TC-KKTC İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması'nda son durum
Maliye Bakanlığının Ağustos 2024 ayı itibariyle açıklamış olduğu gelir/gider tablolarına göre protokol gereği Türkiye Cumhuriyeti tarafından gönderilen HİBE/KREDİLERİN son durumuyla geride bıraktığımız 2023 yılı rakamlarıyla gerçekleşme oranları aşağıdaki tabloda görülmektedir.
2023 Yılı rakamlarıyla ilgili uzun uzadıya değerlendirme yapmaya gerek yoktur.
Netice itibariyle geride kalmış bir yıldır. Ancak tablodaki verileri yorumladığımız zaman,
2023 yılında sadece savunma giderlerinde bütçe öngörü rakamına göre fiili gerçekleşme rakamı sağlanırken, savunma giderleri de dahil tadil bütçeye göre hiçbir kalemde protokolde taahhüt edilen miktarlar hayat bulmadı.
Bu noktada TC'nin çok ciddi ekonomik sıkıntılar içinde olduğunu göz ardı etmemekle beraber, KKTC olarak bizim de TC'den TL kullanımından dolayı resmen ENFLASYON İTHAL ettiğimizi ve bunun da piyasadaki her türlü mal ve hizmete yansıması sonucunda zaten denetleme özürlü devlet yapısının da içsel etkisiyle piyasadaki her türlü mal ve hizmete,
KUR ARTIŞLARININ ÇOK ÜZERİNDE MAL/HİZMET FİYAT ARTIŞLARI,
ve zincirleme çarpan etkisiyle oluşan enflasyon nedeniyle gerek kamu maliyesi (Transfer giderleri nedeniyle) gerekse özellikle dar gelirliler olmak üzere aile bütçelerinde çok ciddi sorunlar yarattığını vurgulamam lazım. Tabii bu yüksek enflasyona ciddi katkı sağlayan kesimler!
Çözüm önerisi olarak Asgari Ücrette dahil kamu maaş artışlarının dondurulmasını talep etti. Buradan sağlanacak kaynakla AKARYAKIT ve ELEKTRİK ÜCRETLERİNDE indirimler yapılmasını talep etti. Bu konuda bir sonraki yazımda indirim talep ettikleri akaryakıt ve elektrik fiyatlarını içeren bir yazıyla farklı bir bakış açısıyla görüş ve düşüncelerimi paylaşacağımı belirtirim.
Tablomuzun 2024 yılıyla ilgili kısmını incelediğimiz zaman protokol gereği aktarılması gereken kaynağın ilk etapta 2024 yılında geride bıraktığımız 8 ay ve 2023 yılı da dahil son 4-5 yıldan bir farkının olmadığı görülmektedir.
2024 yılıyla ilgili tespit ve değerlendirmelerime gelince öncelikle Protokole göre HİBE olarak gönderilen SAVUNMA giderlerinde de ne yazık ki OCAK-TEMMUZ dönemindeki yaşanan sıkıntının ancak 8. ayda giderildiğini görüyoruz. Detaya girersek,
2024 OCAK - TEMMUZ dönemi Savunma giderleri: 2.226.071.423 TL
2024 OCAK - TEMMUZ TC Savunma hibeleri: 1.699.126.502 TL
Aradaki 526.944.921 TL ise ne yazık ki kamu maliyesinin YEREL GELİRLERİNDEN karşılandı. Nasıl mı? TİCARİ BANKALARDAN kredi kullanıp faiz ödenerek.
Yani İSTİKRARLI! bir aktarma olmadı/olamadı!
Sn. Başbakanın kurultay öncesi kaynak aktarımı başladı dediği açıklamasındaki kaynak aktarımı ise Ağustos ayında aktarılan 2.537.318.420 TL'nin içindeki 1.133.855.780 TL'lik savunma giderleri için gönderilen kaynakla sorun giderildi ve
2024 OCAK-AĞUSTOS dönemi Savunma giderleri: 2.841.045.237 TL
2024 OCAK-AĞUSTOS TC Savunma hibeleri: 2.832.982.282 TL olarak gerçekleşip kanaatimce zor günler yaşayan Maliyenin yerel gelirlerinden ciddi bir kaynak aktarmasına (8.062.955 TL aktardı) veya gelirlerde yaşanan sıkıntılar nedeniyle borçlanmasına gerek kalmadı.
2024 yılı için tabloda gördüğüm esas sorun ise Kamu Maliyesine 8 ayda gönderilen kaynağın Bütçe yasasına göre %1'in (%0,41 sadece 20.507.321 TL) altında olması değil, bütçe yasasında öngörülen,
5 Milyar TL'nin TADİL BÜTÇEDE %69,66 oranında azaltılarak 1.522.197.210 TL seviyesine çekilmesidir. Bunun anlamı şudur: TC'den aktarılması beklenen kaynak sonrasında bile bizim bütçemiz 2024 yılında açık verecek ve bunu iç borçlanma veya ek gelir yaratarak kapatacaktık.
Şimdi bu rakama azaltılan miktar kadar ekleme yani 3.477.802.790 TL daha eklendi demektir.
Diğer yandan tablodan görüldüğü üzere Savunma giderleri ve TC. Yatırımlarında tadil bütçede bütçe yasasına göre artışlar yapıldı. Savunma Giderleri için değerlendirme/yorum yapmayacağım neticede hibe olarak verilen bu kaynak ağırlıklı olarak savunma için ödenen maaş ve cari mal /hizmetlere ödenmektedir.
Ancak TC. yatırımları için yapılan kaynak artırımı KKTC olarak bizim öngördüğümüz alt yapı
yatırımları için mi yapıldı. Yoksa itibardan tasarruf olmaz! bu nedenle varsın ilkokul çocuklarımız da dahil öğrencilerimiz konteyner sınıflarda okusun ama Yüce meclis binamız ve Külliyemiz olmazsa olmazımızdır deyip artırılan kaynak oraya mı harcanacaktır?
SONSÖZ: Ülkenin yönetiminde hangi hükümet olursa olsun kanaatimce son yıllarda anlam ve önemini içerik olarak yitiren İktisadi ve Mali işbirliği protokollerinde eğer KKTC'ye hibe ve kredi aktarılacaksa bu ülke insanının önceliklerine göre olması gerekir.
Esasta ise ekonomik olarak sıkıntılı bir süreçten geçen Türkiye Cumhuriyeti’nden hibe/kredi yerine TL kullanımından kaynaklı kayıpların talep edilmesi ve içte KAYIT DIŞI ekonominin kayıt altına alınarak, gelirlerin artırılması ve vergi adaletinin sağlanmasıdır.