Suriye’nin Geleceği Belirsiz
Suriye’de 13 yıldır süren iç savaş 11 günde Baas rejiminin yıkılması ile şimdilik sona erdi.
27 Kasım’da İdlib’den harekete geçen Heyet Tahrir eş Şam, HTŞ önce Halep, ardından Hama ve Humus’u aldı. Sonunda da 8 Aralık 2024’de Şam’ı ele geçirdi. Beşar Esad o gün ülkeyi terk etti.
Böylece 61 yıllık Baas rejimi ile 53 yıllık Esad ailesinin iktidarı son buldu.
Peki şimdi ne olacak?
Bu sorunun yanıtı şimdilik belirsizdir. Öncelikle Şam Kurtuluş Heyeti olarak bilinen HTŞ’nin nasıl bir yapı olduğuna bakmamız gerekir.
HTŞ 28 Ocak 2017’de kuruldu. HTŞ 5 ayrı örgütün birleşmesi ile kuruldu.
Bu örgütlerin hemen hepsi El Kaide ve İŞİD’den kopan kişilerin kurduğu örgütlerdi. Birliğin başını çeken El-Nüsra Cephesi idi. Dolayısıyla lideri de, El-Nüsra lideri Ebu Muhammet Colani oldu.
HTŞ’yi kuran öteki örgütler de Ensaruddin Cephesi, Ceyşu’s Sünne, Liva El-Hak ve Nureddin Zengi Hareketi’dir.
2017 yılında kurulan HTŞ 2018 yılında aralarında ABD, Kanada ve Türkiye’nin de olduğu bazı ülkeler tarafından terör örgütü listesine dahil edilmişti.
Suriye iç savaş yıllarında birkaç parçaya bölünmüştü.
Suriye’nin büyük kısmına hakim olan Esad rejimini Rusya ve İran destekliyordu.
HTŞ İdlib bölgesini kontrol ediyordu. Bu nedenle 27 Kasım’da İdlib’den hareket ederek, 8 Aralık’ta Şam’a girdiler.
Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin desteklediği eski adı Özgür Suriye Ordusu, yeni adı Suriye Milli Ordusu Suriye’nin kuzey-batı Türkiye sınırına yakın bölgesini kontrol ediyordu. Türk askeri varlığının da olduğu bu bölge halen SMO denetimindedir.
ABD’nin desteklediği SDG-PYD Kürt güçleri Suriye’nin kuzey-doğusunda önemli bir bölgeyi kontrol ediyor. Bu bölgede ABD askerleri de konuşlanmıştır.
İran’ın desteklediği Hizbullah hala Suriye’nin batısında Lazkiye ve civarını kontrol ediyor.
Suriye’nin güney batısında halen İsrail işgalinde olan Golan tepeleri var. İsrail bugünlerde Golan tepeleri bitişiğindeki tampon bölgeyi de işgal ederek Suriye topraklarındaki işgalini genişletmeyi sürdürüyor.
Suriye’de ayrıca etnik, dini ve mezhepsel gruplar var. Suriye’de Araplar, Kürtler, Türkmenler, Dürziler, Sünniler, Aleviler vb. birçok etnik ve mezhepsel ayrılıklar vardır.
Kendi içinde 5 değişik örgütten oluşan HTŞ bütün bu bölünmüşlüğü toparlayarak birleşmiş bir Suriye kurabilir mi?
HTŞ lideri Colani bütün gruplarla görüşeceğini ve Suriye’yi yeniden birleştirmek için elinden geleni yapacağını söylüyor.
Ancak konunun uzmanlar bunun zor olacağını, bu şartlarda Suriye’nin yeniden birleşmesinin mümkün olmayacağını iddia ediyorlar. Aksine HTŞ’nin bile kendi birliğini koruyamayacağını düşünenler de vardır.
Suriye’deki sayısı çok fazla olan grupların farklı gündemleri vardır. Bu nedenle birlik çok kolay sağlanamayacaktır.
Ayrıca HTŞ İdlib’deki yönetimi sırasında muhaliflere yönelik ciddi baskı uyguladı. Siyasi muhalifleri hapse attı. HTŞ buradaki iktidarını esas olarak baskı ile konsolide etti.
HTŞ İdlib’deki yönetimi sırasında İdlib’de çoğunluğu ülkenin iç savaş süren başka bölgelerinden yerlerinden edilmiş 4 milyon civarında kişi yaşıyordu.
HTŞ’nin kurduğu Ulusal Kurtuluş Hükümeti kamu hizmetlerini sağlarken şeriat ilkelerini uyguluyordu.
HTŞ lideri Colani geçiş sürecini yönetmek için İdlib’deki Ulusal Kurtuluş hükümetinin başbakanı Muhammed el Beşir’i görevlendirdi.
HTŞ’nin geçiş dönemi başbakanı Beşir ilk konuşmasında arkasında biri ‘devrim bayrağı’ ve diğeri Taliban’ınkine benzer iki bayrakla konuşması birçok kişiyi şoke etti. Hükümetin Taliban modelini izleyebileceğine ve şeriatla yönetilen bir İslam devleti kurabileceklerine işaret ediyor.
Arap baharı yaşayan ülkelerin çoğunda diktatörlerin devrilmesinin ardından yerlerine gelecek bir yapı olmadığı için bu ülkelerde otoriter yapının ardından yağma, intikam ve iç savaş hakim oldu.
Libya’da Gaddafi ve Irak’ta Saddam’ın devrilmesinin ardından bu ülkeler hala toparlanamadı.
Korkulan Suriye’yi de aynı sonun beklediğidir. Açıkçası iyimser olmamız için hiçbir neden yoktur.