Homofobiye Karşı İnisiyatif Derneği 19 Ağustos tarihinde Mağusa'da yaşanan tecavüz olayını “medyadan korku ve dehşet içinde takip ettiklerini belirtti ve bu olaydan hem devlet hem de toplum olmak üzere herkesin sorumlu olduğunu” savundu.

Dernek, ceza yasasının bireyin bedensel bütünlüğüne ve dokunulmazlığına saygı göstermediğini; şiddet, taciz ve tecavüzü önlemede yetersiz kaldığını savundu ve Cumhuriyet Meclisi’ni yasanın ivedilikle çağdaş hukuk normları çerçevesinde revize etmeye davet etti.

“HER DEVLET TÜM BİREYLERİN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMAKLA YÜKÜMLÜ”

Homofobiye Karşı İnisiyatif Derneği tarafından yapılan yazılı açıklamada, her devletin kendi sınırları içerisindeki tüm bireylerin güvenliğini sağlamakla yükümlü olduğuna işaret edildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Bir insanın en temel hakkı olan vücut bütünlüğü hakkı ihlal edilmişken, suçluların 'ırza geçme' ve 'doğaya aykırı cinsi münasebet' suçlarından yargılanacak olmaları, ülkemiz yasalarının insan odaklı bakış açısından ne kadar uzak olduğunu göstermektedir. Bu tür suçların toplumsal normlar bağlamında ‘namus’ değerleri kisvesi ile yargılanması insan hakları alanında ne kadar da geri kalmış olduğumuzu göstermektedir”.

MEDYA’YA ELEŞTİRİ: “MEDYANIN KULLANDIĞI DİL RAHATSIZLIK VERİCİ”

Yaşanan bu mağduriyetin devlet ve toplum tarafından nasıl telafi edilmeye çalışılacağının merak konusu olduğu kaydedilen açıklamada medyanın “çarpık bakış açısı” ve “umursamaz tutumu ile” şiddet, taciz ve tecavüz mağduru bireyleri bir ‘kurban’ psikolojisi içine ittiği savunuldu.

“MAĞDURLARIN PSİKOLOJİK DURUMU GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMAKSIZIN...”

Mağdurun psikolojik durumu göz önünde bulundurulmaksızın bazı yayın organları tarafından yaşanan olayın pornografik bir hikaye tarzında anlatılmış olmasınıjn kabul edilemez olduğu vurgulanan açıklamada medyanın kullandığı dilin rahatszlık verici olduğu belirtildi ve medya, kullandığı dilden dolayı eleştirildi.