Ayşe GÜLER
Kooperatif Merkez Bankası’na ait içerisinde 3 milyon TL bulunan para taşıma aracının silahlı soyguncular tarafından kaçırılması ile ilgili tutuklanan B.Ç ve A.F dün yeniden Güzelyurt Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı.
Soygunda kullanılan Ford Escort marka aracın teminine yönelik olayla bağlantısı olduğuna inanılarak tutuklanan A.F,  ‘şahadet yetersizliğinden’ dolayı serbest bırakıldı, diğer zanlı B. Ç hakkında ise 4 gün tutukluluk kararı alındı. Zanlı B.Ç, 9 Ağustos Cuma günü saat 11:00’de yeniden mahkeme huzuruna çıkarılacak.
Dünkü duruşmada olayın tahkikat memuru Müfettiş Muavini Numan Örü, olayda bağlantısı olduğu düşünülen ve İngiltere’de olduğuna inanılan Güzelyurt Polis Müdürlüğü’nde görevli polis Müfettiş Muavini zanlı M.Ç’nin poliste tutuklu bulunan B.Ç’ye görevli polisleri arayarak, ulaşmaya çalıştığını açıkladı.
Zanlı B.Ç’nin avukatı Menteş Aziz ise zanlının akli dengesinin yerinde olmadığını iddia ederek, yürütülen tahkikatın ‘hayali’ olduğunu savundu.
Savcı İlhan Damdelen ise yaşanan soygun olayının dünya çapında çok az türden  görülen bir soygun olduğuna dikkat çekti.
Güzelyurt Kaza Mahkemesi Başkanı İlker Sertbay huzurunda görüşülen davada İddia Makamı Başsavcılık adına Savcı İlhan Damdelen, Polis Müfettiş Muavini Numan Örü’yü mahkemede tanık olarak dinletti.
Davada, zanlı 1 B.Ç’yi Avukat Menteş Aziz temsil ederken; zanlı 2 A.F’yi ise Avukat Osman İlter Zeki temsil etti.
Polis Müfettiş Muavini Numan Örü, mahkemede yeminli şahadet vererek olayla ilgili bulguları aktardı.

9 mm’lik bir adet boş tabanca kovanı bulundu
Örü, zanlıların 24 Temmuz’da Mevlevi’de meydana gelen ‘silahlı soygun’, ‘kanunsuz tabanca taşıma, kullanma, tasarruf’, ‘şiddet tehdidi’ suçlarından methalder olduklarını belirtti.
Polis ekiplerinin olay yerinde yaptıkları aramada 9 mm çapında bir adet boş tabanca kovanı ele geçirdiklerini ifade eden Örü, Bostancı’da Zakaf bölgesi olarak bilinen yerde ise banka görevlileri kullanımında olan ve silah zoruyla kaçırılan ZFJ 735 plakalı aracın bulunarak emare olarak alındığını kaydetti.
Örü, soruşturma kapsamında Polis Genel Müdürlüğü içerisinde oluşturan ekibin tahkikat ile ilgili geniş çaplı soruşturma başlattığını ifade ederek, her 2 zanlının da 30 Temmuz tarihinde tutuklandıklarını, 31 Temmuz’da ise mahkemeye çıkarılarak haklarında 4’er gün tutukluluk kararı alındığını hatırlattı.

B.Ç gönüllü ifade verdi, suçunu kabul etti
Zanlılardan B.Ç’nin polise 2 kez gönüllü ifade verdiğini açıklayan Örü, zanlının ayni zamanda olayı şu anda İngiltere’de olduğu iddia edilen polis subayı M.Ç ve Türkiye’de olduğu tespit edilen R.F ile birlikte planladıklarını itiraf ettiğini kaydetti.
Örü, zanlının ayni zamanda polis ekiplerinin soyguna geç müdahale etmesini sağlamak amacıyla Kalkanlı’daki ormanlık arazide yangın çıkardıklarına yönelik ifade verdiğini açıkladı.

