Doğrusunu söylemek gerekirse Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nu tebrik etmek gerekiyor.
Aklındakini söylüyor çünkü…
Gerçi görev yaptığı hükümetin programında ‘çözüme destek’ ifadeleri var ve elbette buna uymak zorunda o makamda oturduğu sürece…
Ama zaten herkes de biliyor ki ne Tahsin Bey, ne Hüseyin Bey, ne Serdar Bey Kıbrıs’ta çözüm istiyor.
Türkiye’nin bugünkü koşullardaki resmi tezi çözüm olduğundan, yüksek sesle pek itiraz edemiyorlar.
Programa yazdıkları ‘çözüm’ cümleleri de bu yüzden zaten…
Yoksa fırsatı bulsalar ‘kalıcı taksim’ için ellerinden geleni yapacaklar.

*  *  *

Nitekim Tahsin Bey ağzındaki baklayı çıkardı.
New York’ta görüştüğü yabancılara söyledikleri Cumhurbaşkanı Akıncı’nın tepkisini çekmişti Tahsin Bey’in ve bunu da kapalı meclis toplantısında dile getirmişti geçen hafta…
Tahsin Ertuğruloğlu Akıncı’ya mecliste cevap vermedi ama bir TV programında cevap anlamına gelen sözler sarf etti.
‘Akıncı’nın New York’tan mutsuz döndüğünü’ falan söyledi ve “Çözüm olmayacak, Rumlar istemiyor çünkü” mealinde ifadeler kullandı.
Sonra da –kendince- taşı gediğine koydu.
‘Çözüm olmazsa ne olacak?’ sorusuna kendi alternatiflerini dillendirdi.

*  *  *

Neymiş Ertuğruloğlu’nun çözümsüzlük halinde denenmesini öngördüğü alternatifler?

• KKTC'nin tanınması
• Tayvan modeli yapı
• Türkiye'ye bağlı özerk yönetim
• İlhak

Hiç de tuhaf değil Tahsin Bey’in söyledikleri…
Zira 1950’lerden beri milli cephenin izlediği “Ya Taksim, ya ölüm” siyasetinin ta kendisidir bu!..
Önerdiği her –sözüm ona- ‘formül’ün özü, Kıbrıs’ın ikiye bölünmesini öngörüyor.
Her hal ve şartta…

*  *  *

Tabii bunu söyleyene sorarlar.
Hele de yıllarca Dışişleri Bakanlığı yapmışsa…
Madem KKTC’nin tanınması mümkündü, bunca zamandır neden yapmadınız?
Tayvan Modeli mi dediniz? E buyurup uygulasaydınız. Niçin KKTC’yi Tayvanlaştırmadınız?
Özerklik ilişkisi demek… Ecevit de bir zamanlar zikretmişti bunu… Denktaş Bey Cumhurbaşkanı’ydı hem… UBP yine hükümetteydi. Neden ilan etmediniz TC’ye bağlı özerk Kıbrıs Türk Devleti’ni?
Ve ilhak… Yani Kuzey Kıbrıs’ı Türkiye’ye bağlamak… Misak-ı Milli sınırlarını deniz aşırı bir adada genişletmek. Kim tuttu sizi de ilhak kararı almadınız?

*  *  *

Bu sorulara verecek cevabı yoktur Tahsin Bey’in ve benzeri görüşleri savunanların…
Lakin gerçek şudur: Bu toplumun fanatik milliyetçi kesimleri ve –belli ki- dayandıkları bazı merkezler hala ‘Ya Taksim ya ölüm’ siyasetinin peşinde koşuyorlar.
Ellerine fırsat geçse adayı kalıcı biçimde bölecekler, punduna getirebilirlerse Türkiye’ye bağlayacaklar.
Bu niyeti açıkça ifşa ettiği içindir ki Tahsin Bey’e teşekkür edesim geldi.
Çözümsüzlüğün devam etmesi halinde bu adayı nelerin beklediğini bize anlattı çünkü…