Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB), Anayasa'nın 59. maddesinin, devleti ve dolayısıyla yöneticileri, herkese eşit ve modern eğitim olanakları sunmakla yükümlü kıldığını hatırlattı ve okulların zamanında açılamamasını “başarısızlık ve beceriksizlik” olarak niteledi.

Tabipler Birliği’nden yapılan yazılı açıklamada, bu maddeye göre, maddi olanaklardan yoksun bireylere eğitim desteği sağlanmasının da devletin temel sorumlulukları arasında yer aldığı anımsatılarak, KKTC’de eğitim kalitesi ve imkânlar açısından ciddi eşitsizlikler olduğu bir ortamda, okulların açılışının 1 hafta ertelenmesinin kabul edilemez olduğu kaydedildi.

Birlik açıklamasında şunlara yer verildi:

“İlkokul 1. sınıfa yeni başlayan çocuklarımız başta olmak üzere okula hazırlık yapan tüm çocuklar ve aileler bu durumdan olumsuz etkilenmiştir ve etkilenmeye de devam edeceklerdir.

Okulların gelecek hafta açılması onların okula uyum süreçlerini olumsuz etkileyecek ve daha okula başlarken ciddi uyum sorunları, kaygı ve hatta depresyon gibi ruhsal sorunlar yaşamalarına neden olacaktır."

Kamu ve özel okullar arasında da büyük bir uçurum söz konusu olduğu belirtilen açıklama şöyle devam etti:

"Eğitim ve öğretim açısından gelişmiş ülkelerin gerisinde kalmamızın yanı sıra, devlet okullarıyla özel okullar arasındaki fark her geçen gün derinleşmektedir.

Bu ortamda, Eğitim Bakanlığı’nın yetersizlik ve beceriksizlik itirafı ile eğitimi ertelemesi, toplumun geleceği için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Bu durum hem politik hem de yönetsel açıdan büyük bir başarısızlık ve açık bir beceriksizliktir.

Eğitim Bakanlığı, eğitimin ertelenme nedenlerini kamuoyuyla paylaşmıştır. Ancak eğer gerçekten ifade ettikleri nedenlerle bu karar alınmışsa, Eğitim Bakanı Sn. Nazım Çavuşoğlu, eğitimi sekteye uğratan bu yetersizlik nedeniyle çocuklarımızdan ve ailelerinden özür dilemeli, istifa ederek sorumluluk almalıdır. Eğitim, bir toplumun en temel taşıdır ve böylesine önemli bir konuda sergilenen beceriksizlik affedilemez.

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder” sözü, eğitimin birey ve toplumlar için taşıdığı önemi açıkça ifade etmektedir. Eğitim, toplumu ileriye taşıyan en temel unsurdur ve her bireyin aydın, modern, dünya standartlarında bir eğitim alma hakkı vardır. Bu hak, Kıbrıs’ın kuzeyindeki çocuklarımız ve gençlerimiz için de geçerlidir.

Çocuklarımızın ve gençlerimizin kaliteli ve çağdaş bir eğitim alması, onların hakkıdır. Bu imkânları sağlamak ise hükümetin asli görevidir. Eğitimde fırsat eşitliği sağlanmadığı ve kamu okullarının sorunları çözülmediği sürece, Kıbrıs’ın kuzeyi ne aydın ne de gelişmiş bir topluluk olabilir. Hükümet, geleceğimiz olan çocuklarımıza layık bir eğitim sistemi sunmak zorundadır.”