Küçücük adamızda “huzuru kaybettik” diyen vatandaşlar güvende hissetmiyor… “Her gün birçok olay yaşıyoruz, kapımızın önünde oturmaya korkar olduk” diyen yurttaş, daha da kötü günlerin gelmesinden endişe duyuyor…

Didem MENTEŞ

Ülkemizde giderek artan kriminal olaylar endişe yaratıyor. Hırsızlıktan gaspa, tacizden tecavüze, darptan bıçaklamaya, cinayete kadar her gün farklı olayların yaşanması yurttaşı korkutuyor.
Küçücük adamızda “huzuru kaybettik” diyen vatandaşlar güvende hissetmiyor.
İnsanlar geceleri dışarıda yalnız yürümeye korkarken, arabasını ıssız yere park etmeden endişe duyuyor, evini kilitlemeden sokağa çıkamıyor.
YENİDÜZEN’e konuşan vatandaşlar, şiddet ve birçok adli olayların patlak verdiği ülkemizde  “güven sorunu” yaşıyor.

Yurttaş korkuyor, daha fazla denetim istiyor

“Her gün birçok olay yaşıyoruz, kapımızın önünde oturmaya korkar olduk” diyen yurttaş, daha da kötü günlerin gelmesinden endişe duyduğunu dile getirdi.
Çocuklarını yalnız bir yere göndermeye korktuklarını söyleyen kimi yurttaş da “Kıbrıs artık bitti” yorumunda bulundu.
Polisin hem gündüz hem de gece devriye gezmesi gerektiğini vurgulayan vatandaşlar, “polis çocuk parklarına, ara sokakları denetlemeli. Her gün sokaklarda devriye gezmeli” dedi.
Polis Teşkilatı’nın bu tip olaylar karşısında yetersiz kaldığını söyleyen vatandaşlar,  “nüfusumuza göre polis sayısı az. Polis sayısı kesinlikle artırılmalıdır”  talebinde bulundu.
Kriminal olayların aza indirgenmesi için MOBESE sisteminin uygulanması gerektiğini belirten vatandaşlar, ülkeye giriş çıkışlarda da daha etkin denetim yapılmasını söyledi.

Yurttaş ne dedi? Yurttaş ne dedi?

Kamil Racioğlu: “Daha da kötü günler bizi bekler”

“Ülkemiz artık güvenli değil. Takip ettiğimiz kadar ülkemizde televizyon dizilerinden esinlenen bazı gençlerin bunları örnek alarak, şiddet olaylarına karışıyor. Surlariçi’nde bu olayı duyduk ama her bölge için bu geçerlidir. Evlerin taşlanması, geceleri bağırmalar çağırmalar… Sokağa çıkmaya korkar olduk, evimizin önünde oturmaz olduk. Bunlara artık dur denilmesi gerekir. Yetkili kişilerin bunların önünü alması gerekir. Daha da kötü günler bizi bekler. MOBESE sistemi bizim ülkemizde de olmalıdır. Avuç içi kadar bir adayız. MOBESE hem polisin işini kolaylaştırır hem de suçları azaltmış olur”

Mehmet Kola: “MOBESE sistemi getirilsin”

“Benim annemin babamın yıllarında kapılarımız pencerelerimiz açıktı. Komşularımız bizim evimin bekçisiydi, onlar benim evimin bekçisi olarak yaşardık. Ama günümüzde artık böyle ne komşuluk ne duyarlılık kalmamıştır. Ülkemizde güvenlik kalmamıştır. Polisimiz yeterli değildir. MOBESE sistemi getirilsin, bu polisin işini kolaylaştırır. Geceleri belki devriye gezer”.

Berçin Özcan:  “Denetimler artırılmalı”

“Ülkemizdeki suç oranlarının artmasındaki sebep insanların psikolojik bozukluk ve ekonomi sıkıntıları olduğunu düşünüyorum. Ülkemize girişlerde de kimlik kontrolünden vazgeçilip, sadece pasaportla girişe izin verilmelidir. Denetimlerin artırılması ve yasalardaki cezaların caydırıcı şekilde artırılması gerekir. Bunlar biraz da olsa suç azaltmaya sebeptir”

Mustafa Racioğlu: “Polis sayısı artırılsın”

“Eskiden huzurumuz vardı. İnsanlar sokağa çıkmaya korkar olduk. Ülkede hem ekonomik sıkıntı var hem de güvenlik sıkıntısı var. Evimizden misafirliğe gideceğimizde on defa etrafa bakarız, ışıkları açarız. Eskiden devriye gezerdi ama artık o da yok. Geceleri bağırmalar çağırmalar. Polis artık bu suçlara yetişemiyor. Polis sayısı artırılsın. Eğer olmazsa daha kötü olacak. Kıbrıs artık bitti…”

Ecevit Sadeli:  “Ülkeye girenlerin siciline bakılsın”

“Ülkede bu tür olaylar arttı. Göçmenköy bölgesi biraz daha iyidir. Bu bölgede arabamızı rahatça bırakabiliriz, yaşayabiliriz. Surlariçi’nde bırakın yaşamayı, insanlar gidip dolaşmayı bile tercih etmez. Bu tür olaylar için ülkeye girişler daha iyi denetlenmeli. Yanlış anlaşılmasın, Türkiye vatandaşlarının sicilleri iyice araştırılsın ve öyle gelsin. Pasaportla girişle de olmaz. Sicil kaydı temiz olan ülkeye alınsın. Bence önlem bu şekilde daha kolay alınır. Polis yeterlidir ama vatandaş çok olduğu için yetersiz görülmeye başlandı.

