“Tatar’ın bu aşamadan sonra yapacağı en güzel şey istifa etmektir”
Ülke siyasetinde son dönem yaşananların UBP’nin iç sorunu olmasının ötesine geçerek, demokrasi sorunu haline geldiğini yineleyen CTP Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın, sorumluluk bilinciyle hareket edip, demokrasiye sahip çıkılması gerektiğine vurgu yaptı.
Ülke siyasetinde son dönem yaşananların UBP’nin iç sorunu olmasının ötesine geçerek, demokrasi sorunu haline geldiğini yineleyen CTP Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın, sorumluluk bilinciyle hareket edip, demokrasiye sahip çıkılması gerektiğine vurgu yaptı.
Siyasette son dönemlerde yaşanan anti demokratik gelişmelerin ardından Cumhurbaşkanı Tatar’ın hükümeti kurma görevini Ünal Üstel’e vermesine şaşırmadığını belirten Sorakın, “Tatar, ülkenin demokrasisini, siyasi etik değerleri, halkın iradesini, cumhurbaşkanlığı makamının ağırlığını darmadağın etti… Bu aşamadan sonra ülke ve ülke insanı için yapacağı en güzel şey istifa etmektir” dedi.
Sorakın’ın sosyal medya paylaşımı şöyle:
“Son dönemde o kadar çok anti demokratik, o kadar çok anormal olayla karşılaştık ki Sn. Tatar’ın hükümeti kurma görevini Ünal Üstel’e vermesine hiç şaşırmadık.
Şaşırmadık ama, Sn. Tatar’ın siyasi partilerle görüşmeleri sonrasında, hükümeti kurma görevini, UBP yetkili organlarında belirlenecek kişiye vereceğini söylemesine rağmen, yetkili organların kararını beklemeden görevlendirmeyi yapmış olmasını iyi niyetle, sorumlulukla, ciddiyetle, etik değerlerle, bir camianın iradesine saygıyla, demokrasiyle hiç bağdaştırmadık. Aynı şey Ünal Üstel için de söylenebilir.
Görevlendirme, yetkili organların alacağı karara göre yapılacak olsaydı demokratik ilkelere ve teamüllere uygun mu olacaktı? Elbette hayır. Nedenlerini defalarca anlatmaya çalıştık, anlatmaya devam edeceğiz.
Amacımız UBP’nin parti içi demokrasisini sorgulamak değildir. Ancak sorun UBP’nin iç sorunu olmasının ötesine geçerek, demokrasi sorunu haline geçmiştir.
Peki, bütün bu yaşananlardan sonra UBP yönetimi gelişmeleri iyi analiz edip gerçekler üzerinden bir strateji mi belirleyecek, yoksa sorumluluğu yine başkalarına yükleyip edilgen bir tavırla örgütlü yapıların ve demokrasinin yok edilmesine seyirci mi kalacak? Yaşayıp göreceğiz. Ancak temel görevimizin demokrasiye sahip çıkmak olduğunu ve bunun için de sorumluluk bilinciyle hareket etmemiz gerektiğini bilmemiz gerekmektedir.
Sn. Tatar, cumhurbaşkanlığı seçim süreci ile birlikte çözümle ilgili hayalci politikalarının yanı sıra, ülkenin demokrasisini, siyasi etik değerleri, halkın iradesini, cumhurbaşkanlığı makamının ağırlığını darmadağın etmiştir. Sn. Tatar’ın bu aşamadan sonra ülkemiz ve ülke insanı adına yapacak hiç bir şeyi kalmamıştır. Yapacağı en güzel şey istifa etmektir.”