Taçoy: Ordusu olan bir devlet değil, devleti olan bir ordu önemlidir!
Taçoy, birincil hukuk konusunda çalışmalar ve araştırmalar yaptığını kaydederek, Garanti ve İttifak anlaşmalarının devamının önemli olduğunu belirtti. Ordusu olan bir devlet değil, devleti olan bir ordunun önemli olduğunu ifade eden Hasan Taçoy, yapılacak
Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi, 41 milyon 140 bin 800 TL’lik Dışişleri Bakanlığı bütçesini oy çokluğuyla onaylayarak bugünkü çalışmalarını tamamladı.
Dışişleri Bakanı Emine Çolak, komitede yaptığı konuşmada, yasalarla belirlenmiş görevlerini en iyi şekilde yerine getirirken, özellikle Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın göreve gelmesiyle yeniden başlayan müzakere sürecine destek vermenin de ana hedef ve uğraşları olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanlığı’nın müzakere sürecine destek verdiğini, müsteşar ve iki memurun heyette yer aldığını anlatan Çolak, liderlerin aldığı karar uyarınca açılması kararlaştırılan 2 yeni geçiş kapısı konusunda gerekli çalışmaların da bakanlıkça yürütüldüğünü kaydetti.
Çolak, kapıların süratle açılması için çaba sarf ettiklerini ifade etti.
AB uyum grubu da oluşturulduğunu ve Kıbrıslı Türklerin AB sürecine hazırlanmasında önemli bir misyon yürüttüklerini kaydeden Çolak, kurulması hedeflenen federal devlet konusunda da çalışmalar yaptıklarını ve yurt dışı temaslarda bulunduklarını anlattı.
Çolak, devlet bütçesinden yüzde 0.92 pay ayrılmasını üzüntüyle karşıladıklarını ifade ederek, rakamın 24 yurt dışı uygulama biriminin görevlerini layıkıyla yerine getirmede önemli bir engel oluşturduğunu söyledi.
“YURT DIŞI GÖREV YOLLUKLARI KALEMİ YETERSİZ”
Bakan Çolak, yurt dışı görev yollukları kaleminin de yetersiz kaldığını ve bu kaleme artışın elzem olduğunu kaydetti. 2008’den beri meslek memuru istihdam edilmemesinin bakanlık faaliyetlerinin daha verimli yürütülmesine engel teşkil ettiğini belirten Çolak, emekliye ayrılan personelin yerine de istihdam yapılmadığını kaydetti.
“20 MESLEK MEMURU İSTİHDAM EDİLMELİ”
Dışişleri Dairesi’ne acilen 20 meslek memuru istihdam edilerek eğitimden geçirilmesi gerektiğini ifade eden Çolak, kurulacak federal yapıda Kıbrıslı Türklerin donanımlı ve eşit şekilde hazır olabilmesi için bakanlığın istihdamları bir an önce gerçekleştirmesi gerektiğini belirtti.
2008’den beri Enformasyon ve Tanıtma Dairelerine de istihdam yapılmadığını bildiren Emine Çolak, hizmet içi çalışmaların ise sürdüğünü kaydetti.
Güncellenen internet sitesinin bakanlığın ve temsilciliklerin faaliyetlerini güncel olarak duyurduğunu belirten Dışişleri Bakanı Çolak, bakanlığın alt yapısını güçlendirmek için TC Dışişleri Bakanlığı ile bilişim alanında yaptıkları işbirliği anlaşmasının önemli bir adım atıldığını söyledi.
ARŞİV ELEKTRONİK SİSTEME ALINIYOR
Çolak, 30 Kasım’a kadar tamamlanacak çalışmalarla bakanlığın arşivinin elektronik sisteme alınacağını ve geçmiş belgelere erişimin kolaylaşacağını ve bundan sonraki yazışmaların elektronik ortamda yapılarak kağıt kullanılmadan yapılacağını anlattı.
Bakanlığının, çözüm vizyonunu canlı tutacak çalışmalar yürüttüğünü belirten emine Çolak, yaptığı yurt dışı temaslar hakkında da bilgi verdi.
Dışişleri Bakanı Emine Çolak, yabancı diplomatlarla da makamında düzenli görüşmeler yaptığını kaydetti ve bunları da sıraladı.
Çolak, bakanlığının çözüm odaklı siyasetlerinin yeni dönemde de süreceğini ve yurt dışı temasların artarak sürmesini hedeflediklerini söyledi.
DİNÇYÜREK: “YURT DIŞI TEMSİLCİLİKLER ÜLKEYİ LAYIKIYLA TEMSİL ETMELİ”
Daha sonra söz alan DP UG Milletvekili Hakan Dinçyürek, dış temasların önemli olduğunu, gelecekle ilgili beklentileri dünyayla daha etkin paylaşmak dileğinde olduklarını, bakanın bu yöndeki sözlerini memnuniyetle karşıladığını söyledi.
