Fehime ALASYA

Lefkoşa’da annesini kaybettikten sonra,  tek başına, kötü koşullarda yaşayan duygusal ve zihinsel problemleri bulunan Sertaç Çolak’ın hikayesi yürek burkuyor…

Evinden çıkmayı kabul etmeyen Çolak, sosyal medyada yapılan çağrı sonrası dün LTB ekipleri, Sağlık Bakanlığı ve komşularının desteğiyle Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne yatırıldı.

Sağlık Bakanı Filiz Besim, Sertaç Çolak ile ilgili tedavinin başladığını belirtti.

Sertaç Çolak’ın genel durumuyla ilgili YENİDÜZEN’e bilgi veren Lefkoşa Barış, Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Dr. Abidin Akbirgün ise Çolak’ın sosyal desteğe ihtiyaç duyan, bakıma muhtaç bir hasta olduğunu belirterek, buna karşın yasaya göre, onu kendi isteği olmadan hastanede tutamayacaklarını belirtti.

Besim: “Tedaviye alındı”

Sağlık Bakanı Filiz Besim, Sertaç Çolak ile ilgili sosyal medyadan açıklama yaptı. Açıklama şöyle:

“Değerli dostlar facebook üzerinden alkol bağımlısı bir kadının videosu yayınlanıyor. Bilmenizi isterim ki kadın bugün itibarıyla Barış ve Ruh Hastalıkları Hastanemizde tedaviye alındı. Hastamız iyidir. Tedavi sonrasında Sosyal Hizmetlerle birlikte hastanın nasıl rehabilite edileceği planlanacak. Sevgi ve saygılarımla...”

Çeler: “Sertaç arkadaşımızın kontrolüne başlandı”

Lefkoşa’daki çöplüğe dönen evinde tek başına yaşayan Sertaç Çolak ile ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler açıklama yaptı. İşte o açıklama:

“Arkadaşlar herkes müsterih olsun Sertaç arkadaşımız hastane kontrolüne saatler önce alındı. Günlerdir mahkeme kararı ile evden çıkarmaya ve kontrol altına almaya çalışıyoruz fakat direnmekte ısrarlıydı. Daha önce de tedavi altına alınmış fakat her defasında geri dönüşünde aynen devam ediyor. Çok üzücü bir durum. Fakat devlet olarak biz elimizden geleni yapmaya ve tedavisi için gerekeni yerine getirmeye kararlıyız. Haber yapan arkadaşlara da ricamız eleştirilerden önce biraz daha araştırma yapıp yayın yapmalarıdır. Vatandaşlarımızın duyarlılığına da ayrıca teşekkür ederim...”

‘Zorla yardım edemiyoruz’

Sertaç Çolak’a yardım etmek isteyen farklı kurumlar, ‘yasadaki uygulamaların’ buna izin vermediğini belirtti.

Lefkoşa Barış, Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Dr. Abidin Akbirgün kendi isteği olmadan Çolak’ı hastanede tutamayacaklarını ifade ederken, Lefkoşa Türk Belediyesi Sorumlusu Levent Özverel ise yasaların yardıma muhtaç olsa da belediyeye Sertaç Çolak’ı zorla oradan alma yetkisi vermediğini kaydetti.

Bölge Muhtarı Metin Bıçkıcıoğlu ise, komşularının Sertaç’a Çolak’a çok yardımcı olduğunu ancak bir yere yatırılmayı veya tedaviyi kendisinin istemediğini ifade etti.

Lefkoşa Türk Belediyesi uzun süren uğraşlar sonucu Çolak’ın evinde dün temizlik işlemlerine başladı.

Annesini kaybettikten sonra yalnız yaşamaya başladığı, fiziksel ve zihinsel olarak kendine yetemediği öğrenilen Sertaç Çolak’ın yaşamına ise hiçbir kurumun müdahale edemediği ifade edildi.  

Sertaç Çolak’ı okul yıllarından tanıyan ve uzun zamandır onunla yakinen ilgilendiğini anlatan Feyzan Korur, başka çaresi kalmadığı için sesini sosyal medyadan duyurmaya çalıştığını belirtti.

Korur, Sertaç Çolak’ın kendine bakmaktan aciz olduğunu fakat buna rağmen ona bakacak hiçbir kurumun bulunmadığını belirterek isyan etti.

