Tekrar tekrar yeniden…
Müzakereler 11 Nisan’da yeniden başlayacak.
Peki tekrar kesilecek mi, sonra yeniden tekrar başlayacak mı!
***
Başlarsa sonuna kadar gidecek mi,
Giderse olumlu mu bitecek yoksa artık sonsuza kadar kapanacak mı!
***
Birileri rahat bırakacak mı, yoksa “şimdi olmaz” mı diyecek!
Kıbrıs’ın bölünmüş tarafları rahatça konuşabilecek mi,
Yoksa “hop hop durun, sordunuz mu” denecek!
“Daha 7,200… Olsun bakalım 27 bin de sonra bakarız” mı olacak?
***
Akıncı, müzakereleri kesmek için başka bir neden arar mı,
Anastasiadis ELAM gibilerin oyununa tekrar gelir mi!
***
Tekrar birlikte uzo içilir mi,
İp çekme oyunu tekrar oynanır mı!
İki dilde yeni yıl dilekleri tekrar dilenir mi,
Yoksa yeni yıl uzak gelir de bu iyi dilekler dini günlere kaydırılır mı!
***
İyi mi gider bu müzakere süreci, kötü mü,
Umutlanır mıyız tekrar, yoksa kırılır mı yeniden ayağa kalkan heyecanlar!
Tarih hesabı yapar mıyız yeniden, yoksa yeyip-içip ‘eyva’ mı deriz hayata!..
***
Neredeyse 60 yıl…
Uzayıp giden bir sorun…
Neler yaşandı neler…
Dostluklar da düşmanlıklar da…
Doğdu birileri, öldüler ardından…
Yaşadı başkaları, eğlendi, gezdi…
Yaşayamadı bazıları, ezildi, dövüldü, parçalandı.
***
Neredeyse 60 yıl…
Birlikteydik bir zamanlar ama ayrı gibi…
Ayrıydık bazen ama birlikte gibiydik…
Yakınlaşalım dedik, patladı bazı şeyler…
Öpüşelim dedik, araya duvar çektiler.
***
“Hade şimdi, hade şimdi” diye diye bekledik, olmadı, olduramadılar bir türlü…
“Ha oldu, ha oluyor” dedik, olduğunu göremedik.
“Biz” dedik, “önce biz” dediler…
“Ama gark guk” demeye kalktık…
“Hooop, keserim ha, ezerim ha, aç kalırsın ha” dediler…
E şimdi, şimdide ne var peki!
E bizde çok şey var şimdi…
E ne zaman?
E şimdi bir şey derim ha!
Ne dersin peki!
Söylersem sürprizi kaçar şimdi…
***
Hade şimdi, şimdi hade yeniden…
Tekrar tekrar umut, tekrar tekrar hesap, tekrar tekrar kitap…
Yeter ki sonu güzel olsun!..