Dinçyürek, yurt dışı temsilciliklerin önemli olduğunu ancak açılan temsilciliklerin ülkeyi layıkıyla temsil etmesi gerektiğini belirtti.
Temsilcilikleri kapatmanın yanlış olduğunu ancak mutlaka gereğinin yapılması gerektiğini ifade eden Dinçyürek, temsilciliklerde yerel personel istihdamının daha uygun olacağını kaydetti.
Yurt dışı temsilciliklerindeki ihtiyaçların ivedilikle tespit edilmesini devlete yaraşır, fonksiyon görebilecek şekilde düzenlemelerin yapılması gerektiğini söyleyen Hakan Dinçyürek, “Devlet olmanın gerekleri vardır, Dışişleri de bunun önemli bir yeridir” dedi.
Dinçyürek, Dışişleri Bakanlığı’nın personel eksikliğine dikkat çekerek yurt dışındaki görevlerin bir onur, bir kariyer ve hedef olması gerekirken, koşulların uygunsuzluğu nedeniyle personelin yurt dışı görevden kaçınır hale geldiğini söyledi.
Çözüm olsun veya olmasın KKTC’nin güçlü olması gerektiğini belirten Hakan Dinçyürek, dışişlerinin bir takım çalışması gerektirdiğini, yetişmiş, devleti temsil edecek nitelikte personel yetiştirmenin önemini vurguladı.
Dinçyürek, bakanlığın personel sıkıntısının ivedilikle giderilmesi için mutlaka girişim yapılması gerektiğini belirtti.
Yurt dışına görevlendirilen temsilcilerin o ülkenin şartlarına uygun yaşayabileceği ödenek ve tahsisatları alabileceği ve o üülkeye gitmekten gocunmayacağı bir noktaya getirilmesi gerektiğini belirterek “Dışişlerinin başarısı ülkenin başarısıdır. Zafiytlerin giderilmesi devletin, hükümetin görevidir. Hep beraber çözmeliyiz” dedi.
TAÇOY: "Ordusu olan bir devlet değil, devleti olan bir ordu önemlidir!"
Komite Başkan Vekili, DP UG Milletvekili Hasan Taçoy, Kıbrıs’ta hiç bitmeyen bir mücadele olduğunu, müzakere sürecinin 1968’den beri sürdüğünü hatırlattı.
Taçoy, devletten devlete müzakere sürecine önem verdiklerini, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın geçtiğimiz salı akşamı Alman Büyükelçiliği’nin resepsiyonuna bu hassasiyetle katılmamasını takdir ettiklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Akıncı’nın 15 Kasım konuşmasındaki Rum tarafının müzakerelerdeki tutumuyla ilgili sözlerinden alıntılar da yapan Hasan Taçoy, bu sözleri desteklediğini belirtti.
Taçoy, müzakere süreci iyi gidiyor denilirken Cumhurbaşkanı’nın bu sözlerinin de dikkate aldıklarında vatandaşların sorularına net yanıtlar vermek istediklerini anlattı.
Bulunacak çözümde vatandaşlık konusundaki düzenlemelere değinen Taçoy, Kıbrıslı Rum nüfusun fazlalığının sorun yaratacağını ve bazı söylemleri doğru bulmadığını söyledi.
İki kesimliliğin korunacağı ve kuzey kurucu devlette ne kadar Rum nüfusu barınabileceğini belirleyen bir anlaşma yapılması gerektiğini kaydeden Hasan Taçoy, mülkiyetle ilgili düzenlemeler konusunda da bazı kaygılarını ifade etti.
Taçoy, çözüme yönelik uyum yasalarının yapılması gerektiğini, güneyin yaptığı yasaları uygulamanın doğru olmayacağını belirtti.
Dışişleri Bakanlığı’nın yurt dışı temsilciliklerde görev yapan personelinin maddi sıkıntılar yaşadığını; bunun düzenlenmesi gerektiğini kaydeden Hasan Taçoy, özellikle Brüksel’de ihtisas yapmış personelin görevlendirilmesinin şart olduğunu söyledi.
Taçoy, birincil hukuk konusunda çalışmalar ve araştırmalar yaptığını kaydederek, Garanti ve İttifak anlaşmalarının devamının önemli olduğunu belirtti.
Ordusu olan bir devlet değil, devleti olan bir ordunun önemli olduğunu ifade eden Hasan Taçoy, yapılacak çalışmalara destek vereceklerini kaydetti.
Milletvekillerinin yurt dışı temaslarında da Dışişleri Bakanlığı ile koordineli çalışması gerektiğini ve bir hedef için çalışılması gerektiğini söyleyen Hasan Taçoy, bunun için geniş kadrolarla çalışmanın şart olduğunu belirtti.
