Süreci akıl yolu ile çözümleyiniz
Günlerdir Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun (KTFF) Kıbrıs Futbol Federasyonu (KOP) ile yaptığı anlaşma metni tartışılıyor. Aslında bir noktaya varmanın en güzel yolu tartışarak doğruyu bulmaktır. Fakat tartışmalara bakıyorum da, bazen bel altından vurmalara kadar varan boyutlara ulaşıyor.
Aslında bu olayı akılcı bir yolla çözmenin, mantılı bir yaklaşımla Kıbrıs Türk gençliğinin önünü açmanın yolunun bulmak gerekiyor. Yıllardır gençliğimize dünyada uygulanan ambargolardan söz etmiyormuyduk? Dış temas girişimlerimizde önümüze Rum tarafının protestosu ve engeli çıkmıyor muydu?
Bin bir zorluklar ve girişimlerle herhangi bir organizasyona giderken, “Acaba Rumun protestosu ile karşılaşacak mıyız?” kuşkusunu hep içimizde yaşamadık mı?
Kaç kez, devletin kasasından, yurt dışında yapılan organizasyonlara gittiğimiz halde, yarışlara katılamadan
sadece turistik gezi yapıp geri dönmedik mi?
İşte şimdi önünüze gençliğimizin uluslararası etkinliklere katılabilmesinin olanağı yaratılırken, kendi ülkemizde yabancı ülkelerle müsabakalar yapmanın önü açılmıştır. Hem de, hiç bir kuşkuya gerek duymadan, katılıp katılmayacağımız endişesini içimizde yaşamadan.
Aslında Futbol Federasyonu’nun yaratmış olduğu bu olanağı, devlet politikası ile birlikte ele alıp, çok iyi değerlendirmeli ve dünyaya adımızın duyurulması için etkin adımların atılması gerekmektedir. Dibe vurmuş, şu an ki koşullardan daha kötü bir durumun söz konusu olmadığı düşünülürse, önümüze çıkan bu fırsatı çok akılcı bir şekilde değerlendirmemiz lazımdır.
Bırakalım artık vatan, millet edebiyatını. Özelde gençliğin genelde de Kıbrıs Türk halkının önünü açacak her türlü girişimi, mantıklı bir şekilde degerlendirip, dışlanmışlığın ortadan kalması için elimizden gelen katkıyı koymalıyız.
Sayın Sertoğlu’nun, tamamen kendi insiyatifi ile başlattığı ve bugüne kadar başarılı bir şekilde yürüttüğü süreç desteklenmelidir. Kaybedecek hiç bir şeyimiz olmadığı zaten metinde de açık bir şekilde ortaya konmuştur.
FIFA öyle bir kuruluştur ki, siyaseti içinde barındırmıyor. En çok dikkat ettikleri konuların başında ırkçılık edebiyatı yapmak isteyenleri kendi kuruluşlarından uzaklaştırmaktır.
Vatan millet edebiyatı yapanların korkmasına gerek yoktur. Metnin içeriği iyi okunursa görecekler ki bu anlaşma, hiç bir şekilde Kıbrıs meselesine vurgu yapmıyor. Ne diyor metinde “KIBRIS SORUNU ÇÖZÜLÜNCE YE KADAR GEÇERLİ OLACAK BİR ANLAŞMADIR” o zaman burada korkacak ne olabilir ki. Yoksa hiç bir ülkenin bizi tanımadığı gibi biz de dünyanın tanıdığı FIFA’yı mı tanımıyoruz.
Sporun ruhunu bilmeyen kişiler, bu anlaşmanın, ülkemizin tanıtılması noktasında ne kadar önemli olduğunu kavrayamaz. Onlar için varsa yoksa vatan ve millet edebiyatı yapmaktır. Ama ne yazık ki artık bunun da pek hükmü kalmadı.
Düşünüyorum da, Sertoğlu UBP değil de CTP’li olsaydı, vatan millet edebiyatı yapanların ekmeğine ne kadar bal sürmüş olacaktı. Fakat ne yazık ki Sertoğlu UBP’li olmasına rağmen Kıbrıs gerçeklerini görebilecek kadar öngörüsü yüksek bir kişidir.
Bu süreç mutlaka ileriye taşınmalıdır. Tüm desteğimle Sertoğlu’nun arkasında olduğumu belirtmek istiyorum. Gelinen bu noktanın bizleri ileriye taşıyacağına olan inancım tamdır. Sevgili arkadaşlar, FIFA başkanının da imza koyduğu bir metinden söz ediyoruz. Yani bu olay büyük bir olaydır. Bunu önemsememe gibi bir durumu söz konusu olamaz.
Bu noktadan sonra konu ile ilgili herkesin, Sertoğlu’na yardımcı ve destek olması gerekir. Bu süreci bu noktaya tamamen kendi insiyatifini kullanarak getiren Sertoğlu, bu noktadan sonra devlet yetkili organları ile birlikte hareket edip yol haritasını birlikte belirlenmelidirler.
Yakalanan bu fırsat akıl yolu ile ileriye taşınmalıdır. İnatlaşma, belden aşağı vurma veya süreci tıkamanın ülke gençliğine hiç bir faydası olmaz. Çünkü gençliğin sabrı kalmadı...