Aranan M.Ç İngiltere’de
Zanlı B.Ç’den alınan gönüllü ifadenin ardından olayda ismi geçen polis subayı M.Ç ve R.F’nin ülkeden çıkış yaparak, Türkiye’ye gittiklerinin tespit edildiğini belirten Örü, zanlı M.Ç’nin Türkiye’de tutuklandığını, Kuzey Kıbrıs’a iade edilmesi için Savcılık nezdinde girişim başlatıldığını söyledi.
Örü, zanlı M.Ç’nin Türkiye’deki sorgusunun ardından serbest bırakıldığını dile getirerek, söz konusu zanlının Türkiye’den çıkış yaparak, İngiltere’ye gittiğinin öğrenildiğini aktardı.

100’den kişiden fazla ifade alındı
Örü, soruşturma kapsamında olayla ilgili 100’den fazla kişiden ifade alındığını, alınan ifadelerin en az 40’ının zanlıların tutuklanmasının ardından temin edildiğini aktardı.

18 evde arama yapıldı, birçok nokta didik didik edildi
Zanlı B.Ç’nin verdiği gönüllü ifade doğrultusunda Aydınköy, Güneşköy ve Bostancı’daki 18 evin yanı sıra birçok ağıl, bahçe, mezarlık, arı kovanları, su kuyuları, kullanılmayan ambar ve binalarda geniş çaplı araştırma yapıldığını kaydeden Örü, aramalara Türkiye’den gelen eğitimli köpeklerin ve uzman ekiplerin de katıldığını belirtti.

4 araç bulundu, emare alındı
Örü, yapılan aramalarda zanlı M.Ç’ye ait evin garajında DT 574, MG 260, EC 955 ve HN 782 plakalı 4 araçla birlikte soygunda kullanıldığı düşünülen yanık vaziyetteki kıyafetler, ağıl yanında araba camına kullanılan siyah film, koli bandı,  ağıl içerisinde de kazma ve küreğin bulunduğunu aktardı.
Öte yandan Örü, Kalkanlı’daki orman yangınında kullanılan çakmağın da zanlı B.Ç’nin verdiği gönüllü ifade doğrultusunda bulunarak emare alındığını söyledi.

“Mesele, toplum üzerinde ciddi etki bıraktı”
Soygunda kullanılan tabancalar ve içerisinde 3 Milyon TL bulunan bavulun yapılan aramalara rağmen hala bulunamadığını ifade eden Örü, çalışmaların yoğun bir şekilde devam ettiğini kaydetti.
Örü, soruşturma kapsamında bölgeden temin edilen kamera görüntülerinin de incelendiğini dile getirdi.
Yaşanan soygunun toplum üzerinde etki bırakan ciddi bir mesele olduğuna vurgu yapan Örü, tahkikat kapsamında aranmakta olan kişiler ve alınması gereken ifadelerin bulunduğuna dikkat çekti.
Örü, zanlıların serbest kalması halinde tahkikatın gidişatına etki edebileceğini söyleyerek, 8 gün daha poliste tutuklu kalmalarını talep etti.

“Zanlı M.Ç, zanlı B.Ç ile temasa geçmeye çalışıyor”
Mahkemede söz alan zanlı B.Ç’nin avukatı Menteş Aziz zanlıların tutuklanmalarının ardından neden Girne Polis Müdürlüğü’ne götürüldüklerini sordu.
Polis Müfettiş Muavini Örü ise zanlı avukatından gelen soru üzerine; şu anda İngiltere’de olduğu düşünülen polis subayı zanlı M.Ç’nin soruşturma kapsamında tutuklanan kardeşi B.Ç ile temasa geçmek için tanıdığı polisleri aramaya başladığını aktardı.
Tahkikatın salimen yürütülmesi için her iki zanlının da tutuklanmalarının ardından bir gün Girne Polis Müdürlüğü’nde kaldığını,  ardından da Güzelyurt Polis Müdürlüğü’ne sevk edildiğini kaydeden Örü, bu durumun zanlıların avukatlarına bildirildiğini kaydetti.

