Spor şurasına harcanacak paranın üçte birini bana verin
Eğitimi “sadece sınıflarda verilen derslerle sınırlandıran” zihniyet devam ediyor hala…
Usta şair Nazım Hikmet Ran’ın “Vatan Haini” şiiri gibi bir giriş oldu farkındayım ama maalesef ülkemi yöneten “çıkarcı zihniyetin” bir şey “yapmadığını”, tribünlere oynadığını, bir kurdele kesimine 10 kişinin dizilip resim çektirdiği bu zamana eğitimin tanımı bana göre budur.
***.
Gün gitsin para gelsin.
Bir sonraki seçimi düşünerek, kime yakın duracağım düşüncelerinin, iş yapma düşüncesinin önünde olduğu bir yapı.
Ve bu yapıda kaybolan ülkem.
Gelecek korkusu.
***
Kusura bakmayın ama biri 14, diğeri 12 ve sonuncusu 7 yaşında üç tane Kıbrıslı Türk evladım var.
Bu zihniyete mi emanet edeceğim diye ciddi anlamda düşünmeye başladım özelde benim, genelde ülkemin evlatlarını.
***
Ülkemin en güzel açık spor tesislerinden birine 2 yılda BİR ÇİVİ çakmayan yönetim erki.
“Çocukların” pislik içinde oyun oynamaya çalıştığı bir mekan var Alsancak’ta…
Üzerinden tam 2 yıl geçti, tesis için hiç birşey yapılmadı.
***
Ha kalkıyor yöneticiler, sporun geleceğini tartışmak için Spor Şurası düzenliyor.
Milyarları havaya atıyorlar.
Dostlar alış verişte görsün misali.
SPOR ŞURASINA harcanacak paranın üçte birini ayırsanız, ülkem ve ülkemin çocukları oyun oynayabilecekleri mis gibi bir alana kavuşur.
***
Siz bana verin bu parayı görün neler yaparım.
Ne bürokrasi engeli ki 2 yılda bürokrasi engeli mi olur, olmaz.
Ne siyasi düşünce kaygısı. Ne de hiç. Aslolan tesis.
Ve bu tesise iki tane de istihdam.
Alın size başarı.
Laga luga çekmeden.
NOT:
Bu yazı yazıldıktan 2 saat sonra, Spor Bakanlığı Koordinatörü Süleyman Göktaş aradı. Konun kendileri bilgisinde olmadığını ve belediyenin kendilerine proje vereceğini söyledi. Ancak Süleyman Göktaş’ın en güzel ve en etkileyici cümlesi şu oldu. “Bu, işi yapacağız. Hemen bu işe el atıyorum ve bürokrasiyi beklemeden çalışmaya başlıyoruz. Bu iş seçim yasakları içerisine de girmez.”
Yapılacak. İşte bu hocam.