1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. Töreninizi seveyim!
Serhat İncirli

Serhat İncirli

Töreninizi seveyim!

A+A-

Saat 09.45’te televizyon programını bitirdim ve saat 10.30’daki randevum için Lefkoşa Sanayi’den ayrıldım… 
Gideceğim yer, Sim Tv’yi de barındıran United Medya’ya taş çatlasa 10 dakika mesafede…

-*-*-

Sanayi’nin Alpet Işıkları tarafına yöneldim; kuyruk kilometre…
Batı’ya yöneldim, eski cezaevi ve itfaiye önünden Atatürk Işıkları’na çıkayım dedim; karman çorman!

-*-*-

Polis yolu kesmiş, ya sanayiye geri döneceksiniz ya da YDÜ istikametinden, Dikmen’e doğru, çevre yolu üzerinden Girne – Lefkoşa Anayolu’nu kullanıp Lefkoşa’ya gireceksin!
Öyle yaptım!
Kuyruk kilometre değil, kilometreler!
İlerlemiyor!

-*-*-

Neden?
Çünkü Cumartesi tören var!
Ve provasını yapacağız!
En önemli yol kapalı!

-*-*-

Kimsenin size “tören yapmayın” dediği yok!
Yapın canım!

Önceden duyurusunu da yapmışsınız ama hatırlatırım, ülkede kimse sizin duyurularınızın yayınlandığı televizyonları izlemiyor!
Türkiye televizyonlarında Türk dizilerini izliyor!

-*-*-

Kutlayın hırsızlığı, kutlayın rüşvetçiliği, kutlayın çöküşü, kutlayın kimliksizliği, kutlayın gençlerimizi göç ettirmenizi!
Dükkan sizin!
Mutlak başarısızlığın 50’inci yılında, şerefinize çekilsin bütün bayraklar!
Ama üzgünüm, bitirdiğiniz Kıbrıs Türk toplumu için okunacak gizli gizli selalar!

-*-*-

Kutlayın canlarım benim!
Karışanın Allah belasını versin!
Tabii ki kutlayın ama insanın siniriyle oynamayın!

-*-*-

10 dakikalık yolu, her türlü cambazlığı yaparak, bir saatte gidemedik!
Bu esnada, eminim benim gibi bir çok kişi gideceği yere gidememiştir!
Ve haliyle hem bayramınızla, hem de bilimum sahte hamasi her şeyinizle yakinen akraba da olmuştur!

-*-*-

Benzin, mazot ve hepsinden pahalısı “zaman” israfı mı?
Ne diyorsun pis hain, 20 Temmuz Bayramı’ndan daha mı önemli senin zararın – ziyanın!

-*-*-

Neyse!
Canlarım benim!
Yüce devletimin yüce kuklaları ve tabii ki onların daha yüce oynatıcılar!
Kutlayın!

-*-*-

Ama uygun bir yerde, uygun ve alternatif yolları ayarlayarak yapın bunu!
Kaldıysa hala 20 Temmuz’a çok saygı duyan bir ya da iki Kıbrıslı Türk; onları da bu sıcakta sinir edip kaçırtmayın!

-*-*-

Etrafa pisliğiniz saçılıyor bu gibi durumlarda, biliyor musunuz?
Her töreninizden, her kutlamanızdan iğrenç kokular dağılıyor!
Diyeceğim odur ki, Elyeli kahvecinin dediği gibi, “… cayırdat motorcuğunu ay oğlum, anam avradım olsun garışmaaaam; ama cayırdatmadan evvel bize birer masga dağıt!”

-*-*-

Yapın töreninizi!
Yapın tören provanızı da!
Ama uygun bir yerde, uygun zamanda!
45 derece sıcakta değil mesela!
Yani askere, polise, öğrenciye de günah be gavollem!
Ki bu da başka bir mesele!

-*-*-

Töreninizi de sizi de hürmetle kucaklıyor ve hararetle seviyorum!
5 yıldızlı otellerinizden birinde, mis gibi soğuk klimalar ve tabii ki soğuk çaylar ve buz gibi limonatalar eşliğinde, tamam alkolsüz ama tören sonrası bol kumarlı bir eğlence kesinlikle tavsiyemdir!


Gıbrız meselesinde son durum!

Sağa sorduk, sola sorduk; “Holguin ne yapacak?” dedik; bazı bilgiler topladık…
Bu bilgiler, “Gıbrız meselesi”nin son durumunu oluşturuyor…
Kısa cümlelerle yazalım, yüksek müsaadenizle…

-*-*-

Efendim, kesinlikle Holguin’in çabaları veya bana bilgi veren Güney’den bir ahbabımın deyişiyle “metodları” bir işe yaramadı…

-*-*-

Ortada, müzakerelere başlayacak zemin yok…
Şu anda ya da tam doğrusu, Eylül’e kadar hiçbir hareket olmayacak…

-*-*- 

Temmuz ayı geçti bile; Ağustos da sessiz ve sakin geçecek…

-*-*-

Bir ara, Temmuz sonuna doğru, “tamamen sosyal amaçlı dörtlü yemek” organizasyonu denendi… Yunanistan Dışişleri Bakanı Giorgos Gerapetritis, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Kıbrıslı iki toplum lideri Ersin Tatar ve Nicos Christodulides bu yemeği birlikte yiyecekti… 
Ve masada Holguin de olacaktı!
Ve kesinlikle müzakere, zemin, Gıbrız meselesi konuşulmayacaktı…

-*-*-

Gerapetritis ve Christodulides bu projeye “olur” dedi…
Hakan Fidan da ilk başta “çok sıcak” yaklaştı…
Ama akabinde ne olduysa, yemek “belki Eylül’e” kaldı!

-*-*-

Peki bu esnada Ersin Tatar görüş belirtti mi?
Mesela Tatar’a gelmeden, Fidan’ın etrafında “hayır”a çekildi!

-*-*-

Şu anda Christodulides çok olumlu şeyler söylüyor…
Gerapetritis, çok iyi niyetle “müzakereler başlasın”cı görünüyor…
Fidan temkinli!
Tatar habersiz!

-*-*-

Haaaa Holguin’in görev süresi doldu mu?
Bizimkiler dışında kimsenin görev süresi ile ilgili herhangi bir açıklaması yok!
Holguin, içinde bulunduğumuz ay ve bir sonraki ay ülkeye gelmeyecek!

-*-*-

Eylül’de gelir mi?
Doğum günüme davet ettim, bilmem!
Değil tabii ki!

-*-*-

Holguin ve BM Genel Sekreteri’nin Eylül’de “yaratıcı bir şeyler” yapacaklarından söz ediliyor…

-*-*-

Peki, mülkiyetle alakalı tutuklamalar ve bizdeki korkular sıkıntısı ne olacak?
Avrupa Birliği’nin Gıbrıs meselesi ile ilgilenen tüm çevreleri, bu konuda kesinlikle Chritodulides’in itibarını çizmiş durumda!
Christodulides’in tavrının, tamamen iç saha yönelik bir propaganda olduğunu söylüyorlar…
Şimdilik tabii ki!

-*-*-

Kısacası, Gıbrız meselesinde durum bu!


hospital-img-trodos-2.jpg

Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümeti, Trodos’un Kyperounda köyündeki hastanenin geliştirilmesi için 2.5 milyon Euro hercama kararı aldı… Rumlar külliye istemiyor mu?

Bu yazı toplam 3905 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar