Ey Bakanlar Kurulu üyeleri...
Hiçbir akıl ve mantığa sığmayan 'Suudi saati' kararınızdan eninde sonunda
vazgeçeceksiniz.
Tavsiyem odur ki, bunu hemen yapın.
Yoksa toplumun her kesiminde biriken öfke seli sizi siyaseten silip
süpürecek.
Denemesi bedava değil!
Bence denemeyin.
Halkın ruh haliyle daha fazla oynamayın.
Sosyal psikolojiyi daha da bozmayın.
Gerçekten fena olacak.
Bunu göremiyorsanız, yazık...

*  *  *

'Suudi saati'ne neden geçtiğinizi eminim ki siz de bilmiyorsunuz.
Bu konuda tek satır bir açıklamanız olmadı aylardır.
Kulağınızın üstüne yattınız, günler kısaldıkça yaşanacakları
hesaplayamadınız.
Ya da öyle bir gaileniz olmadı.
Sabahları 'günaydın' demeyi bile unutturdunuz insanlara...
Gün ağarmıyor çünkü, sayenizde!
İnsanların biyolojik saatini dahi bozdunuz.
Neden?
Ankara'ya şirin görünmekten, yağ çekmekten başka bir nedeni yok.
Ve üç cana mal oldu bu akıl dışı uygulamanız.

*  *  *

Hüseyin Özgürgün bir zamanlar halk için 'geri zekalılar' demişti,
kameraların çektiğini fark etmeden...
Henüz Başbakan değildi bunu söylerken.
İrsen Küçük hükümetinde Dışişleri Bakanı'ydı.
Acaba diyorum hala aynı kanıda mı?
Halkı 'geri zekalı' gördüğü için mi oluyor tüm bu akıl dışı, mantık dışı,
bilim dışı, vicdan dışı işler?
Ve kabinedeki bakanlar da mı aynı görüşteler?
"Ne yaparsak bu halka itiraz etmez, bağırıp çağırsa da bir süre sonra
kabullenir" düşüncesi mi hakimdir hükümet edenlerde?
Cumhurbaşkanı dahil herkes 'Suudi saati'ni içine sindirememiş, çocuklar
başta herkesin yaşamını olumsuz etkilemiş, yollarda canlar yitirilmişken,
daha neyin ısrarıdır bu?
Yok mudur 10 kişilik kabinede bir akil adam?
"Baylar, toplumun sesine de kulak verelim. Bu çocuklar yollara döküldü.
İsyan ediyorlar. Halkta büyük öfke var. Kulaklarımızı tıkamayalım" diyecek
bir babayiğit bakan yok mudur?

*  *  *

Toplumun 'geri zekalı' ve 'itaatkar' olmadığını anlayacaksınız pek yakında...
Provokasyonlarla konuyu 'siyasi istismar' gibi gösterme çabalarınız zaten
prim yapmadı, yapmayacak.
'Dipten gelen dalga' nedir bilir misiniz?
Tam da budur yaşanan.
Ve o dalga o kadar büyüktür ki, önünde bulduğunu süpürecek.
İnatla, diyalogdan kaçmakla, zamana oynamakla dalga boyunu büyütmekten
başka bir şey elde edemeyeceksiniz.
Bu yüzden siz siz olun, değiştirin şu anormal 'Suudi saati'ni gecikmeden.
Tatlılıkla değiştirin, 'mesajı aldık' deyin, 'yanlış' yaptığınızı kabul edin.
Yoksa o saati zorla değiştir(t)ecek size bu toplum...
Bence şansınızı zorlamayın.
Hele halkın zekasını ve sabrını hiç sınamayın.
Özellikle de gençlerin...
Tahmin ettiğiniz gibi değil çünkü!