“B.Ç’nin akli dengesi yerinde değil”
Zanlı B.Ç’nin avukatı Aziz, mahkemede yeniden söz alarak zanlıların Girne Polis Müdürlüğü’ne ‘dayak yemek’ için götürüldüğünü iddia etti. Muavin Örü ise böyle bir olayın söz konusu olmadığını aktardı.
Zanlı B.Ç’nin küçük yaştan beridir rahatsızlığının bulunduğunu ve akli dengesinin yerinde olmadığını savunan avukat Aziz, polisin bu durumdan haberdar olup olmadığını sordu.
Polis Müfettiş Muavini Örü ise böyle bir rahatsızlıktan haberlerinin olmadığını belirtti.

“Dozerlerle arama yapıldı”
Avukat Menteş Aziz, zanlı B.Ç’nin amcasına ait kuyu evinin polis tarafından dozerlerle yapılan aramada ciddi hasara uğratıldığını da iddia ederek, ev sahibinin yaşananlar nedeniyle şikayette bulunduğunu, tahkikat memuru Örü’nün olaydan haberdar olup olmadığını sordu.
Müfettiş Muavini Örü ise şikayetten haberinin olduğunu ancak bu olayın tahkikat memuru olmadığını
ifade etti.

Zanlı ile birlikte olay yerine gidildi
Mahkemede yeniden söz alan avukat Aziz, zanlı B.Ç’nin 4 günlük tutukluluk süresince soygunun gerçekleştiği olay yerine götürüp götürülmediğini sordu.
Muavin Örü ise zanlının verdiği gönüllü ifadede “olay yerine gidersek, size her şeyi gösterebilirim” dediğini ifade ederek, tutukluluk süresince zanlı ile birlikte ilk hareket noktasından başlayarak olayda gidilen yerlere gittiklerini aktardı.
Zanlı ile birlikte gittikleri yerlerle ilgili 10 adet resmin çekildiğini belirten Örü, zanlının olayı nasıl gerçekleştirdiklerini anlattığını kaydetti.

“Hayali bir tahkikat”
Bunun üzerine avukat Aziz, 3 Milyon TL’nin çalınmadığını, para taşıma aracında bulunan banka görevlilerinin verdiği ifadelerin ise gerçek olmadığını iddia etti.
Tahkikatın ‘hayali’ olduğunu savunan Aziz, “polisler zanlı B.Ç’den şiddet ve baskı yoluyla aldıkları ifadelerin peşinden koşuyorlar” dedi.
3 Milyon TL’nin ‘daha önceden paylaşıldığını’ da savunan Aziz, Örü’ye şüphelendikleri polislerin zanlı B.Ç’ye yardım edip etmeyeceğini de sordu.
Muavin Örü ise bunun söz konusu olamayacağını ifade etti.

Zeki: “Zanlı A.F’nin meseleyle bağlantısı olduğuna dair bilgi yok”
Zanlı A.F’nin avukatı Osman İlter Zeki ise duruşmada zanlı ile ilgili bilgi aktarılmadığını kaydetti.
Avukat Zeki, meseleyle ilgili zanlının bağlantısı olup olmadığının veya tahkikata nasıl etki edeceğine dair bilgi verilmediğini dile getirerek, istenilen tutukluluğa itiraz etti.

