Suç işleme yaşı 10'a indi
2018 Ocak ayından 2019 Ekim ayına kadar 18 yaş ve altında olan 225 çocuk suça itildi, suçlar arasında bina açma, kavga ve sirkat başı çekiyor
İki yılda 225 ‘çocuk suçlu’
Polis Genel Müdürlüğü kayıtlarına geçen verilerde, olaylara karışan çocukların işlediği suç sayısı toplamda 217 olurken, 143’ü 2018 yılında 74’ü ise 2019 yılında gerçekleşti. Suç işlemeye yaşı ise 10’dan başlıyor.
Kıbrıs Türk Psikologlar Derneği As Başkanı Eşmen Tatlıcalı:
“Fakirliğin düzeltilmesi gerekirken toplum fakirleşmeye başladı. Dış göçlerin önlenilmesi gerekir. Yoksulluk ve işsizliğin azaltılması öncelik olmalı.”
Fehime ALASYA
2018 Ocak ayından 2019 Ekim ayına kadar 18 yaş ve altında olan 225 çocuk suça itildi, suçlar arasında bina açma, kavga ve sirkat başı çekiyor.
Polis Genel Müdürlüğü kayıtlarına geçen verilerde, olaylara karışan çocukların işlediği suç sayısı toplamda 217 olurken, 143’ü 2018 yılında 74’ü ise 2019 yılında gerçekleşti.
Suça karışan 18 yaş ve altı 225 kişiden 194’ü erkek, 31’i ise kız. İşlenilen suçların türleri ise kayıtlara; adam öldürme, adam öldürmeye teşebbüs, ağır yaralama, yaralama, kavga, ciddi darp, darp, soygun, ev açma, bina açma, şiddet yoluyla rahatsızlık, sirkat, sahtekârlık, mülke tecavüz, hakaret, rahatsızlık, tecavüz, cinsel saldırı, kumar, narkotik ve tehlikeli silah taşıma başlıklarıyla geçti.
Suç işlemeye yaşı ise 10’dan başlıyor.
Bina açma, kavga ve sirkat başı çekti
Adam öldürme ve adam öldürmeye teşebbüs suçundan, 2018 yılında, 17 ve 18 yaşlarında iki çocuğun suç işlediği görüldü. İşlenen suçlar arasında bina açma, kavga ve sirkat başı çekti.
Kıbrıs Türk Psikologlar Derneği As Başkanı Eşmen Tatlıcalı:
“Fakirliğin düzeltilmesi gerekirken var olan toplum fakirleşmeye başladı”
Toplumun veya devletin çocukları suça sürüklemesini önleyecek tedbirler alınması gerektiğini ifade eden Kıbrıs Türk Psikologlar Derneği As Başkanı Eşmen Tatlıcalı, bu çocukların topluma kazandırılması gerektiğinin altını çizdi.
Yasalarda bazı işlevselliklerin düzenlenmesi ve eğitimlerin arttırılması gerektiğine değinen Tatlıcalı, toplumun ekonomik düzeyinin iyileştirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Tatlıcalı, “Bunu şüpheli bir durum olduğunu düşünüyorum çünkü toplumun veya devletin çocukları suça sürüklemesini önleyecek tedbirler gerek. Dış göçlerin önlenilmesi gerekir. Yoksulluk ve işsizliğin azaltılması öncelik olmalı. Fakat böyle bir çalışma yok. Bunlara paralel iyileşmeler yokken bu sayının düşük çıkması biraz düşündürücü.” dedi.
Ülkede sosyal ve ekonomik politikaların da olması gerektiğine değinen Tatlıcalı, ülke içerisindeki aile parçalanmalarının veya buna sebep olan nedenlerin aza indirilmesi gerektiğini savundu.
Çocuk haklarına, istismara yönelik ülke genelindeki çalışmaların sevindirici olduğuna dikkat çeken Tatlıcalı, bunun yeterli olmadığını kaydetti. Tatlıcalı, çocuk suçluların olmasına neden olan etkenler ve çözüm önerilerini şu şekilde paylaştı:
“Ailelere yönelik eğitim, madde bağımlığını önleyici çalışmalar olmalı.
Rehabilitasyon yerlerimiz bile yok. Toplumun hep birlikte çalışması gerekiyor.
Bu suçların azalabilmesi için toplumda bir farkındalık oluştu fakat tüm bu çalışmalar yeterli değil. Çocuk sosyal haklarının farkına varacağı, onları kullanacağı, eğitimin eşit haklarda alındığı ortamlar olmalı. Ülkemizde dıştan gelen kontrolsüz gençlerin çok fazla olduğu ve çocuk işçiliğin ülkemizde arttığını da görüyoruz. Bunun yanında fakirliğin düzeltilmesi gerekirken var olan toplum fakirleşmeye başladı. Yani acilen yasal düzenlemelerin yapılması, sosyal devlet olarak güçlenmemiz gerekiyor. Bu suçların önüne geçmek için fakirlik ve eğitimle ilgili köklü çalışmalar yapılması gerekiyor.
Bu çocukları topluma kazandırmalıyız.”