“Sözleri duyguya göre yazıyor, organik şarkılar oluşturuyoruz”
Kıbrıs’tan 8 müzisyen genç; müzikal işbirliği, birliktelik, yaratım ve sahnede bir grup olmanın tohumlarını attı ve “Beginnings” albümü doğdu…
Murat OBENLER
Önce 8 Kıbrıslı Türk-Rum müzisyen ve United by Sound projesi vardı, sonra düşünceler birleşti, ruhlar birleşti, akıllar birleşti ve ortak müzikal bir yaratım oluştu. 6 şarkılık “Beginnings” albümü ile The Island Seeds’in tüm ürettikleri bir eser olarak Kıbrıs’ın kültür-sanat tarihindeki yerini aldı. “Bu daha başlangıç…” diyen grubun üyeleri Ezgi Akgürgen ve Alexis Sunder ile başlangıç noktasında; Dayanışma Evi’nde (H4C) buluşarak başlangıcın süreçlerini konuştuk.
Murat Obenler: Farklı müzikal kariyerlerden gelen müzisyenlerin oluşturduğu Island Seeds grubundaki müzisyenlerin önceki kariyerlerine ilişkin neler söyleyebiliriz? Bu kariyer meselesi biraz karışık çünkü ülkedeki müzisyenlerin birçoğunun başka işlerle birlikte ekonomik olarak hayatta kalabildiklerini de biliyoruz.
►Alexis Sunder: Evet bizler hem farklı kariyerlerden geliyoruz, hem de farklı işlerle birlikte müzik de icra ediyoruz. Grupta öğretmen var, çevirmen var, tiyatroda çalışan var gibi. Bir tek Arman ve Ezgi sanıyorum hayatını sadece müzik icra ederek kazanıyor. Gruptaki her kişinin kendi yaşamlarında çaldıkları farklı projeler vardır.
►Ezgi Akgürgen: Covid-19 pandemisi sonrasında sadece müzisyen olarak hayatımı sürdürdüğümü söyleyebiliriz. Gerek bar programları, gerek festivaller gerekse düğün, kutlama, açılış gibi özel organizasyonlarda müzik icra ediyorum. Bunları yapmak zorunda kalıyoruz yoksa başka türlü müzisyen olarak hayatta kalmanız mümkün değil. Island Seeds projesinde tam da ideal olarak yapmak istediğim, ruhen sevdiğim, kalbimden hissettiğim müzikleri yapıyorum.
“Birbirimizi bilmeyen kişiler olarak önce konuştuk, birbirimizi tanıdıkça üretmeye başladık ve konser sonrasında da bu yola devam ettik”
Murat Obenler: Island Seeds’e gelecek olursak neler söylemek istersiniz? Sizler bu projeye nasıl dâhil oldunuz ve süreç nasıl ilerledi? Burada olmayan grubun üyelerinden kimler var? Sizin müzikal kariyerinizde nasıl bir yere sahip ve size ne gibi yenilikler getirdi/ne gibi katkıları oldu?
►Alexis: Home For Cooperation’un United by Sound projesi kapsamında Lefteris Moumdjis yöneticiliğinde bir araya geldik. Her iki toplumdan müzisyenleri bir araya getirerek bir şeyler üretmelerini sağlamayı amaçlayan Lefteris’in lock-down’a (kapanma) denk gelen ve toplam 40 müzisyenli projesi (The Time is Ripe şarkısı ortaya çıktı) sonrasında 2022’de H4C’ın 10. Yılını kutlamak amacıyla 4 Kıbrıslı Türk ve 4 Kıbrıslı Rum müzisyenin katılımıyla bir konser düzenlendi. Bizler de o konseri düzenlemek için seçilen toplam 8 müzisyen olarak bir araya geldik, daha önce birbirimizi bilmeyen (Sadece Fengaros’ta kendilerini uzaktan görmüştüm) kişiler olarak ilk başlarda sadece konuştuk, birbirimizi tanıdıkça ortak bir şeyler de üretmeye başladık ve konser sonrasında da bu yola devam ettik.
►Ezgi: Benim Kıbrıslı Türk müzisyenler ile tanışıklığım vardı ve bazı projelerde birlikte sahne almışlığımız vardı ve/veya birbirimizin sahnelerini biliyorduk. Kıbrıs küçük yer biliyorsunuz, herkes birbirini bir şekilde tanıyor, biliyor.
►Alexis: Jam Sessions şeklinde başladık, kimyalarımız uydu, hızlıca tanışma seansını geçerek kafamızdaki fikirleri hayata geçirme safhasına geçtik. İlk olarak “I Feel High” parçasını yaptık.
Grup gitar ve vokalde Alexis Sunder, vokalde Ezgi Akgürgen, flüt, tuşlu çalgılar ve vokalde Cemre Arca, elektronik gitarda Alexandra Astreou-Karides, elektronik gitarda Alexandros Komodromos, bas gitarda Arman Tatlıcıoğlu, vurmalılarda Ulaş Öğüç ve orgda ise Odysseas Vlamis’ten oluşuyor. Tüm ekibe sevgilerimi sunarım.
