1. HABERLER

  2. ARŞİV

  3. 'Tek taşını sen al, kek’i beraber yapalım'
Tek taşını sen al, kek’i beraber yapalım

'Tek taşını sen al, kek’i beraber yapalım'

Bu Cumartesi nerdesin? Nerde olabilirim, tabii ki Nil’de… Hangi Nil’de? Nil Karaibrahimgil tabii ki… Hangi Nil olacak! Hiçbirşeyden haberin yok galiba… Yok yok duymuştum ama plan yapmamıştım. İstersen artık yap. Beni gör

A+A-

İKİ SÖZ

 

Hiçbir arkadaş arkadaşlığını ispat edene kadar gerçek arkadaş değildir.

Baumont Fletcher

 

Hakiki arkadaşlık, sıhhatten farksızdır; kıymeti, ancak elden gittikten sonra anlaşılır.

Golti

 

 


 

 

 

“Tek taşını sen al, kek’i beraber yapalım”

 

Bu Cumartesi nerdesin?

Nerde olabilirim, tabii ki Nil’de…

Hangi Nil’de?

Nil Karaibrahimgil tabii ki… Hangi Nil olacak! Hiçbirşeyden haberin yok galiba…

Yok yok duymuştum ama plan yapmamıştım.

İstersen artık yap. Beni görmek istiyorsan orada olacağım.

Off ya, bıktım bu kaprislerinden… Tamam tamam, konuşuruz gene…

***

Buluşurlar Amfi-tiyatronun kapısında… Girerler ve bir yer bulup otururlar… 1. Girne Kültür ve Sanat Festivali’ndeki güzel gecelerden biri yaşanıyor. Belki de o ana kadar en güzeli… Onlar yan yana, kucak kucağa Nil’in sahnesini bekliyorlar. Nerdeyse denizin içinde kurulmuş amfi-tiyatro’dan sahneye ve dolayısıyla denize doğru bakılırken ay’ın denize vuran yakamozları güzel geceye başka bir güzellik katıyor. Sahnenin hemen arkasına yaklaşan teknenin sahne panosunun arasından parlayan ışıkları ve hafif dalgalarda sallanan görüntüsü sanki sahne düzenin bir parçasıymış gibi görünüyor.

***

Ve atlıyor sahneye çıtı-pıtı kişiliğiyle aslında pek de uyumlu olmayan soyismiyle Karaibrahimgil… Hemen başlıyor şarkılara… Amfi-tiyatro uzun zamandır beklediği coşkuyu yakalıyor.

 

İşime gelmeyince hep
Hayatın kendisi sebep
Sen onca fırsatı tep
Ben aptal mıyım?

Aşkın şudur sözlük anlamı:
Arıyorsun sen belanı

 

Bu şarkının sözleri pek de manidar sevgililer için… Biri diğeri, diğeri ötekine bakıyor… Ne yani, bu sözler bizim için mi der gibi… Ama aldırmıyorlar yine de… takmıyorlar kafaya… Ne de olsa bir şarkı bu. Nil davet ediyor oynamaya, herkes ayakta oynuyor. Eğlencenin gecesi… herkes neşeli… ne gündüzün telaşı, ne yarının planları… sadece o anlar…

 

İyi ki doğdum
Gördün mü yirmi beş oldum
Özgürüm kanatlandım
Durmadım ayaklandım
Koşup ilerliyorum

İyi ki doğdum
Ne güzel bir kadın oldum
Erkekler hep peşimde
Ama aklım işimde
Sınırı zorluyorum

Kalamam hayatın köşesinde
O zaman neşesi neresinde
Koysalar önüme bariyer de
Çocuk da yaparım kariyer de

 

Şarkıların besteleri hep neşeli, hep canlı ama o sözlerde hep başka şeyler saklı… Bir özgüven, bir cesaret, bir hayat aşkı… O şarkıların çalındığı dönemlerde hep bir slogan olarak anılan, bazen o sözlerin hayatlara biçim verdiği zamanlar… Neden birini seçsin ki kadınlar? Ya çocuk ya da kariyer… Çok saçma… Neden? Neden hem çocuk hem de kariyer olmasın! İşte bu şarkıdan sonra bunu uygulayan en azından birkaç kadın tanıyorum ben. Kendileri uygulayan ve bunu hala tavsiye eden…

Devam ediyor şarkılar…

 

anne benim koşmam gerek
istemiyorum pilav yapmak
sana bir de torun gerek
istemiyorum çocuk bakmak

anne ben aşka inanmam
önce aşık olmam gerek
göz yaşlarıyla sulanmam
evlilik benim solmam demek

 

Bu ne demek şimdi? Az önce hem çocuk isterdi hem de kariyer… Ne bu çelişki? Oğlan, kız arkadaşının gözlerine baktı. Kız arkadaşı oğlanın gözlerine gülümseyen, alaycı bir bakışla baktı. Anlamını çözemedi genç adam… Fazla da zorlamadı kafasını… coşku devam ediyordu, mutluydular o sahnede Nil neyi söylese, hangi mesajı verse de…

 

Paran cebinde kalsın, bırak artık rahatsın
Bu kız mal mülkü naapsın? çalışır yapar
Tek taşını almış, tam turunu atmış
Yüreğin kaç karatmış? bu kız onu sorar

Sağ eller havaya, pırlantalar buraya
Tek taşımı kendim aldım, tek başıma kendim taktım
Girmesinler havaya

Al işte, bir mesaj daha… Bu Nil de fazla havaya sokuyor kadınları canım… Bu kadarı olmaz yani… Bakıyor etrafına genç adam… Daha fazla kızlar, kadınlar giriyor havaya… Erkekler de yok değil hani havaya giren… Acaba pırlanta parasından kurtuldular diye mi onlar da neşeli! Ne olursa olsun, haydi sağ eller havaya…

 

Üç yumurtayı kırdım önce
Portakal dilimledim ince ince
Göz kararı da biraz süt kattım
Kalktım, sana kek yaptım.

 

Hah, tamam işte… Konser de bitti zaten, hade gidip ‘kek’ yapalım.

 

 


 

PAZAR’LIK…

 

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 1034 defa okunmuştur