Soyer’in Berlin’de konferansa katılımı ‘engellendi’
“Konferansa katılım için gereken her çalışma yapıldıktan sonra, maalesef son dakika Konferansta konuşma yapmam, malum zihniyetle engellendi. Bu nedenle söz konusu Konferansa katılımımız gerçekleşmemiştir”
CTP-BG Milletvekili Ferdi Sabit Soyer’in, Berlin’in Birleşmesinin 25. Yıldönümü kapsamında düzenlenen konferansa katılımı, Kıbrıs Rum yönetimi tarafından engellendi.
CTP-BG Basın Bürosu’ndan yapılan yazılı açıklamada, Soyer’in, Berlin'in Birleşmesinin 25. Yıldönümü ile ilgili ICD'nin, Almanya'nın Başkenti Berlin'de düzenlediği, "Duvarsız Bir Dünya" temalı uluslararası bir konferansa davet aldığı, fakat bunun bilindik zihniyet tarafından engellendiği kaydedildi.
Soyer , davetin engellenmesi üzerine konferansı düzenleyen "Institue for Cultural Diplomacy" Genel Direktörü Mark C. Donfried’e mektup gönderdiğini belirtti.
Soyer mektupta, Berlin'in Birleşmesinin 25. yıl kutlamalarına dönük nazik davetin kendileri için çok önemli olduğunu belirterek, “Berlin'in ve Almanya'nın Birleşmesi, yalnız Berlinliler ve Alman Ulusu için önemli değildi. Dünya'da dini, ulusal, ideolojik, siyasi ve etnik nedenlerle yaşanan tüm çatışma ve bölünmelere karşı, demokratik birliğin en önemli örneği olmuştur. Bu Birleşmenin verdiği demokratik sinerji yalnız Almanya ve Berlin'e değil, tüm Avrupa ve dünyaya dönük olmuştur” dedi.
Mektupta şu ifadelere yer verildi:
“Üzülerek öğrendim ki tarihi ciddi bir demokratik ve siyasi sorunun çözümünün bu önemli yıl dönümünde, bu konferansa davet edilmem ve katılımım, toplumsal aidiyetim ve kimliğim nedeni ile sorun olmuş. Demokratik Birleşmenin bu yıldönümünde, tarihi husumet ve hegemonyacı bir mantıkla, katılımımı sorun olarak gören bazı katılımcıların bu tutumunun, ne Kıbrıs sorunun Federal çözümüne, ne de AB'nin hala demokratik birliğini sağlayamayan tek üyesi olan Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bu sorunun aşılmasına bir katkı sağlamaktan uzak olduğunu açıklıkla vurgulamak isterim. Bu mantık, aksine, bölünme ve çatışma kültürüne katkı sağlar. Katılımımı engelleyen, dışlayıcı, ötekileştirici ve Kıbrıs Türk Toplumunun varlığını yok sayan hegemonyacı mantıklar, ne beni, ne Kıbrıs Türk halkını, AB ideallerinden ve Ortak Yurdumuz Kıbrıs'ı Federal temelde, siyasi eşitlik içinde, BM Parametreleri zemininde birleştirme hedefinden uzaklaştıracaktır.
Kıbrıslı Rumlar kadar, Kıbrıs Adası'nın parçası olan Kıbrıslı Türkler olarak; dini, etnik ve ulusal tüm ayrımcılığa karşın, her toplumun kendi kimliği ve değerleri ile demokratik birlik ve saygı içinde yaşayacağı bir Kıbrıs için, toplumsal varlığımızı yok sayan tüm anlayışları utandırarak, insani, barışçı ve demokratik değerlere ulaşmak için gayretimiz ve mücadelemiz devam edecektir.” (TAK)