Ersin Tatar, ilk kez iki liderden biri olarak Anastasiadis’le buluştu.

Buluşmada iki devletli çözümü gündeme getirdiğini belirtti Tatar…

Dakka 1, gol 1!..

Ersin Tatar, müdahaleyle göreve gelirken, kendisini oraya getirenlerin isteklerini ilk buluşmada Anastasiadis’e ilk ağızdan bildirmiş oldu.

Tatar, 5’li konferansa gideceğini ama bu toplantıda eskilere bağlı kalmadan alternatif çözüm önerilerini masaya getireceğini de söyledi.

“Kıbrıs Türkleri Türkiye ile her zaman istişare içerisinde olacak. 5'li konferansta da bu süreci böyle yöneteceğiz. İki devlet formülü ile bu işi sürdürebilmek temennimiz ve niyetimizdir. Bizim pozisyonumuz açık ve nettir. Bunu kendileriyle paylaştık” diyen Tatar, neredeyse 5’li toplantıda kendi sandalyesini de Türkiye’ye bırakacak.

Öyle olursa da çok şaşırtıcı olmaz.

Böyle bir durum Kıbrıs’ın güneyi için de bulunmaz kaftan olur çünkü en başından beri Kıbrıs Cumhuriyeti olarak muhataplarının Türkiye olduğunu çeşitli platformlarda göstermeye ve bunu böyle kabullendirmeye çalışıyorlar.

Böyle bir durum, yani Türkiye ile Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, Kıbrıslı Türkler olmadan muhatap iki taraf olarak süreci sürdürmeleri Ersin Tatar’ın da çok umurunda olmaz gibi geliyor bana…

Türkiye televizyonlarında, havuz medyasında TC’li bakanların her cümle başlarında “Cumhurbaşkanımız R.T. Erdoğan’ın emirleriyle şunu yaptık, böyle yapacağız/edeceğiz” sözlerini çok duyarız. Erdoğansız adım atmaları çok mümkün değil.

Şimdi bir de KKTC’de duyacağız artık aynı sözleri…

“Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın emirleriyle böyle söyledim” demiyor henüz ama yakında bunu da duyabiliriz Tatar’ın ağzından…

Ersin Tatar, geldiği/getirildiği makamın ne yapması veya yapmaması gerektiğinin farkında…

Neden seçtirildiğinin bilincinde olarak bundan sonra da yapması gerekeni yapacak mutlaka…

İki toplumun liderlerinden biri olarak BM gözetimindeki görüşmelerin ‘Federasyon’ olması gerektiğini elbette ki biliyordur ama o daha ilk buluşmada ‘iki devleti çözüm’ istediğini/istediklerini aktardı şimdilik muhatabına…

‘Şimdilik muhatap’ diyorum çünkü az önce dediğim gibi bu muhataplığı teslim etmeye hazır Ersin Tatar…

Kıbrıs sorunu hakkında, yaşanan süreçle ilgili fazla bir bilgisinin olmadığının farkında olarak görüşme olacaksa bu süreci başkalarının götürmesine veya orada oturan kendisi olsa bile başkalarının görüş ve taleplerini iletmeye razı bir kişilik çiziyor Ersin Tatar…

Zaten böyle olacağının garantisini verdiği için seçimde desteklenmiş oldu, onun için Saray’a getirildi.

Bundan sonra da bu garantinin gereklerini yerine getirmelidir!

Baksanıza Tatar henüz geldiği durumun farkında bile değil… O yüzden de ne hükümetin istifasını verdi Başbakanlığı döneminde, ne Başbakanlığa vekâlet verdi…

Ortada hükümet yok ama bakanlar koltuklarında oturuyor, Tatar ille de kurultay bekliyor, başlaması gereken Bütçe görüşmeleri tehlikeye girdi ama umurunda değil.

UBP’li yöneticilerin genel karakteri de bu değil mi zaten!

Umursuzluk ve rahatlık.

Dünya yansa umurlarında değil.

Varsa yoksa bireysel kazanımlar.