Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, ‘taviz’ lafını getirdi gündeme birkaç gün önce.

Türkiye Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun Kıbrıs temaslarını değerlendirirken, ortak açıklama metni konusunda uzlaşma sağlanabilmesi için bazı tavizler verildiğini ifade eden Denktaş, “Tavizlere rağmen görüşmeler başlayabilecek mi göreceğiz ancak biz yine de sürece destek vermeyi sürdüreceğiz” dedi.

BRT’nin haberi bu yönde.

Toparlanıyoruz Hareketi lideri, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun eski özel temsilcisi Kudret Özersay’ın gelişmelerle ilgili yorumu ise ‘Türk tarafının bir esneklik daha gösterdiği’ şeklinde.

Peki nedir bu ‘taviz’ ?

Hangi noktada ‘esnedik’ ?

Sokaktaki insanın bunu bilmeye hakkı var.

***

Müzakerelerin başlayabilmesi için Rum tarafının ısrarcı olduğu bir ortak açıklama metni var.

Yaz aylarından bu yana sürüncemede olan bir konu bu.

Ekim ayında yeni müzakere sürecinin başlaması beklenirken, bir anda bu kriz patlak veriyor ve o gün bu gün hâlâ aşılamıyor.

Metin konusunda gelinen aşamayla ilgili Kıbrıs Türk tarafı ile Kıbrıs Rum tarafının söylem birlikteliği yok.

Rum tarafına göre (en azından basına yansıdığı kadarıyla) durumda bir değişiklik yok.

Türk tarafı ise bu konuda ilerleme kaydedildiğini, yakınlaşmanın söz konusu olduğunu söylüyor.

Dün de yazmıştım, yakınlaşma var mı yok mu ilerleyen günlerde yaşanacak gelişmeler bunu bize gösterecek.

Ama şu aşamada esas yanıt bulması gereken sorulardan biri, ‘yakınlaşma sağlanması adına Türk tarafının ne yaptığı’!

***

Sorun vatandaşlık temelinde kilitleniyordu.

Dolayısıyla yakınlaşma varsa ve bu yakınlaşma ‘Türk tarafının esnemesi’ sonucu sağlanmışsa, o zaman akla haliyle iki soru daha geliyor!

Bunlardan ilki şu:

Vatandaşlık meselesi bizim için bu kadar önemli bir meseleyken (tek vatandaşlık ifadesi bize yetmezken ve iç vatandaşlık konusunun da metne girmesini talep ederken) niye şimdi tutum değiştiriliyor?

Bir diğer soru ise şu:

Biz iç vatandaşlık meselesinde ‘esneme’ kapasitesine sahipsek, bugüne kadar niye bekleniyor?

Ha bir de şeytan, insanın aklını azar azar kurcalamıyor değil!

Bundan yıllar önce çözülmüş olan bir meseleyi bir şekilde tekrar gündemin orta yerine oturtup, yeni bir pozisyon yaratıp, sonra o pozisyondan geri adım atıp, bunun adına da ‘taviz’ deyip, siyasi puan kazanmaya çalışıyor olmak...

Madem kimse doyurucu bir açıklama yapmıyor, o zaman maalesef senaryo yazmak serbest!