“Tam bir takım çalışması ile parçaları çıkardığımızı söyleyebilirim”
Murat Obenler: Albümün parçalarının hepsi Alexis, Ezgi ve Cemre üçlüsüne ait. Grubun söz yazarı ekibi sizsiniz diyebilir miyiz?
►Alexis: Tam bir takım çalışması ile parçaları çıkardığımızı söyleyebilirim. Cemre ve Ezgi (grubun iki güçlü vokali) ile oturup aklımızdakileri, hissettiklerimizi dile getirerek ortaya bir parça çıkarıyorduk. Mesela bir parçamızda şu anda Ezgi’nin kucağındaki CAZ adlı kedimiz de var. LOUIS adlı benim evdeki kedim var gibi.
►Ezgi: Buna ek olarak Ulaş’ın da bu sürece küçük katkıları olduğunu söyleyebilirim.
“Doğal olarak, organik şekilde şarkılar oluşturduk”
Murat Obenler: Parçalara gelecek olursak bolca Akdenizlilik, Kıbrıslılık, ülkenin gerçekleri(zorlukları, hüzünleri, hayal kırıklıkları, sevinçleri, mücadeleleri, aşkları, mutlulukları vs.), kişilerin hisleri ve yaşamın kendisinin sözlere ve notalara döküldüğünü görüyoruz.
►Alexis: Doğrusunu söylemem gerekirse özellikle Kıbrıs ile ilgili parçalar yazmak için özel bir gayretimiz olmadı. Ancak hepimiz bu adanın insanları olarak yaşamdan, olaylardan, kültürden vs. etkileniyoruz ve bunlar da doğal olarak şarkılara nüfuz ediyor. Biz oturup belli konularda 6 şarkı yazalım gibi bir kafada olmadık. Birbirimizi tanıdıkça, keşfettikçe bu müziğimize de yansıdı. Zaten bizi birleştiren ortak elementler de fazlaca mevcut. Burada kişiselden çok birlikte veriyor olduğumuz mesajlar önemlidir. Bir araya gelerek birlikte şarkılar yaratmak, birlikte sahneye çıkmak, birlikte albüm çıkarmak çok önemli şeyler.
►Ezgi: Bazen (hatta çoğunlukla) bir şarkının melodilerini, ezgisini çıkarıyoruz ve duygusuna göre de sözler ardından geliyor. Doğal olarak, organik şekilde şarkılar oluşturduk.
“İki kadın şarkıcı ile birlikte şarkılar yazmak benim yaratıcılığıma farklı açılardan katkıda bulundu”
Murat Obenler: Bu projenin sizin için en önemli yanı/katkısı neydi?
►Ezgi: Şarkı sözleri yazım süreci benim için oldukça zorlayıcı ve öğretici oldu. Kendi bestelerimi yaparken en zorlandığım kısım söz yazımı ve ilk defa bir takım olarak başka müzisyenlerle çalışmak bana yol gösterdi. Alexis ve Cemre ile çalışırken çok rahattım. Bu süreç benim için çok teşvik ediciydi ve farklı bakış açılarının (farklı müzikler yapan) birleşmesinden ortaya çıkan bu süreçten çok şeyler öğrendim. Bu benim ileriye dönük projelerimi de olumlu etkileyecek. Hayatımda ilk kez stüdyoya girip bir albüm kaydettim. Üstelik de üç vokalli bir kayıt. Bu da benim için bir ilk tecrübe idi.
►Alexis: Benim için en heyecan verici tarafı işbirliği yapmamızdı ve benim kendi solo müzikal yaşamımda yapamayacağım şeyleri deneme ve icra etme şansını bulmamdı. Bir başka önemli ve heyecan verici şey iki kadın şarkıcı ile birlikte şarkılar yazmaktı. Bu benim yaratıcılığıma farklı açılardan katkıda bulundu.
“Lefteris bu projenin anası, babası, yaratıcısı, her şeyi”
Murat Obenler: Lefteris’in bu projedeki rolü neydi, sizin için onun projedeki varlığı ne ifade ediyor?
►Alexis: Projenin anası, babası, yaratıcısı, herşeyi. O projeyi yarattı, bizlere de ilham verdi ve projeye seçti. O çok detay vermeyi sevmez. Müthiş bir şey olacak dedi ve biz de geldik. O işin başında bir araya gelmemizde de, yaratım süreçlerinde de, kayıtta da, yapımcılık sürecinde de hep sihirli dokunuşlarıyla projeye hayat verdi, yaşattı.
►Ezgi: Ben ona çok güvendiğim için söylediği anda hemen kabul ettim.
“Island Seeds adıyla bir grup olmak, sahne almak çok özel bir his”
Murat Obenler: Artık siz konserler veren (albüm tanıtımı da yapan) bir grupsunuz. Çaylaklık dönemi geride kaldı diye düşünüyorum. Sahnede bir grup olarak kendi müziklerinizi icra etmek nasıl bir his?
