1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Toplumun da yüzleşmesi gerekenler !
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Toplumun da yüzleşmesi gerekenler !

A+A-

anket-001.jpg

Bugün bir seçim olsa, toplumun % 49’u hangi siyasi partiye yöneleceği konusunda kararsız... Dr. Colin Irwin yönetiminde, uluslararası örgüt Interpeace tarafından finanse edilerek hazırlanan anket,
Kıbrıs’ın kuzeyindeki yapıyı da araştırdı.
Sonuçta “kararsızlar” çok ağırlıklı!
Ama gel gör ki, kararlı kesim içerisinde Ulusal Birlik Partisi % 19.1 oy oranına sahip ve birinci...
Cumhuriyetçi Türk Partisi ikinci parti, ardından Halkın Partisi geliyor.
Araştırma, DP ile TDP’nin de barajın üzerinde kalabileceğini gösteriyor.

*  *  *

Siyasi partilere geçmişte hep “hesaplaşma” ve “yüzleşme” çağrısı yaptık.
Örneğin, CTP’nin yeni lideri Tufan Erhürman, ısrarla şunları söylüyor, her yerde...
“Seçim kazanalım, koltuklarda oturalım, birilerine çıkar sağlayalım, birilerinin gayrı yasal taleplerini karşılayalım diye var olan bir parti olamayız. Geçmişte kimi hatalar yaşanmış olabilir. Tüm bunların özeleştirisini yaptık. Şimdi çok açık şekilde hem tabanımıza hem halkımıza söylüyoruz, eğer bizden beklentiniz, bu sistemi ve zihniyeti devam ettirmek ise yanımızda durmayınız...”

*  *  *

Siyasete dair orantısız bir genelleme mantığı ile yapılan değerlendirmeler, aslında UBP-DP zihniyetinin önünü açtı, elini güçlendirdi.
Bunu asla kimi yanlışları “görmezden gelmek” anlamında söylemiyorum.
Ancak “iki farklı zihniyeti eşitleme” yaklaşımları, bugünkü iktidar tavrını aklıyor.
Şimdi lütfen ülkedeki “rant yarışı”na bakınız!
“Üniversite”
kılıfı dikilmiş “yatırım” maskesiyle ülke paylaşılıyor, askeri bölgeler dahi sıraya konmuş!
Onlarca üniversiteyi kaldıracak altyapı nerede?
YENİDÜZEN’de hangi “haksızlığın” peşine düşeceğimizi şaşırdık, vicdanı sızlıyor ülkenin...
Bir bakanın babasına, bir bakanın oğluna, bir diğerinin kızına ‘KKTC’ denen ‘ucube’ üleştiriliyor.
Yurttaşlık siyasetine bakınız lütfen!
İyice çığırından çıktı.

*  *  *

Siyasetçilerin çocukları ya da yakınları, elbette bu ülkede iş, yatırım, üretim hakkına sahiptirler.
Burada kritik eşik kimin evladı oldukları değildir.
Hakkaniyettir. Adalettir. Eşitliktir.
Ve elbette toplumsal faydadır.

*  *  *

Toplumun “hangi siyasi zihniyetin devamından yana” olması gerektiğiyle yüzleşme ihtiyacı vardır.
Sadece son bir ayda yaşananlara rağmen, halen, “hepsi de birbiriyle aynı” diyorsak, bu vicdanlı bir yargı olmaz, şu anki zihniyeti aklar, rahatlatır.
Unutulmasın, siyaset dediğimiz de aslında toplumu yansıtan bir aynadır.

*  *  *

Çok ciddi bedeller ödememiz gerekiyor.
“Çözüm” de böylesi bir bedel ile gelecektir.
Tatlı bir geçiş değildir çözüm ve geleceği kazanmak adına, fedakarlık şarttır.
Öyle “keyfimiz kaçmasın” diye diye geldiğimiz yer ortadadır! Yıllardır yürüdüğümüz yol budur!
Yeni siyasetin şifrelerini de bu oluşturmalıdır.
Bu “çürümüşlüğe” karşı her alanda “silkelenmek” için katlanmamız gereken sızılar vardır.
Tam bir “derebeyi” düzeni kurulmuştur çünkü...
Mülkiyet “soylular”ın elindedir artık!
Toplum “feodal” bir anlayışla “koruyan-kollanan” düzenine razıdır, senelerdir böyledir!
“Her 10 kişiden 6’sı Kuzey Kıbrıs’ı yaşanabilir bulmuyor” diyor, CMIRS’in Nisan 2017 araştırması.
O kadar “vahim”dir durum.
Ve suçlu her zaman “bir başkası” değildir, kendimizle de yüzleşmemiz gerekir.

 


* ( Gazetenin geleneksel basılı nüshasında anket tablosu altındaki tarih sehven 2016 olarak hatalı yer almıştır, 2017 olduğunu düzeltiriz. )

Bu yazı toplam 2645 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar