“KKTC” için Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda “tanınma” çağrısı yapıldı.
Tanınacak halde mi?
Biz bakıyor da tanıyamıyoruz gayrı!

***

"KKTC"nin içinde epeydir "Kıbrıs" yok!
Bir "kelime"si var, o kadar!
Şimdilerde dil sürçmesi gerçek oldu.
“Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti”ne dönüştü buralar!
Tanısalar ne olacak, tanımasalar ne?

***

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda, TC Cumhurbaşkanı tarafından yapılan “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni resmen tanıyınız” çağrısı elbette önemlidir.
En azından bir ilktir.
Dahası var!
Türkiye “bölünmezliğini” garanti ettiği Kıbrıs'ta ayrı devlet için ilk kez "tanınma" çağrısı yapıyor.
Bir sonraki adım Kıbrıs Cumhuriyeti'nin "garantörlüğünden" geri çekilmesi olacaktır.
Çünkü hem Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Anayasası'nı garanti etmek, hem de "KKTC"ye tanınma istemek pek tutarlı durmuyor.

***

En manidar mesele de şu!
“KKTC” dün kurulmuş gibi bir hava var.
Anımsatalım, 39 sene geçti!
Yani…
40 yılda anca ve anca “tanıyınız” denebildi, utana sıkıla…

***

Birleşmiş Milletler’e üye 193 ülkeden yalnızca Türkiye tanıyor KKTC’yi!
O da demokrasi, irade ve bağımsızlığını tanımıyor.
AEK maçı için Kıbrıs’a gelecek Fenerbahçe, Ercan’a uçamıyor, Mağusa Türk Gücü’yle kahve bile içemiyor, Erdoğan ise FIFA Başkanı Infantino'nun kendisine hediye ettiği topa kafa atıyor!

***

Ah bir de tanınsa!
Avrupa mahkemelerinde Türkiye aleyhine bir dolu Kıbrıs dosyası var, en başta mülkiyet…
“KKTC” tanınırsa eğer o zaman evinde, tarlasında, fabrikasında, otelinde kim rahat oturacak?
Uzlaşı olmadan “gasp” da tanınacak mı?

***

Kıbrıs bir bütün olarak Kıbrıs…
Hep derim ya…
“Kıbrıs” ülke…
“KKTC” bir proje!
Tanınmaz halde!