1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. 'Talep yok, inşaat sektörü zorlu günlerden geçiyor'
'Talep yok, inşaat sektörü zorlu günlerden geçiyor'

'Talep yok, inşaat sektörü zorlu günlerden geçiyor'

Ülke ekonomisine büyük katkı sağlayan inşaat sektörünü zor bir dönemden geçiyor. Piyasayı YENİDÜZEN’e yorumlayan müteahhitler ve emlakçılar, "yerli ve yabancı talebin yok denecek kadar azaldığını, sadece aileye yönelik ev satışları yapıldığını" kaydetti.

A+A-

Reha İnşaat Ltd. Direktör ve Mimar Gürcan Güman: “Türkiye’deki siyasi gelişmeler nedeniyle, herkesin gözü dövizde”

 

High Hills Developments Ltd. Direktör Hakan Eren: “Yabancı yatırım neredeyse yok”

 

Kayas Construction Ltd. Direktör Cahit Kaya: “Yerli talep çok az, daire satışları sadece az miktarda ailelere yapılıyor”

 

Emlakçı Erkan Dönmez: “Piyasa kiralık daire çok olduğu için, birçok ev boşta kaldı”

 

Kumsal Emlak Direktörü Nejmi Sıddık: “Kendi üretimi olmayan bir ülke olarak en önemli lokomatiflerimizden birini kaybetmek üzereyiz”

 

Halken İnşaat Direktör Olgu Umuroğlu: “İnşaat sektörü halen ülkemizin lokomotifi konumundadır”


Dila ŞİMŞEK

İnşaat şirketleri ve emlakçılara göre; ülke ekonomisine en büyük katkı sağlayan sektörlerden biri olan inşatta, hızla düşüş yaşanıyor.

YENİDÜZEN’e konuşarak sektörü ve iç piyasayı değerlendiren müteahhitler ve emlakçılar, gerek yerli gerek ise yabancı talebin oldukça düştüğünü, ‘mecburi alımların’ yapıldığını ifade etti.

Öğrenci sayısının önceki senelere göre düşük olmasının sektöre çok büyük bir olumsuz etki olarak yansıdığını ifade eden ilgili çevreler, birçok evin satılık veya kiralık olmak üzere alıcıları beklediğini belirtti.

Yatırım amaçlı neredeyse hiç talep olmadığını dile getiren müteahhitler, özellikle ofis veya dükkan için bir talep olmadığını söyledi.

Emlakçılar ise, birçok evin fiyatının düştüğünü, buna rağmen alıcı bulmakta zorlanıldığını kaydetti.

 

“İnşaat sektörü riskte”

Müteahhit ve emlakçılar, şu anda sadece yeni evli çiftlerin ve ailelerin ev satın alma talebinde olduğu, 3+1 ve villaların rağbette olduğu konusunda hemfikir.

Öğrenci ve yatırım ele alınarak 2+1 evlerin sıklıkla yapıldığı, ancak şu anda çoğunun boş kaldığı da belirtildi.

İlgili çevreler, 1+1, 3+1 ve villa olmak üzere, çoğu zaman ise ikinci evlerde talep olduğunu kaydetti.

Öğrencilerin hayat pahalılığı ve okul harçlarının yükselmesi nedeniyle, ülkeyi cazip bulmadığını savunan müteahhitler ve emlakçılar, yaşamın daha ucuzlaması için bir politika izlenmesi gerektiğini, ülkeyi ayakta tutan inşaat sektörünün riskte olduğunu söyledi.

insaat-(6).jpg

 

Reha İnşaat Ltd. Direktör ve Mimar Gürcan Güman:

“Türkiye’deki siyasi gelişmeler nedeniyle, herkesin gözü dövizde”

“Piyasada yatırım amaçlı talep çok küçük boyutta. Özellikle Gönyeli bölgesinde öğrenciye yönelik, 2+1 evler üzerine çalışıyoruz ve küçük de olsa bir talep var. Ancak öğrenciler eskisi kadar fazla olmadığı için satışlar da geriledi. 1+1 ve 3+1 evler, 2+1’e kıyasla daha fazla talep görüyor. Ofis veya dükkan için ise, 10 kişiden sadece 1’i başvuruyor. Şu sıralar aileler, 3+1 ve villa talebinde. Dövizin dalgalanması ve faizlerin düşmemesi sebebiyle pek yatırım yapmak isteyen müşteri olmuyor. Türkiye’deki siyasi gelişmeler nedeniyle, herkesin gözü dövizde”

insaat-(7).jpg

 

High Hills Developments Ltd. Direktör Hakan Eren:

“Yabancı yatırım neredeyse yok”

“Girne’de şu anda yabancı yatırım neredeyse yok. Yerli halk ise, uygun fiyatlı evler arıyor. Genelde insanlar, yeni evlilikten veya kiradan kendi evine çıkma isteğinden dolayı ucuz ve ikinci el evlere yöneliyor. Eskiden özellikle Girne merkezde 2+1 evler tercih edilirdi. Ofis ve dükkanlar için ise bir talep yok”

 

 

Kayas Construction Ltd. Direktör Cahit Kaya:

“Yerli talep çok az, daire satışları sadece az miktarda ailelere yapılıyor”

