Spor şurası dâhil, her platformda spor fonunun şeffaf bir şekilde açıklanması ve paranın tamamının sporun hizmetine kullanımı tartışılırken; birden bire fonların tümünün lağvedilmesinin gündemde olduğu ve spor fonunun da bu yapının içinde kaynatılarak fona akan paranın maliyenin kör kuyusuna düşeceği bilgisini aldık.

Önce İzmir vakasıyla Mağusa’dan bir grup genç arkadaşımızın ‘’Top Oyna Arkadaş Kazan’’ sloganıyla davet edildiği turnuvadan UEFA ve FIFA kelimeleri öne çıkarılarak turnuvadan men edildikleri haberleriyle gündeme gelip ülke sporunun geleceği açısından bazı değerlerin yeniden tartışılmaya başlandığı ve KOP (Kıbrıs Futbol Federasyonu) ile yürütülen görüşmelerin futbol adına tek çıkışımız gibi durduğu vurgulandı.
Hemen arkasından Mersin’de yapılmakta olan AKDENİZ OYUNLARI için Türkiye’ye gidecek olan 30 kişilik içinde hiçbir sporcumuzun bulunmadığı kafilenin gideceği/gidemeyeceği polemiği gündeme oturdu.
En yetkili kişi konumunda olan Süleyman Göktaş hocamızın telefonla haftalık yayınladığımız  “Spor Sistem” programına bağlanarak; 1 Nisan 2013 tarihli resmi yazıyla Mersin’e gidecek olan kafile için yaptıkları başvuruya, Türkiye’den yetkililerin oyunların başlamasına 1 (BİR) gün kala telefoniyen sözlü olarak gelinebileceği bilgisi üzerine, bu “sözlü”davete icabet edilmediği bilgisini paylaştı bizimle.
KTSYD’nin TSYD üzerinden akredite edilmeden bu 30 kişilik Timurlenke giden Nasrettin Hoca’nın başını çektiği kafile misali, bu kafile içinde yer alarak iki spor yazarını göndermek istemesi ve tabiî ki bu gelişmeler üzerine son güne kadar valizi elinde bekletilen biz spor yazarlarının Mersin’e gitmeyi bırakın; tersine gelmeleri de ayrı bir tartışma konusudur sanırım.
Tüm bu tartışmalar devam ederken; yine Süleyman hocanın konuşma arasında belirttiği fonun/fonların lağvedilerek tümünün maliyeye bağlanması en ciddi tehlike olmasına rağmen yeterince kamuoyunda yer bulamadı henüz.
MOK Başkanı Serdar Savim’in de canlı yayında bizimle birlikte öğrendiği bu gerçeği en kısa zamanda tüm federasyonları bir araya getirerek ciddi bir şekilde gündemlerine almaları gerekecek. Ve bu maddi açıdan can çekişen federasyonlarımıza biraz da olsa nefes aldıran fona hem sahip çıkma hem de bütününün sporun hizmetine verilmesini, en yetkili kişilere en etkili dille ifade etmeleri gerekecek pek yakında.