Meclis kürsüsünde konuşan CTP Milletvekili Ongun Talat, Barolar Birliği raporuna atıfta bulunarak, disiplin tüzüğündeki değişikliğin somut bir ihtiyaca dayanmadığını ve yetkinin okul idarelerinden alınıp Bakanlığa devredildiğini söyledi.

Talat, bu değişikliğin gerekçesinin kamuoyuna açıklanması gerektiğini vurgularken, Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ise sürecin hükümet kararı olduğunu ve sendikaların uzlaşıya yanaşmadığını belirtti. Arıklı, 14 yaşındaki iki öğrencinin başörtüsüyle okula gitme talebine saygı duyduklarını ve düzenlemenin bu doğrultuda yapıldığını ifade etti.

Öte yandan Talat, Arıklı’ya, "Üyelerinize dönük bir iftar yemeğinde ayrıştırıcı konuşmalar yaptığınızı da öğrenmiş olduk. Değişikliğe karşı çıkanları ‘ırkçı, faşist, solcular’ diyerek yaftalıyorsunuz. Bu kadar sorumsuzluk olabilir mi?” sorusunu sordu. Arıklı ise “Benimle ilgili çıkan haberlere bakın. ‘Federasyon kurulsa burada yaşayabilecek misin?’, ‘Geldiğin yere geri gideceksin’ gibi ifadelerle karşılaşıyorum. Bunlara cevap vermeyecek miyim?" diye konuştu.

Arıklı, “Ben bunları kast ediyorum. Bunlara karşı ağzımızı açmayalım mı? Bu ırkçılara, faşistlere anladıkları dilden cevap vermek zorundayım. Bu ülkeyi sadece kendilerinin gören 75’ten sonra bu ülkeye gelenleri vatandaşları kabul etmeyen azınlık da olsa bir grup var. Bırakın da bunlara hak ettiği cevabı verelim.” ifadelerini kullandı.

Talat: Değişikliğin gerekçesi kamuoyuna açıklanmalı

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Ongun Talat, Barolar Birliği’nin kamuoyuyla paylaştığı rapora dikkat çekerek, disiplin tüzüğünde yapılan değişikliğin somut bir ihtiyaca dayanmadığını vurguladı. Talat, "2025 öncesindeki tüzükte kılık kıyafetle ilgili yetkinin okul idarelerine verildiği çok net. Raporda da bu açıkça belirtilmiş. Ancak siz, bu değişiklikle yetkiyi okul idarelerinden alıp Bakanlığın çıkaracağı genelgeye bağladınız. Yani bu yetkiyi kendi elinize aldınız. Sonrasında da sanki büyük bir sıkıntı varmış gibi bir ihtiyaca yaslanarak bu değişikliği yaptınız" ifadelerini kullandı.

Talat, değişikliğin kamuoyuna açıklanması gerektiğinin altını çizerek "Bayram değil, seyran değil, neden bu değişikliği yaptınız? Hepimiz biliyoruz ki bu memlekette öğrenciler zaman zaman bu tarz kıyafetlerle gitme girişiminde bulunuyor ve okul idareleri bunu büyük bir toplumsal meseleye dönüşmeden çözüyor. Ama siz bu değişiklikle sanki bir kriz varmış gibi gösteriyorsunuz" dedi.

Talat, Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın açıklamalarına da tepki göstererek, "Arıklı, üyelerinize dönük bir iftar yemeğinde ayrıştırıcı konuşmalar yaptığınızı da öğrenmiş olduk. Değişikliğe karşı çıkanları ‘ırkçı, faşist, solcular’ diyerek yaftalıyorsunuz. Bu kadar sorumsuzluk olabilir mi? Türkiye’de bu kadar kritik süreçler yaşanırken burada da bir kamplaşma mı yaratmak istiyorsunuz?" sorularını sordu.

Talat, “Önerim din ve vicdan özgürlüğü çerçevesinde oturun ve ele alın. Laiklik ilkesinden hareketle her inanca eşit mesafede olacak bir düzenleme formülünü getireceksiniz. Kıbrıslı bir formül bulmak zorundayız. Kesinlikle çağdaş, laik, Atatürkçü değerlere bağlı bir eğitim sistemini bozmadan. Kritik nokta budur.” diye konuştu.

Arıklı: 14 yaşındaki bir çocuk okula başörtüsüyle gitmek istedi, biz de saygı duyarak gereken düzenlemeyi yaptık

Talat’ın ardından kürsüye çıkan Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ise, sürecin uzlaşı çerçevesinde yürütüldüğünü ancak sendikaların geri adım atmadığını savundu. Arıklı, "Dün uzlaşı için bir adım attık. Sendikalarla birlikte üç partinin genel sekreteri bakanlığa çağırıldı. Ama sendikalar, ‘Bu iş bitmiştir, geri çektiniz, elinizi okullardan çekin’ havasındaydı. Oysa bu karar sadece Çavuşoğlu’nun değil, hükümetin aldığı bir karar" dedi.

Sendikaların yaklaşımını eleştiren Arıklı, "Hatta bir sendika başkanı bana adeta meydan okudu. ‘Irkçılık yapıyorsunuz’ diyorlar ama benimle ilgili çıkan haberlere bakın. ‘Federasyon kurulsa burada yaşayabilecek misin?’, ‘Geldiğin yere geri gideceksin’ gibi ifadelerle karşılaşıyorum. Bunlara cevap vermeyecek miyim?" diye konuştu.

Arıklı, “Ben bunları kast ediyorum. Üzerinize niye alınıyorsunuz? Bunlara karşı ağzımızı açmayalım mı? Bu ırkçılara, faşistlere anladıkları dilden cevap vermek zorundayım. Bu ülkeyi sadece kendilerinin gören 75’ten sonra bu ülkeye gelenleri vatandaşları kabul etmeyen azınlık da olsa bir grup var. Bırakın da bunlara hak ettiği cevabı verelim.” ifadelerini kullandı.

Başörtüsü tartışmalarına da değinen Arıklı, "Başörtüsü meselesinde iki tane 14 yaşındaki kız çocuğu başlarını örterek okula gitmek istedi. Ne rejim ne laiklik ne de Atatürkçülük için bir tehdit oluşturmaz. Çocuğu çağırdık, ‘Kimse benim din ve inanç özgürlüğüme karışamaz’ dedi. Biz de saygı duyarak gereken düzenlemeyi yaptık" ifadelerini kullandı.

Arıklı, Atatürk’ü bu tartışmaya dahil etmenin yanlış olduğunu belirterek, "Atatürk’ün annesi, kız kardeşi, eşi başörtülüydü. Şapka devrimi yaptı ama kadınların başörtüsüne el atmadı. Atatürk’ü bu işe karıştırmayın" dedi.