Ülfet Mannaş: “Ülkeye girişlerde kontrol artırılsın”

“Bu tür olayları biz Göçmenköy’de hissetmiyoruz. Eşim ya da çocuğum dışarı çıktığında ‘aman bir şey olur mu’ diye bir şey şimdilik hissetmiyorum. ‘Buda mı olmaya başladı’ dediğimiz yeni yeni zamanlardır ama belki 5 sene sonra biz de alışacağız ve ona göre tedbirimizi alacağız. Ülkeye girişlerde kontrol artırılsın ama kişinin sicil kaydına nasıl bakacaklar. Bizim sistemimiz bunun için yeterli değil. Bir taraftan da ekonomimiz kötü. Ülkeye insan gelmesini isten ama bunun da tedbirleri alınmaz. Bizim karakterine alışkın olmadığımız insanlar gelir. Devlet yetkilileri bu işleri çözmesi gerekir”

Tarkan Bay: “Polis devriyeleri mahalle aralarını, çocuk parklarını denetlemelidir”

“Ülkemizde güvenliğimiz kalmadı. Eski zamanlara bakarsak şimdi huzurumuz ve güvenliğimiz yok. Eskiden bir denize gideceğimiz kolyemizi, bilekliğimizi masanın üzerinde bırakıp denize girerdik ama şimdi bırakamayız. Bir yere gideceğimizde de kapılarımızı kilitlemezdik, geldiğimizde her şeyimizi bulurduk. Ama son zamanlarda adli olaylar arttı. Ruh sağlığı iyi değil diye bıçaklayanlar var. Böyle insanlık olamaz. Çocuk tacizcileri çok arttı. Hükümetimiz bilhassa bu konuya değinmeleri gerekir. Ben tacizcilere çok öfkeliyim. Bu düşüncem belki yanlıştır ama ben devlet yetkili olsam bu insanları idam ettiririm. Bu tür olayla olmamalıdır. Polis sayısı belki yeterlidir ama gereli ilgi yoktur. Biraz daha tedbir alınmalıdır. Polis devriyeleri mahalle aralarını, çocuk parklarını denetlemelidir. Bu hem gece hem de gündüz olmalıdır. Mahalle aralarında oynadıkları için bu çocuklar taciz mi edilmelidir. Devriye olursa belki bunlar önlenir”

Aktan Palabıyık: “Ülkemizde her tür suç var tabi ki tedirgin oluyoruz”

Memleketimizde cinayetler, hırsızlıklar, tecavüzler ne ararsan var. Tabi ki bizlerde tedirgin oluyoruz. Kıbrıs bu duruma gelmemişti. Son zamanlarda artan bu şiddet olayları herkesi üzüyor. Sokaklarda kolayına yürüyüş yapamıyorsunuz. Gece bir yere gittiğiniz zaman ‘aman bir şey olacak mı, kavga çıkacak mı’ diye endişeleniyoruz. Çünkü bu durumlarda polisimiz de yetersiz kalıyor. Onlar da gece hayatlarında daha fazla piyasada olmalı ki bu durumlar olmasın. Kimse bu durumların olmasını istemez ama maalesef son dönemlerde bu olaylarda artış oldu. Ülkemize MOBESE sistemi gelirse çok daha iyi olacak. Tüm suçlar kayıt altında olacak. Suçlulara hemen müdahale olacak. Polis de suçlulara daha kolay ulaşacak.”

Gizem Panel Adıgüzel: “Bunlar tanınmamış bir memleket oluşumuzun geri dönüşümüdür”

“Tüm bunlar en başta tanınmamış bir memleket oluşumuzun geri dönüşümüdür. Benim zamanında bu korkular yoktu. Benim bir oğlum bir de kızım var. Çocuklarımızı en iyi okullara da yollasak, onlara çok güvendiğimizi de hissettirsek de çevreden endişe duyuyoruz. Yıllar önce annelerimizin, nenelerimizin söylediği bir söz vardı; “sana değil etrafa güvenmiyorum”. Bu laf eski zaman için değil şu zaman için geçerlidir. Okullarda ne gibi değişiklikler yapılabilir, ne gibi önlemler alınabilir. Bu konular en başta ele alınması konulardır ama özen ve önem gösterilmiyor. Polisimiz de yeterli değildir. Bir hırsız yakalanıyor, mahkemeye çıkıyor, bir müddet yatıp yeniden çıkıyor. Yıllardır bu konular konuşuluyor ama çözüm olmuyor. Devlet de bu konulara el atmıyor. İnsanlar da ‘bana dokunmayan insan bin yaşasın’ diyor. Toplum olarak sesimizi çıkarmıyoruz, mücadele vermiyoruz”