“2018’de yaşanan döviz krizinden dolayı daire satışlarında ciddi oranda düşüş yaşandı. Devletin ihalelerinde de, dövizden dolayı müteahhitler zarar etti. Devletin, fiyat farkı ile ilgili bir uygulaması olması gerekir. Piyasada ise ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Yerli talep çok az, daire satışları şu anda sadece az miktarda ailelere yapılıyor”

 

Emlakçı Erkan Dönmez:

“Piyasa kiralık daire çok olduğu için, birçok ev boşta kaldı”

“Yerli ve yatırım şu anda oldukça az seviyede. Daha çok aileler villa ve 3+1 ev almaya yöneldi. Piyasa kiralık daire çok olduğu için, birçok ev boşta kaldı. Ev sahipleri ise bu evleri konut kredisi ile aldıkları için, evin boş kalmasını istemediğinden fiyatları düşürmeye başladı. Müteahhitlerin hep 2+1 ev yapmasından dolayı, şu anda Lefkoşa’nın birçok noktasında 3+1 ev üretimi yok. Bu yüzden bir talep var. Dükkan ve ofislere ise pek ilgi olduğunu söyleyemem. Öğrenci sayısında ciddi bir düşüş yaşandığı için önlem alınması gerektiğine inanıyorum”

 

 

Kumsal Emlak Direktörü Nejmi Sıddık:

“Kendi üretimi olmayan bir ülke olarak en önemli lokomatiflerimizden birini kaybetmek üzereyiz”

“Okul ücretlerinin artması, hayat pahalılığı derken ülkemizde yaşam öğrenciler için çok pahalı hale geldi. Bu durumda, ülkeye gelerek burada okumaları, mali açıdan mantıklı değil çünkü kendi ülkelerinde daha az masrafla okuyabilirler. İnşaat sektörü, emlak için en önemli potansiyel öğrenciler olduğu için, devletin pahalılık konusunda bir şeyler yapması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü ev kiralanamazsa, müteahhit de evi satamaz, sonrasında da üretemez. Ev boş dururken de kimse taksit ödeyemez. Yani aslında tüm bunlar birbirine bağlı. Aileler ise şu anda ikinci el, 30-40 Bin Sterlin civarında evlere bakıyor. Bu şekilde giderse birçok firma batacak. Kendi üretimi olmayan bir ülke olarak en önemli lokomatiflerimizden birini kaybetmek üzereyiz”

 

Halken İnşaat Direktör Olgu Umuroğlu:

“İnşaat sektörü halen ülkemizin lokomotifi konumundadır”

“İnşaat sektörünün şu aralar çok canlı olduğunu söyleyemeyiz. Dövizdeki iniş çıkışlar ve buna bağlı kredi faizlerinin belirsizliği hem yaşamak hem de yatırım yapmak amaçlı gayrimenkul alımı yapmayı düşünen vatandaşlarımızı ve TC vatandaşı yatırımcıları ciddi şekilde düşündürüyor. Bu olumsuzluklara ve bölgemizde kesinlikle gerekli olduğunu düşündüğümüz İmar Planı çalışmalarına ve bu çalışmalar süresince yürürlükte kalacak Emirname'ye rağmen inşaat sektörü halen ülkemizin lokomotifi konumundadır ve ülke ekonomisine katkısı yadsınamayacak derecededir. Krizin henüz tam olarak sona erdiğini düşünmüyoruz. Ancak özellikle köklü, sağlıklı ve ne yaptığını bilen inşaat firmalarımız bu krizi de hasarsız atlatacaktır. Bu inşaat sektörünün karşı karşıya kaldığı ilk kriz değildir. Bizler yıllar içinde krizlerle yaşamayı, krizleri hasarsız atlatmak için gerekli önlemleri almayı ve hatta krizleri avantaja çevirmeyi yaşayarak öğrendik. Tüm inşaat sektörü için aynı şeyi söylemek güç ama şirketimiz özelinde konuşmam gerekirse, yerli talep artış göstermeye devam etmektedir. Bunu kriz sebebiyle güvenilir ve köklü firmaların daha rahat tercih edilmesine bağlıyoruz. Yaptığımız analizlerde yabancı talebin bazı bölgelerde ciddi şekilde düşüş gösterdiğini bazı bölgelerde ise artışa devam ettiğini görebiliyoruz. Mağusa, İskele ve Esentepe bölgelerinin yabancı talebindeki artışı bizleri mutlu ederken, Girne'de planlamadaki hatalardan kaynaklı olduğunu düşündüğümüz yaşam kalitesindeki düşüş ne yazık ki Girne'nin cazibesini hem yerli hem yabancı yatırımcı için ciddi şekilde düşürmüştür, Lefkoşa'da ise durum biraz daha farklıdır. Lefkoşa bölgesinde talepte düşüş olmadığını ancak talebin çok üstünde üretim yapıldığı için bir konut fazlalığının baş gösterdiğini düşünüyorum. Yatırım amaçlı gelen müşterilerde hem döviz kurlarının yavaş yavaş istikrara kavuşmasıyla, hem de banka kredi faizlerinin aşağıya çekilmesiyle artış görülmektedir”

insaat-(11).jpg

yeniduzen-satin-aliniz-20191012123652.jpg

Bu haber toplam 18596 defa okunmuştur
Etiketler :