Savcı Damdelen: “Dünyada çok az görülen bir soygun olayı”
Mahkemede aktarılan olguların ardından Savcı İlhan Damdelen, yaşanan soygun olayının dünya çapında çok az görülen bir soygun olduğunu vurguladı.
Damdelen, zanlı B.Ç’nin poliste şiddete uğradığına dair iddiaları reddetti. Tahkikat memuru Polis Müfettiş Muavini Örü’nün alınan tutukluluk süresince yaptıklarını ve bundan sonra talep edilen sürede yapacaklarını aktardığını söyleyen Damdelen, zanlı A.F’nin suçla bağlantısı olduğunu ifade etti.
Savcı Damdelen olayla ilgili aranan birçok emare ve alınması gereken ifadelerin bulunduğuna dikkat çekerek, verilen 4 gün tutukluluk süresinin kısa olduğunu, talep edilen 8 günlük ek tutukluluk süresinin ise ihtiyaç olduğunu belirtti.
Damdelen, söz konusu olayda kişi hak ve özgürlüklerinin yerine cürümleri açığa çıkarmak adına kamu menfaatinin ön planda tutulması gerektiğine dikkat çekerek, zanlıların 8 gün daha poliste tutuklu kalmalarını talep etti.

“Zanlı 2 ile ilgili mahkemede tek bir harf dahi söylenmedi”
Güzelyurt Kaza Mahkemesi Başkanı İlkay Sertbay ise zanlı A.F’nin 31 Temmuz’daki ilk duruşmada olayda kullanılan Ford Escort marka aracı temin etmesine yönelik telefon görüşmelerinin bulunduğunu, zanlının soygunda bağlantısının olabileceğinin düşünüldüğünün mahkemeye aktarıldığını hatırlattı.
Dünkü duruşmada zanlı ile ilgili tek bir harfin dahi söylenmediğine dikkat çeken Sertbay, zanlının suçla nasıl ilgisinin olabileceğinin veya serbest kalması halinde tahkikata etki edip etmeyeceğinin mahkemeye aktarılmadığını vurguladı.
Yargıç Sertbay, bu aşamada zanlı A.F’nin mahkeme salonundan çıkarak, derhal serbest kalmasına emir verdi.

B.Ç’ye 8 değil, 4 gün tutukluluk
Öte yandan Sertbay, dünyada tutukluluk süresinin yıllar aldığını ancak Kuzey Kıbrıs’a bu oranın 3 ayla sınırlı kaldığını ifade ederek, bu durumun mevzuatın kişi hak ve özgürlüklerine verdiği önemi gösterdiğini kaydetti.
Zanlı B.Ç’nin soygun olayını planladıklarını, olayda kendisiyle birlikte başkalarının da yer aldığını itiraf ettiği söyleyen Sertbay,  olay yerinde tahkikat yapıldığını ve bazı emarelerin ele geçirildiğini dile getirdi.
Yargıç Sertbay, zanlının aranan emare ve tanıklara müdahale edebileceğini bu yüzden tutuklu kalması gerektiğini söyleyerek, zanlının 8 gün değil 4 gün daha poliste tutuklu kalmasına emir verdi.
Zanlı B.Ç, 9 Ağustos’ta saat 11:00’de yeniden mahkeme huzuruna çıkarılacak.

Serbest kaldı, gönüllü ifade verdi
Öte yandan Serbest kalan A.F ise Güzelyurt Polis Müdürlüğü’nde avukatı Osman İlter Zeki ile birlikte gönüllü ifade verdi.
1 saate aşkın gönüllü ifade veren A.F, çıkışta hiçbir açıklama yapmadı.
A.F, özgürlüğüne kavuşmasının ardından ailesiyle kucaklaştı, hasret giderdi.
A.F’nin avukatı Osman Zeki İlter ise soruşturmanın halen sürdüğünü bu aşamada müvekkilinin açıklama yapmasının doğru olmadığını belirtti.
Öte yandan elde edilen bilgilere göre serbest kalan A.F ile halen tutuklu bulunan B.Ç’nin geçmişte birlikte Lefkoşa’da bir işyeri çalıştırdıkları, ancak anlaşmazlık nedeniyle ortaklıklarına son verdikleri öğrenildi.

Ekipler aramaya devam ediyor
Soygun olayının ardından Türkiye’den gelen eğitimli köpekler ve uzmanlarla bölgede aramalarına devam eden polis ekipleri, dün de çalışmalarını sürdürdü.
Yoğun mesai yapan polisler ne yazık ki 3 Milyon TL’nin izine rastlamadı.