►Ezgi: Jam Sessions diye yola çıkarak kısa denebilecek bir süre içerisinde birlikte şarkılar yazdığımız, uyumlu bir şekilde konserler verdiğimiz, hem kişisel hem bütünsel olarak ileriye gittiğimiz bir noktaya geldiğimiz söyleyebilirim. Tabii ki gelişimimiz her geçen gün daha da devam ediyor. Island Seeds adıyla bir grup olmak, sahne almak çok özel bir his.
►Alexis: Birlikte zaman geçirdiğimiz ve ortak enerjimiz ile yarattığımız süreler çoğaldıkça biz de daha derinden yol alıyoruz. Sahnede birlikte yer almak ve teker teker konserleri birlikte kotarmak çok keşfedici, eğitici bir durum benim için. Mesela Fengaros Festivali’ndeki atmosfer çok güzeldi ve o sahnede olmak bizim için benzersiz bir deneyim oldu.
Murat Obenler: 6 şarkılık “Beginnings” albümünde bana en yakın şarkı Stray Cat geldi. İçinde politik, metaforik, fiziksel ve içsel yolculuklarımızla ilgili birçok nokta var. Sanıyorum bunda kedileri de bu denli sevmenizin, yakın olmanızın parmağı ve hisleri var.
►Ezgi: Yazması çok keyifli bir şarkı oldu. Kedileri olan, kedileri her gördüğü yerde kucağına alan birisi olarak yazması da söylemesi de çok keyifli oldu. Benim ruh halimi yansıtan bir şarkı oldu.
►Alexis: Kıbrıs ile ilgili elementlerin de içinde olan ilginç ve komik bir hikâye arayışlarımız sırasında bir kedi fikri ortaya çıktı ve bu ciddi soruna hafif bir dokunuş yaptık.
“Bazen yaşadığımız durumlar o kadar mantıksız ve haksız geliyor ki bununla ancak biraz da dalga geçerek, gülerek başa çıkabiliyoruz”
Murat Obenler: Sanki Kıbrıs’ta hepimiz birer stray cat (başıboş sokak kedisi) mişiz gibi geliyor bana? Ne dersiniz?
►Alexis: Kesinlikle öyle. H4C’da toplantı için buluşmanın bile kendine özgü zorlukları vardı. Başka başka şehirlerden gelen arkadaşlar bir de Lefkoşa trafiği, geçiş noktası vs. derken buluşma noktasına gelene kadar birçok engeli aşmak zorunda kalıyorlardı. Buraya geldiğimizde sağa sola özgürce hareket eden, hoplayan zıplayan keyfi yerinde kedi dostumuz Caz’ı görünce büyük bir çelişki yaşıyorduk. Birkaç sene önce izlediğim Smuggling Hendrix filmi de buna benzer bir hikayeyi anlatıyordu. Tüm bunlar bizim yaratıcılığımızla bir şarkı olarak sizlere ulaştı.
►Ezgi: Kıbrıs’taki sıkıntılarla kendimizce eğlenerek uğraşmak istedik. Bazen yaşadığımız durumlar o kadar mantıksız ve haksız geliyor ki bununla ancak biraz da dalga geçerek, gülerek başa çıkabiliyoruz. Bu şarkı da buna biraz alaycı bir şekilde yaklaşıyor.
Murat Obenler: Sizlerin albümde en beğendiğiniz şarkı hangisi?
►Ezgi: Hepsi benim için ayrı öneme sahip ama High ve Who Would Have Thought şarkılarını bir tık daha çok seviyorum.
►Alexis: Yazım olarak “Easy With It”, sahnede ise hepsini söylemek çok keyifli.
“Albümü çıkardık, konserini de verdik ama bu sürecin bizim için bittiğini düşünmüyorum”
Murat Obenler: Ben bu birliktelikten yeni üretimler de bekliyorum. O konuda iki yaratıcıyı bulmuşken sormak isterim. Bu albüm daha başlangıç mı?
►Alexis: Ben zaten hali hazırda bazı parçalar yapıyorum. Demo süreçlerindeyim.
►Ezgi: Albümü çıkardık ve konserini de verdik ama bu sürecin bizim için bittiğini düşünmüyorum.
►Alexis: Bu yıl içinde albüm konserlerimiz sürecek. Mart ayında New Devision’da çalacağız. Buna yenileri de eklenecek yıl içinde.
►Ezgi: Girne ve Limasol’da da konserler ayarlamak için uğraşıyoruz.
Murat Obenler: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
►Ezgi: Albümümüze fiziksel olarak Lefkoşa’da Dessert Island’dan,H4C’dan, Mağusa’da Pasaj’dan veya internet üzerinden https://www.home4cooperation.info/product/island-seeds-album-vinyl-beginnings/ adresinden alınabilir.