1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Topraklarımız (!)
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Topraklarımız (!)

A+A-

Kıbrıs’a dair tartışmalarda düzen sevici milliyetçiler toplumsal ihtiyaç ve hassasiyetleri de kullanarak “hakikat ötesi” bir algıya oynar ve “topraklarımız” der.
Tümüne!
Böylece, Kıbrıs’ın toprak bütünlüğüne müdahaleyle ilan edilen ayrı devleti meşrulaştırmak ve fetih mantığıyla ortaya çıkan tabloyu normalleştirmek ister.

“Post Hakikat” diye bir kavram var.
Doğruların nesnel deliller yerine bir takım duygu ve inançlarla belirlenmesini anlatır.
“Topraklarımız” da böyle!
Halbuki “devlet”in kendisi bile bu “yalan”a inanmaz.
O nedenle “Taşınmaz Mal Komisyonu” var.

Peki, “KKTC” içinde oluşturulan komisyonun inkar ettiği bu yalana hayatın kendisi inanıyor mu?
Yok!
O nedenle “Türk Malı” mülkler daha pahalıdır, “Rum Malı” ya beleşe!

Komisyona başvuru sayısı 7 bini aştı

Nisan 2023 itibariyle, adanın kuzeyindeki mülkler için Taşınmaz Mal Komisyonu’na toplam 7 bin 248 başvuru var.
Ödenen tazminatlar da var, ödenmeyi bekleyenler de!

İşin aslı “Kıbrıs Türk” makamları komisyonla birlikte kendiyle yüzleşiyor.
Bu toprakların çoğunluğu bizim değil!
Geliniz, uzlaşalım!
“Taşınmaz Mal Komisyonu”nun hiçbir yerinde de “KKTC” lafı geçmemesi de ayrıca dikkatimi çekiyor!

***

En güncel verilerle komisyona 7,248 adet başvuru yapıldı.
Bunlardan 1,449’ü uzlaşıyla, 34’ü duruşmayla sonuçlandı.


Bugüne kadar 1.233 başvuruda 382,541,826 Sterlin tazminata karar verildi.
4 başvuru karşılığında iade oldu, 2 başvuru için takas ve tazminat, 8 başvuru için de iade ve tazminat kararı verildi.

“İyi gidiyor” diyebilirsiniz!
Böyle giderse “toprak” sorunu herhalde 3 bin senede çözülebilir (!)
Çünkü adanın kuzeyinde 1 milyon 453 bin dönüm Kıbrıslı Rum malı var ve komisyonun çözüm ürettikleri henüz bütünün yüzde 5’ini bile oluşturmuyor.
(Avrupa İstatistik Dairesi’nin 2018 verilerine göre güneydeki Kıbrıslı Türk mülkü 455 bin dönüm...)

Birkaç hatırlatma…
·  Kuzeyde 166 otelin 133’ü Kıbrıslı Rum toprağı üzerinde yer alıyor.
·  Kıbrıslı Türk toprağı üzerindeki otel sayımız 33.
·  Okullar açısından da tablo farklı değil.
· Maraş dışında “mülkiyet sorunu”nun tümünün çözümü için en az 10 milyar sterlin gerektiği konuşuluyor.

***

Taşınmaz Mal Komisyonu’nun resmi görev tanımını anımsayalım…
“Taşınmaz Mal Komisyonu, 67/2005 sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak, iade, tazminat ve takas ile ilgili yapılan talepleri inceler. Yapılan değerlendirmelerde, 1977-1979 Doruk Antlaşmaları ve Birleşmiş Milletler'in Kıbrıs Sorununun çözümüne ilişkin hazırlamış olduğu bütün planların ana unsurunu teşkil eden iki kesimlilik ve iki toplumluluk ilkeleri gözetilmektedir. Komisyon, Kıbrıs Türk Toplumunun haklarına halel getirmeyecek bir biçimde, mülk sahiplerinin taleplerini yerine getirmek için çalışmaktadır.”

