Talat gelişmeleri değerlendirdi
2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Anayasa değişikliklerinin halktan “hayır” cevabı almasının, bu konunun başka konularla, yani seçimlerle karıştırılmasının yanlış olduğunu ortaya çıkardığını, doğru olanın anayasa değişikliklerinin tek başına bir kampanya
2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat katıldığı bir TV programında çeşitli konuları değerlendirdi.
2. Cumhurbaşkanı’nın Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre, başlangıçta kendisinin de, ekonomik nedenlerle, anayasa değişikliklerinin bir seçim sırasında oylanmasının iyi olacağını düşündüğünü, ama yerel seçimlerin gölgesi altında kalan anayasa değişikliklerinin çok az tartışılabildiğini, sonucun da böylece olumsuz çıktığını anlattı. Anayasa değişikliklerinin tümünün de mevcut anayasaya göre ileri düzenlemeler olduğunu kaydeden Talat, halkın buna rağmen reddettiğini, böylece anayasanın dokunulmaz, adeta kutsal bir metin haline geldiğini ve yakın bir gelecekte yeniden ele alınması cesareti kalmadığını söyledi. Anayasa değişiklik çalışmalarında CTP-BG’nin diğer partilere teslim olduğu yolundaki görüşlerin sorulması üzerine Talat, meselenin mecliste 34 oyu bulmak olduğunu, yani uzlaşmanın bir gereklilik olduğunu ifade ederek, “Buna teslimiyet denemez” dedi.
Belediye seçimleri
Belediye seçimlerinde uzun yıllar görevde kalanların tekrar aday gösterilmesinin bir hata olup olmadığının sorulması üzerine Talat, bunun bir etken olabileceğini, ancak esas nedenin UBP, DP-UG, TDP ve birçok yerde Cumhurbaşkanı Eroğlu ile yapılan ittifak olduğunu savundu. Parti içi çatışmaların da önemli olduğunu belirten Talat, bunların heyecan ve çalışma şevkini bozduğunu, umutsuzluk yarattığını belirtti. Başka bir soru üzerine Talat, bunun Cumhurbaşkanlığına yönelik bir ittifak olup olmadığı konusunda net bir bilgisi olmadığını kaydetti.
CTP-BG içindeki kavgalar
CTP-BG içindeki kavgaların sorulması üzerine Talat, parti içi kavgaların organlarda yapılması gerektiğini hatırlatarak, bunların kamuoyu önünde yapılmaması gerekliliği üzerinde durdu.
Azılı CTP-BG muhaliflerinin işini kolaylaştırmamak gerektiğini söyleyen Talat, bu kavgaların basına yansıtılması ile yaraların daha da derinleşeceğini belirtti. Talat, hem basının hem de sosyal medyanın işin içinde olması halinde CTP-BG’nin bu işin içinden çıkamayacağını söyledi. Siyasi partilerin gönüllü siyasi birlikler olduğuna dikkat çeken Talat, insanların kendi şahsi görüşlerinden taviz vererek, ortak dünya görüşü ile bir partide buluştuklarını söyledi. Partinin bir aile gibi olduğunu ve sorunların dışarı taşırılmasının aile birliğini sarsacağını hatırlatan Talat, “Parti içi meseleleri basın ve sosyal medyada tartışmak tam olarak yanlıştır. Bunu yapanların gerekli disiplin sürecine tabi tutulmaları şarttır. Şimdi yine parti içi tartışmaların aleni yapılmasını demokrasi ile ilişkilendirenler olacak, ama bu doğru değildir, CTP’nin likide olması barış sürecine ve Kıbrıs Türk halkının çıkarlarına büyük zarar verir” şeklinde konuştu.
Uyarı
Bir zamanlar TKP’nin bu ülkede ikinci büyük parti olduğunu hatırlatan Talat, iç çekişmeler sonucu bu partinin meclis dışında kalma noktasına kadar geldiğini söyledi. Talat, bugün CTP-BG’de de çatışmalar olduğunu, partinin bundan büyük zarar göreceği uyarısında bulundu.
Cumhurbaşkanlığı adaylığı
Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda kararı kendisinin veremeyeceğini söyleyen Talat, kim aday olursa olsun arkasında örgüt olması gerektiğini kaydetti ve “Benim durumumdaki kişiler için kararı verecek olan siyasi güçlerdir” dedi. Müzakereleri de değerlendiren Talat “Bugünkü şartlarda ilerleme beklemek, ölü gözünden yaş beklemektir” dedi ve güven yaratıcı önlemlerin tamamen oyalama haline dönüştüğünü kaydederek, daha önce gündeme gelen aynı şeylerin tekrarlandığını savundu.
Şu andaki durumu ciddiyetle bağdaştırmadığını ileri süren Talat, güven yaratıcı önlemler görüşülecek diye, bütünlüklü görüşmelerin bir kenara itildiğini savundu.
Maraş bütünlüklü çözüm kapsamında
Maraş konusunu da değerlendiren Talat, bunun, güven yaratıcı önlemler kapsamında olmadığını, bütünlüklü çözüm kapsamında olduğunu kaydetti. Maraş’la ilgili BM Güvenlik Konseyi kararının alınış sürecini anlatan Talat, “BM Genel Sekreteri geçmişte Maraş ile Lefkoşa Uluslararası Havaalanını içeren bir paket hazırladı. Başarısızlığa uğradı. BM, o günden sonra, Maraş’ın çözümün bir parçası olduğunu değerlendirmeye başladı. Daha sonra AB de bazı girişimler yaptı. O da başarısız oldu ve artık AB de Maraş’ı çözüme bıraktı... Sadece Rum tarafı bu konuyu GYÖ kapsamında tutma ısrarını sürdürüyor” diye konuştu. Talat, çözüme odaklanmanın