TARTIŞMALI SAYIM
Nüfus sayımına günler kala, ‘sonuçları’ ile ilgili tartışmalar başladı. Toplumun büyük kesimi 4 Aralık Pazar günü gerçekleşecek sayımın sonuçlarını şimdiden "güvenli olmayacağını" beyan ederken, bir kesimden de "bizi saymayın" sesleri yükseliy
Nüfus sayımına günler kala, ‘sonuçları’ ile ilgili tartışmalar başladı. Toplumun büyük kesimi 4 Aralık Pazar günü gerçekleşecek sayımın sonuçlarını şimdiden "güvenli olmayacağını" beyan ederken, bir kesimden de "bizi saymayın" sesleri yükseliyor. Birçok siyasi ise sayıma katılmanın yurttaşın denetleme görevi olduğuna işaret ediyor…
Ferdi Sabit SOYER:
“Katılmak, katkı koymak, etki ve denetim sağlamak lazım”
Öncelikle nüfus sayımının nereden kaynaklandığının unutulmaması gerektiğine işaret eden Eski Başbakan, CTP Milletvekili Ferdi Sabit Soyer, sayımın kaynaklandığı ana noktanın, Türkiye’den daha fazla para alma talebiyle Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Hükümet’in ‘galabalık’ ifadeleriyle nüfus sorununun gündeme getirilmesi olduğunu ifade etti.
Normalde eve kapatılmadan yapılacak olan sayımın, başta iktidar olmak üzere değişik toplum kesimlerinin de DPÖ’ye güvensizlik beyan etmesiyle bu şekle dönüştüğüne işaret eden Soyer, yapılması gerekenin kendimizi nüfus sayımından soyutlamak değil, katılmak, katkı koymak, etki ve denetim sağlamak olduğuna vurgu yaptı.
Nüfus konusunda şikayeti, endişesi olan sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin, sayıma gözlemci vermeyi talep etmesi gerektiğini ifade eden Soyer, Hükümet’in partilere ve sivil toplum örgütlerine böyle bir çağrı yapmamasını da eleştirdi.
“KATILMAMAK CEBERUT DEVLETE DESTEKTİR…”
“Ben sayılmıyorum diyenler gerçekte yarın bu önemli konuda kendilerini konuşamaz duruma getirecektir” diyen Soyer, “Bu da ceberut devlete destektir” şeklinde konuştu.
Tufan ERHÜRMAN:
“Kaçak sayısını tespit edecek bir yöntemle sayım yapılmalı”
Nüfus sayımının, "Devam etmekte olan müzakere sürecinde ihtiyaç duyulan verileri elde etmek" veya "Üzerinde çalışılan, vatandaşlığa, beyaz/yeşil kimliğe ve kaçakların affına ilişkin düzenlemelerin sağlıklı bir biçimde değerlendirilmesi için ihtiyaç duyulan verileri elde etmek" maksatlı yapılıyor olabileceğine işaret eden Hukukçu Tufan Erhürman, doğrusunun, her iki ihtiyacı da karşılayacak bir sayım yapmak olduğunu ifade etti.
Erhürman, zaten sayım yapılmadan da sayıları bilinmesi gereken vatandaşların ve çalışma izniyle çalışanların sayılmasıyla yetinilmemesi ve ülkede kaçak olarak bulunan insanların sayısının tespit edilmesini de sağlayacak bir yöntem gerektiğini kaydetti.
Şener Elcil:
“Yapılacak olan sayım değil, nüfusu gizleme çalışması”
Nüfus sayımı yapmak için yöntemler bulunduğuna dikkat çeken Şener Elcil, "Önemli olan gerçekten sayım yapmayı istemektir" dedi.
KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, 4 Aralık’ta yapılacak olanın da nüfus sayımı değil, var olan nüfusu gizlemeye, dünyayı kandırmaya yönelik bir düzenleme olduğunu ifade etti.
2006 yılında gerçekleştirilen sayımda da nüfusun gizlendiğini söyleyen Elcil, “Şu anda da yapılacak olan odur. Uluslar arası gözlemciler nezdinde bir nüfus sayımı istiyoruz” şeklinde konuştu.
“Sabıkası olan bir yönetimin sayımının da şeffaf ve demokratik olması mümkün değildir” diyen Elcil, bir ada ülkesi olan Kuzey Kıbrıs’ta giriş kapılarının da, giren- çıkanın da belli olduğuna dikkat çekti.
Murat KANATLI:
“Çağdışı sayım… Tartışmalar sayımdan sonra da sürecek”
Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı, sayımın ‘güvenilir olmayacağını’ ifade etti. Kanatlı yaptığı açıklamada, “Bu sayımın hiçbir güvenirliğinin olmayacağı, Kıbrıs’ın kuzeyindeki nüfusun ne olduğu tartışmasının sayım sonrası da devam edeceği net olarak gözükmektedir” dedi.