Gördüğünüz gibi “iki toplumluluk” tanımı burada da karşımıza çıkıyor.
Bir de “Birleşmiş Milletler” kararları!
“Egemen eşitlik ve uluslararası eşit statü” diye anlatılan iki ayrı devlet politikası Türkiye’nin “garanti” ettiği Anayasa’ya da uymuyor, uluslararası hiç teamüle de!
Hatta ve hatta Taşınmaz Mal Komisyonu’na bile!

toprak.jpg


TMK Başkanı Növber Ferit Veçhi:

“Önümüzdeki dosyaları sonuçlandırmak için yoğun olarak çalışıyoruz”

Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) Başkanı Növber Ferit Veçhi, uluslararası deneyim sahibi, işinin ehli bir isim… Uzun yıllar Strazburg ve Brüksel’de de görev yapmış, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ni de yakından takip etmiş, önemli bir uzman…

Komisyon’un en güncel verilerini Növber Ferit Veçhi’den aldım, elbette, meselenin siyasi yorumları tümüyle şahsıma ait.

Növber Ferit Veçhi ise şunları söylüyor:

"Taşınmaz Mal Komisyonu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin de hükmü uyarınca yasamız çerçevesinde çalışmalarını sürdürüyor, önümüzdeki dosyaları sonuçlandırmak için yoğun olarak çalışıyoruz. Komisyon'un varlığı son derece önemlidir ve sürdürülebilir olması için kaynak ihtiyacı vardır. İşin finansal boyutu elbette komisyonun sorumluluğu dışında bir konudur. Yapılan değerlendirmelerde, 1977-1979 Doruk Antlaşmaları ve Birleşmiş Milletler'in Kıbrıs Sorununun çözümüne ilişkin hazırlamış olduğu bütün planların ana unsurunu teşkil eden iki kesimlilik ve iki toplumluluk ilkeleri gözetilmektedir. Komisyon, Kıbrıs Türk Toplumunun haklarına halel getirmeyecek bir biçimde, mülk sahiplerinin taleplerini yerine getirmek için çalışmaktadır. Taşınmaz Mal Komisyonu, mülkiyet talepleri için adil, hızlı ve etkin bir çare bulabilmek için faaliyetlerine devam etmektedir. Böylece Komisyon, Kıbrıs Sorununa kapsamlı bir çözüm bulunmasına katkıda bulunmayı hedeflemektedir.”

novber-vechi-tmk-baskani.jpg


Jasmine dosyası: Yeni bir sözleşme iptali

İngiliz kraliyet ailesinin de hissedarı olduğu National Westminister Bank (Royal Bank of Scotland), diğer hissedar Pharos Estate Ltd’le birlikte Girne’de Jasmine Court Otel’in de yer aldığı mülkünün iadesini istiyor. ‘İade’ istiyor çünkü ilgili mülkiyetin tazminatına yönelik alınan karar uygulanmadı.

Taşınmaz Mal Komisyonu, içerisinde Jasmine Court Otel’in de yer aldığı toplam 150 dönüm, 7 evlek ve 200 ayak mülkiyet hakkında 77/2010 numaralı başvuruyu kabul ederek, 28 Kasım 2017’de oy birliğiyle 22 milyon 773 bin 940 sterlin tazminat kararı vermişti.
Karar ‘kaynak yetersizliği’ gerekçesiyle 6 yıldır uygulanmıyor.


Ancak şimdi yeni bir gelişme var.

2 Şubat 1996’da Jasmine Court Otel’in işletmeciliği için Ekonomi ve Maliye Bakanlığı Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi’yle Ömer Lütfi Topal ve ailesinin sahip olduğu Emper Otelcilik Ltd. arasında, yıllık 100 bin dolar kira bedeli karşılığı 49 yıllık kira sözleşmesi imzalanmıştı.

Otel bir süredir kapalı olarak duruyor, hizmet vermiyor ya da ‘özel müşteriler’ için hizmet sunuyor.

Yeni gelişme şu!
Otel işletmesine dair sözleşme iptal ediliyor.
“Tahliye” için formül aranıyor.

Niye?
22 milyon 773 bin 940 sterlin tazminatı ödeyecek yeni bir “müşteri” aranıyor.
Ya da kaçınılmaz sonuç “iade.”

Bakalım neler olacak…

jasmine-harita-1-001.jpg

Bu yazı toplam 2967 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar