Gazetelerin ve televizyonların sürekli ‘maaş’ konusunda manşetten haber yaptığı ‘tek ülke’ konumundaki KKTC’de işler nihayet değişiyor!

Son 5 aydır ‘su krizi’ nedeniyle sürekli ‘para geldi miydi, gelecek miydi’ ikilemi yaşayan Kıbrıs’ın Kuzey kanadında en son yaşanan ‘eksik maaş ödeme’ kriziyle birlikte hükümet ‘kalıcı’ tedbir alıyor.

‘Krizlerin merkezi’ pozisyonundaki TC Yardım Heyeti’nin teknik Heyet Başkanı Ertan Tosun dün ‘acil’ koduyla Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak sert bir diller uyarıldı.

Dışişleri’nden çıktığı an bir başka ‘acil’ çağrıyla yan taraftaki Başbakanlık ofisine davet edilen Tosun’a bu sefer ‘Ankara’ adresli bir mektup takdim edildi.

Gönderen kısmında ‘Mersin-10 KKTC’ yazısı dikkat çekerken, mektubun adresine ulaşmasından endişe edildiği, zira ne KKTC’de Mersin, ne de Mersin’de KKTC olduğu belirtildi.

Mektubun içeriğinde ise “Sayın Bay Tosun” diye başlayan ilk paragrafta, TC Yardım Heyeti’nin ‘dünyada eşi benzeri bulunmayan bir kurum’ olduğuna dikkat çekildikten sonra, ağırlaşan bir üslupla “Nedir ama sizin niyetiniz?” diye bir soru sorulduğu görüldü.

Mektubun giriş paragrafından sonra, TC-KKTC protokollerinin uygulanmaya başlandığı günden bugüne ülke ekonomisiyle ilgili bugüne kadar pek de kullanılmayan istatistiklere yer verildi.

‘KKTC hükümeti’ imzalı mektupta, KKTC’de yaşayan yüzde 2’lik kesim hariç, her bir bireyin protokoller hayata geçirildikten bu yana her yıl en az yüzde 18 oranında ‘fakirleştiği’, geçmiş protokollerin zoruyla çıkarılan yasalar sayesinde insanlar arasında ‘eşitsizlikler’in arttığı, toplumun devlete, siyasete ve adalete ‘güven’inin dibe vurduğu, bu gidişin devam etmesi halinde vatandaşın ‘tası-tarağı toplayarak iltica edecek bir ülke’ aramaya başlayacağının son kamuoyu yoklamalarına net şekilde yansıdığı vurgulandı.

TC-KKTC ilişkileri bakımından ‘bir ilk’ olarak siyaset tarihine not edilen mektubun sonunda TC Yardım Heyeti Başkanı Ertan Tosun’a “Bundan sonraki görevinizin TC’nin ABD’deki Yardım Heyeti Başkanlığı olmasını dileriz” ifadesine yer verildi.

Mektubu açıp okuyan TC Yardım Heyeti Başkanı “Benim suçum ne? Ben ne yaptım size?” diye itirazda bulunmaya çalışırken hafif bir baygınlık geçirdiği, ayılması için Türkiye’den ithal edilen kolonya kullanıldığı, sonra ambulansla Elçiliğe kaldırıldığı öğrenildi.

Bu flaş gelişme üzerine Ankara’dan KKTC’ye telefon yağmaya başlarken, TC Başbakanı Davutoğlu’ndan gelen çağrı üzerine Başbakan Ömer Kalyoncu’nun telefonu açtıktan sonra “Sayın abonemiz, aradığınız yavru vatana şu an ulaşılamıyor. Lütfen kendinize bir başka yavru bulunuz” şeklinde kinayeli bir mesaj verdiği ve sonra da ‘kapama tuşu’na bastığı ifade edildi.

Bunun üzerine bulunduğu ABD’den Akıncı’yı arayan Erdoğan’ın “Mustafa, nedir ama neler oluyor orada?” diye sorması üzerine Cumhurbaşkanı Akıncı’nın “İyi gidiyoruz. Yakında müzakere sürecinde siyah bölümler artmış olacak, belki yıl sonuna referanduma gideriz” şeklinde cevap verdiği, Erdoğan’ın bunu ‘dalga geçiyor’ diye algılayıp Obama’ya “Besle yavruyu oysun gözünü” şeklinde dert yandığı kaydedildi.

Öte yandan olağanüstü toplanan BM Güvenlik Konseyi de Lefkoşa’nın kuzeyinde yaşanan ‘persona non grata’ olayını yerinde incelemek üzere üç üst düzey görevlisini Kıbrıs’a yollama kararı aldı.

TC Yardım Heyeti’nin kapatılması kararı üzerine Dolar, Euro ve Sterlin Türk Lirası karşısında yüzde 12’ye varan rekor bir değer kaybı yaşadı.

İstanbul borsası yere çakılırken, saat farkı nedeniyle Dow Jones’taki düşüş nispeten daha az oldu.
KKTC’nin dünya sahnesinde ilk defa bu kadar etkili olduğu tarihin 1 Nisan’a denk düşmesi dikkatleren kaçmazken, taraflı gözlemciler “Ne güzel bir haber bu… Şakası bile güzel!” demekten kendilerini alamadı.