Suyumuz yoluna girdi mi acaba!
Hükümetin, daha doğrusu hükümetin CTP kanadının hazırladığı taslak Türkiye’ye gönderilmişti ve yanıt beklenmişti.
Türkiye’den sonunda yanıt geldi;
“Gelin konuşalım” dendi.
Pazartesi dört bakan Türkiye’ye gidiyor.
Başbakan Ömer Kalyoncu’nun açıklamasına göre bakanlar hem su konusu hem de ekonomik program için Ankara’da olacaklar.
Hazırlanan taslakta su’da kamu-özel ortaklığı öngörülüyordu,
Tahsilatı belediyeler yapacaklar ve su yönetiminde etkin olacaklar,
Su fiyatının 4.5 tl’yi geçmemesi öngörülüyor,
İlk üç ayda ihale şartnamesinin yazılması, sonraki dokuz ayda ihalenin tamamlanması ve bu geçen sürede de DSİ’nin su dağıtımını yapması, DSİ’nin ‘su geliri’ fonu oluşturması ve bu birikimin belediyelerin borçları için kullanılması da öngörülüyor.
Aşağı yukarı bu görüşlerle Ankara’ya gidiyor bakanlar ve oradan verilecek yanıtları alacaklar.
Taslak tamamen onay görür mü, değişiklikler yapılır mı yoksa “biz bunu kabul etmeyiz beyefendiler!, bizim dediğimiz olur” mu derler, Pazartesi’den sonra göreceğiz.
Su konusunda bu kadar yatırım yapıldıktan sonra tabii ki gelen suyun boşa akması ve kullanılması çok da kabul edilecek bir durum değil.
Ancak Ada’ya gelen su, bu Ada’nın insanları ve kurumları dışında başka birilerinin idaresi altında kontrol edilip dağıtılacaksa, şimdiki ücretten çok fazla faturalara yansıyacaksa, bütün su kaynakları elden çıkacaksa orada kalması da muhtemeldir.
Mutlaka ki bu konuda bizim de söyleyecek sözümüz ve etkinliğimiz kaçınılmazdır.

----------------------------------------------------------------------------

Çözümde finansman

Ve Kıbrıs sorunu…
Diğer gündemden bir türlü yeterli zamanı ve değeri veremediğimiz Kıbrıs sorunu…
Kaldı ki en önemli sorun, temel sorunumuz.
Rum lider Anastasiadis’in Davos’ta BM Genel Sekreteri Ban’a verdiği belge yer aldı dün basında…
Hem umut var belgede hem de çıkmaz var gibi görünen satırlar…
Bazı konularda anlaşma var (eksikleri olsa da), bazılarında henüz bir uzlaşı yok.
“Anlaşmaya yönelik yolun uzun” olduğunu söylüyor Anastasiadis, “belirsizliklerin de fazla…”
Yolun kısalması ve fazla olan belirsizliklerin de azalması için bir yardım çağrısında bulunuyor gibi…
Bence en önemli sorun da çözümün finansmanı…
Böyle bir çözümde tazminatlar fazla olacaktır gibi görünüyor… Bu miktarları karşılayacak bir fon ise çok önemli…
Galiba çözümün en önemli sorunu olmaya aday finansman sorunu…
Bu para bulunursa, toplanırsa çözüm de daha yakın olacak sanki!..