işe göre adam değil, adama göre iş prensibi! devlete yerleştiğinden verimli bir iş grafiği devlette yoktu.
366 kişiyle de bu grafik daha da kötüleşti. Çünkü kalifiye bir eleman arayışı yoktu.
***
Peki bu işe alınanlar sözleşmelerinin yenilenmeyeceği isteğine itirazlarında haksız mıdırlar? Yok değil, çünkü hiç kimse işini kaybetmez istemez. Her ay cebine koyduğu aylığı neden kaybetmek istesin ki?
Ancak “işten atılmamız yasal değil” gibi bir savunma yapmaları doğru olmazdı. Neden?
Çünkü sözleşmeli alınmışlardı ve sözleşmeleri yeni yılda bitiyordu.
Sözleşmelerinin yenilenip yenilenmeyeceğine hükümet karar verebilirdi. Zaten Serdar Denktaş’ın “Başsavcılık da olumlu görüş verdi” dediği Başsavcılığın da dediği buydu aslında; Yani o zamanki Başbakan “ihtiyaç var” deyip almış ama sözleşmelerinin ne olacağı konusunda da yine şu anki Başbakan veya hükümet karar verme hakkına sahipti.
Öyle de oldu, Başbakan “duracaklar” dedi ama alındıklarında karşı çıkanlar şimdi popülizm uğruna “yazık olur” dediler.
Peki diğer işsizlere yazık olmaz mı?
Eğer ihtiyaç varsa işe alınma yöntemi kurultaylar öncesi delege yakınlarını istihdam etmek midir?
***
Şimdi hükümette karar alınmış, 366 kişiye Mart sonu bitecek şekilde üç aylık ihbar süresi verilecek, Şubat’ta kamu yeterlilik sınavı yapılacak, bu belgeye sahip olmayan herkes bu sınava katılabilecek, bu belgeyi alamayanların ilişkileri Şubat ayı sonunda kesilecek, bu sürede devlette ihtiyaç! belirlenecek ve bununla ilgili Mart’ta sınav yapılacak. Başarılı olamayanların devletle ilişkisi kesilecek.
Bu şimdilik bir çözüm.
Bu arada Kamu Hizmeti Komisyonu’na büyük bir iş düşüyor. Umarım yapacağı sınavlar sonucunda kafalarda soru işareti kalmaz ve bundan sonra da Kurultay istihdamları gibi istihdamlar son bulur.
***
Şunu da eklemek gerek; Gereksiz işe alınanlar için çözüm bulunmaya çalışılırken bu işe alımları gerçekleştirenler için de yargı çalıştırılmalı, hesap sorulmalıdır. Şimdi halkın dilindeki konu bu…