Komite Başkan Vekili ve DP UG Milletvekili Hasan Taçoy, yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türkler için Dışişleri Bakanlığı’nda bir birim kurulmasını önerdi.
Maliye Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı’nın dış temsiliyetlerle ilgili tüzüğü hazırlayıp Bakanlar Kurulu’ndan geçirmesi gerektiğini ifade eden Taçoy, bir network kurulmasını da önerdi.
SOYER
Komite Başkanı, CTP Gazimağusa Milletvekili Ferdi Sabit Soyer, 1968’de başlayan görüşmelerin var olan devletin anayasasının revizesi için yapıldığını; 1977’den sonrakilerin ise nitelik anlamında çok farklı olduğunu, iki devletli bir federasyonun görüşüldüğünü söyledi.
Kıbrıslı Türkler arasında federal bir çözümü bir kısım çevrelerin konfederal tecrübeleriyle yorumladığını; Rum tarafının ise dominant anlayışını federasyonda da sürdürme anlayışıyla masada yer aldığını kaydeden
Soyer, 11 Şubat 2014 ortak belgesiyle federasyonun ve iki kurucu devletin de reel bir noktaya geldiğini anlattı.
Soyer, şu anda devam eden müzakere sürecinde bu temel noktalarda yakınlaşmalar sağlanmasının önemli bir aşama olduğunu, bunun kıymetini bilmek gerektiğini ifade etti.
Toprak, mülkiyet konularının tartışmalı olduğunu kaydeden Ferdi Sabit Soyer, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun kurulmasıyla mülkiyetin de doğru zeminde konuşulduğunu belirtti.
Soyer, “Egemenlik konusunda yapılan kırıcı tartışmalar günümüzde yaşanmıyor, siyasi partiler arasında ana ilkelerde bir yakınlaşma var. Bu en sevindirici yan” dedi.
Dünyadaki yeni devletlere işaret eden Soyer, federal temelde çözüme gitmenin ayrılıkçılığı def etmek için, birleşik bir Kıbrıs’a gitmenin TC için de önemli olduğunu; bu konuda hırslı ve istekli olmak gerektiğini; bu konudaki koordineli çalışmadan memnun olduğunu söyledi.
Ferdi Sabit Soyer, bütçedeki bazı kalemlerin genel bir havuza atıldığını; Dışişleri Bakanlığı’nın bazı taleplerini de bu havuzdan karşılanması için Maliye Bakanlığı’yla görüşmesi gerekeceğini belirtti.
Dışişleri Bakanlığı’nın haklı taleplerinin genel havuzdan karşılanması ve meslek memuru istihdamının sağlanması gerektiğini ifade eden Soyer, komite olarak bu konunun takipçisi olacaklarını kaydetti.
ÇOLAK
Yeniden söz alan Dışişleri Bakanı Emine Çolak, tespitlerini ve düşüncelerini paylaştığı için komite üyelerine teşekkür etti.
Yurt dışı temaslarında temsilciliklerin durumunu da değerlendirme fırsatı bulduğunu ifade eden Çolak, Brüksel, Londra gibi merkezlere daha fazla yoğunlaşmak gerektiğini söyledi.
“Dışişleri’nin güçlenmesi çözüm olsa da olmasa da Kıbrıslı Türklerin çok acil ihtiyacıdır ve giderilmesi gereken bir eksikliğidir” diyen Çolak, hükümetin geniş tabanlı bir koalisyon olması ve dış ilişkilerde konsensüs görmenin en büyük güçleri olduğunu vurguladı.
Dışişleri Bakanı Emine Çolak, yurt dışı temaslarında yaptığı konuşmada bunu vurguladığını ve bu konsensüsten güç aldığını ifade etti.
Yeni kadrolar için girişimlerinin sürdüğünü kaydeden Çolak, personelin görevlerini layıkıyla yapacağı ve yurt dışına gitmekten kaçınmayacağı şekilde düzenlemeler için çalıştıklarını; bakanlık görevi süresince ellerindeki kısıtlı imkanlarla en verimli şekilde çalıştıklarını belirtti.
Yeniden söz alan Komite Başkanı CTP Milletvekili Ferdi Sabit Soyer, “Ben bir meslek memurunun ‘bu göreve gitmem’ demesini asla kabul etmem, bunu bir hak olarak görmem” dedi. Soyer, Bakanlığın teşkilat yasasında bu yönde gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiğini belirtti.
Konuşmaların ardından Dışişleri Bakanlığı bütçesi oy çokluğuyla kabul edildi.
Böylece komite bugünkü çalışmalarını tamamladı. Komite pazartesi günü Sağlık, Ulaştırma ve Turizm bakanlıklarının bütçelerini görüşülecek.