Korur, yıllardır devletin çeşitli kurumlarına konuyu aktardığını fakat ‘yasalardaki boşluk’ gerekçesi ile hiçbir şekilde müdahale edilmediğini belirterek, “Artık sağlık durumu çok kötü, ne gerekirse artık yapılsın” dedi.

Sağlık Bakanlığı’na ve Başbakanlık’a çağrıda bulunan Korur, Çolak’a yardım eli uzatılmasını istedi.

Yıllardır devletin her kurumunun kapısını çaldığını anlatan Korur, “Tek söylenilen devletin yasalarda düzenleme yapması gerektiğidir. Yasalar bu kızı konuşlandırmaya engel ama ne olur artık yardım edilsin, el atılsın…” şeklinde konuştu.

Akbirgün: “Bu hasta sosyal desteğe ihtiyacı olan, bakıma muhtaç bir hastadır”

Lefkoşa Barış, Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Dr. Abidin Akbirgün, Sertaç Çolak’ın dün hastaneye yatırıldığını YENİDÜZEN’e doğruladı.

Çolak’ın birçok kez ‘alkol bağımlılığı tedavisi’ için hastaneye yatırıldığı, ardından kendi isteğiyle çıktığını kaydetti.

Alkol ve bağımlılık tedavisinde yasalar gereği ‘gönüllülüğün’ esas olduğunu anımsatan Akbirgün,“Kişinin yoğun alkol kullanımı var. Belli bir süre kalıp kendi isteği ile çıkıyor. Onu zorla tutma yetkimiz yoktur.

Bu hasta sosyal desteğe ihtiyacı olan, bakıma muhtaç bir hastadır. Hastaneden çıktığı zaman kendi kendine yetiyor fakat yine alkol aldığı, için yeniden rahatsızlanıyor” dedi.

Lefkoşa Türk Belediyesi Sorumlusu Özverel: “Oraya dönmesi ölümü demektir…”

Lefkoşa Türk Belediyesi Sorumlusu Levent Özverel, yaklaşık iki aydır Sertaç Çolak ile ilgilendiklerini fakat Çolak’ın tüm yardımları geri çevirdiğini kaydetti.

Çolağın dün itibariyle evden çıkmaya ‘ikna’ edildiğini ve bu sayede evde temizlik çalışmalarına başlandığını anlatan Özverel, belediye ekiplerinin gerekli işlemlere başladığını kaydetti.

Özverel, yasalar gereği belediyenin ‘zor kullanarak’ Çolak’a müdahale edemediği buna karşın konuyu mahkemeye taşıdıklarını ve ara emri alarak eve zorla girmeye çalıştıklarını belirtti.

Çolak’ın yaşam şartlarının çok kötü olduğuna değinen Özverel, “Evinin rehabilite edilmesi ve uygun koşullarda barındırılması gerek. Oraya dönmesi ölümü demektir…” diyerek, Çolak’ın yeniden evine gönderilmesini ‘vicdansızlık’ olarak nitelendirdi.

Çolak’ın durumuyla ilgili de kısaca bilgi aktaran Özverel, “Kendi çöpünün içinde yaşayan alkolik bir bireydir, çevre halkından şikâyetler geliyordu. Bize saldırıyordu. Komşuluktaki iyi ilişkilerini kullanarak eve girerek temizlik yapmaya çalıştık. Biz kendisine her gün yemek de götüremeye başladık. Kimi zaman yemekleri aldı, kimi zaman almadı.

Biz yaklaşık 2 aydır çeşitli çalışmalarımız ve ikna çabalarımız oldu fakat başarılı olamadık. Biz elimizden geleni yapıyoruz. Bu kadının yeniden o eve gönderilmesi vicdansızlıktır. Evinin rehabilite edilmesi ve uygun koşullarda barındırılması gerek. Oraya dönmesi ölümü demektir…”

“Yasa zorla oradan almakla ilgili bize yetki vermiyor”

Belediye yasalarında Çolak ve bu tarz hastalara müdahale yetkisi bulunmadığına değinen Özverel, konuyu mahkemeye taşıdıklarını belirtti.

Özverel, “Bizim yasalarımız onu zorla almaya olanak vermiyor. Sosyal Hizmetlerin yasaları ve barındırma koşulları olmalı ki müdahale edilebilinsin. Sağlık Bakanlığı’nın da bugün olayla ilgili girişimi oldu. Oradan çıkarılması için bizimle iletişime geçtiler. Yasa zorla oradan almakla ilgili bize yetki vermiyor. Mahkemeye başvurduk, ara emri alıp zorla da olsa eve girip bu temizliği yapacaktık. Bugün razı olup çıkmasa zorla çıkaracaktık. Belediyeler yasamız bize bu yetkiyi vermiyor” dedi.

Bölge Muhtarı Metin Bıçkıcıoğlu: “Komşuları ona çok yardımcı oldu ama yardım ellerini kabul etmedi”

Kaymaklı Bölgesi İlgili Bölge Muhtarı Metin Bıçkıcıoğlu, Çolak’ın daha önce de birçok kez hastaneye yatırıldığı fakat oradan kaçtığını, kendisine uzatılan yardım ellerini kabul etmediğini belirtti.

Bıçkıcıoğlu, “Sertaç’ı dün Sağlık Bakanlığı yeniden ambulans ile aldı. Şu an hastanede yatıyor. Alkol tedavisi ve diğer tedaviler için hastaneye yatırılıyordu fakat kaçıyordu. Sağlık durumu kötü, çok zayıfladı, alkol bağımlılığı var. İnşallah kurtarılacak.

Sertaç kendine uzatılan elleri kabul etmedi. Orada olan komşuları ona çok yardımcı oldu, bölge halkı da çok yardımcıydı. Herhangi bir yere yatırılmayı, tedaviyi kendi istemedi. Zorla da götürülemedi.” 

Sertaç Çolak’ın yaşamıyla ilgili YENİDÜZEN’e bilgi veren Feyzan Korur;

“Artık ilgili bir birim veya yasa yapılmalı”

“Ben yıllarca Kaymaklı Postanesi’nde çalıştım, Sertaç’ın evi de Kaymaklı bölgesinde, zaten okul yıllarından beridir de onu tanıyorum. Yıllardan beridir ona yardımcı oluyorduk. Daha önce annesiyle çiçek gibi yaşıyordu. Sertaç Çolak alkolik birisidir ve yaklaşık 50 yaşındadır.

Bundan 6-7 yıl önce ilgili tüm ilgili bilgilere müracaat ettik. Boğaz’da evi var fakat kandırıp elinden aldırlar. Bir avukat hiçbir karşılık beklemeden onu savundu ve bu evi geri aldı. Avukata gidip bu evin satılması ve parasıyla da Sertaç’ın evinin tadilatının yapılması, ona geçinmesini sağlayacak maaş bağlanması ve yanına birinin görevlendirilmesi talebinde bulundum.

Ayda 600 TL ile geçinemiyor. Avukat da kendine göre haklı, böyle bir sorumluluğa girmedi.

Sertaç’ı yatalak olmadığı için rehabilitasyon merkezi alamaz, sinir ve ruh alamaz, almıyor. Dün hastalandı, sinir ve ruha kaldırıldı, sonra aynı gün geri gönderildi. Mahkeme kararı olan zihinsel engelli bu şahsa tedaviyi kabul etmiyorum diye imza attırdılar ve hastaneden yollattılar.  

Gelen ilgililer, yasayla ilgili bu tarz vakalara bakabilecek bir kurum olmadığı söylendi.”

“Beni görür görmez bana açım dedi!”

“Artık başka çarem yoktur, son çareyi sosyal medyada paylaşmakta buldum. Evine kokudan, pislikten girmek mümkün değil, üstü başı yara bere içinde…

Bugün yine hasta oldu, ambulans yine geldi, hastaneye ambulans ile gitti. Ben de arkasından gittim.

Hastadır, yaralıdır ve açtır… Beni görür görmez bana açım dedi!

30 yıldır ben bu kızla ilgileniyorum ama hiçbir şeyi başaramadım. Sürekli karşıma yasalar çıktı. Gittiği yerlerden sürekli geri çevrildi.

İnsanlığımızdan utandım. Eve girilecek gibi, eline yüzüne bakılacak gibi değil.

Saldırgan olduğu için eve kimseyi sokmadı, belediyenin yemeklerini de kabul etmedi. Belediye bugün evi temizlemeye başlayacağını söyledi. Belediyenin de sürekli bakımını üstlenecek bir birimi yoktur.”