1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Trafik Güvenliği ve Biz
Trafik Güvenliği ve Biz

Trafik Güvenliği ve Biz

Trafik Güvenliği ve Biz

A+A-


Deniz Atalar
[email protected]

Trafik insanoğlunun sürekli olarak etkileşimde bulunduğu yegane alanlardan biridir. İnsanoğlunun alışık olmadığı ve sonradan kazandığı yeteneklerini kullandığı, farklı yapıda insanların buluşmalarının sonucunda oluşan  bu sistemde bazı sorunların olması pek tabii normaldir.

Trafik sisteminin gelişimi aslında yüzyıllar içerisinde oluşmuştur. Bu sistemde arabaların yaya, bisiklet, tren vs. gibi diğer ulaşım yöntemlerine göre öncelikli olarak düşünülmesi 1950’li yıllara dayanır. Bu yıllardan sonra özellikle hızlı ulaşım için bir çok farklı yol şehirlerarası ulaşımı kolaylaştırmak için yapılmıştır. Bu yollar yapılırken birincil amaç ve hedef hızlı ulaşımdı. “Güvenlik”  ise ilk aşamada kesinlikle  ön planda değildi.

Yıllar içerisinde çeşitli devletler yollarda bir çok insanın canını kaybettiğini görüp  önlemlerin alınması gerektiği kanaatine vardılar. Teorik olarak çarpışmaların azalması ve trafik çarpışmalarından dolayı ölen ve ciddi  şekilde yaralanan insan sayısının azalması için bazı risk faktörlerinin azaltılmasına yönelik yöntemler önerildi ve çalışmalara devam edildi. Alınacak önlemlerde özellikle insan faktörleri ve yol tasarımları ön planda tutulmaya çalışıldı. Davranışsal değişimler üzerinde odaklanılmaya çalışılsa da  ne yazık ki istenilen sonuçlar alınamadı. Örneğin yanlış yapılmış olan bir kavşakta insanların hızını düşürmek (tümsek ya da hız kamerası kullanılarak) riski ve carpışmaları azaltan bir yöntemdir fakat bu yöntem kavşaktaki tasarım sonucunda oluşan riski tam anlamıyla ortadan kaldırmayacaktır.

Bu girişimlerden sonra trafik uzmanları trafikteki çözümlerin bütünsel olarak düşünülmesi gerektiğini kavradı. Buna göre bütün faktörlerin birbiriyle bağlantılı olduğu ve ancak sistem teorisi tabanlı bir bakış açısının kullanılmasının çözümler için yeterli olabileceğini görüldü. Bu yaklaşımda trafikte Julien H. Harvey’nin 1923 yıllında ortaya koyduğu trafik güvenliği için 3 E’s, Education(Eğitim), Enforncement (Denetim) & Engineering (Mühendislik), trafik konusunda başarılı sonuçlar almış devletler tarafından bir başlangıç noktası olarak kabul edilmektedir.

İsveç devleti 1997 yıllında bu önlemlerin yeterli olmadığını düşünerek yeni bir vizyon ortaya koydu. Bu vizyon ‘Vision Zero’ olarak tanıtıldı. Vision Zero ölüme veya ciddi bir yaralanmaya sebep olacak hiçbir trafik çarpışmasının kabul edilemez olduğunu belirtti. Yani bir çok ülkede hala daha süregelen bakış açısı, yani muhakkak bir sürücünün hatalı olduğu bakış açısı yerine, esas sorumluluğun sistemi yapanlarda olduğunu ve sistemi kuranların sistemin güven seviyesinden sorumlu olduğunu benimseyen bir vizyon ortaya konuldu.

Yol kullanıcılarının sorumluluğu; (1) sistemi yapanların kurallarını takip etmek olduğunu ve (2) yol kullanıcılarının bu kurallara uymaması halinde bile, sistemi yönetenler karşı önlemler alarak sistemi bu kural ihlallerini kaldırabilecek şekilde düzenlemeleri gerektiği üzerinde duruldu. Sistemi düzenleyenler için bazı etik kurallar yol göstericisi olarak kullanıldı. Bunlardan en önemlileri “Bir toplumun yaşam ve sağlık koşulları her zaman ön planda olmalıdır ve başka çıkarlar ile takas edilemez” ve “Herhangi biri öldüğü ya da ciddi bir yaralanma geçirdiği zaman yetkililer bunu engellemek için gerekli adımları atmak zorundadır”. Yani sistem yöneticileri sistemi kurarken insan hayatını ve sağlığını korumakla yükümlüdür, aynı zamanda sistemi kullanan yol kullanıcıları da sistemin düzgün çalışabilmesi için kurallara sadık bir şekilde hareket etmek zorundadır. Trafik sisteminin düzgün çalışabilmesi için her birimizin (yaya, bisiklet kullanıcısı, motosiklet kullanıcısı ve araç sürücüleri) üzerinde bir yükümlülük bulunmaktadır.

KKTC devletinde trafik ile ilgili bütün yetki 2013 yıllından itibaren Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı'nda toplandı. Bakanlık son 2 yıl içerisinde bazı işlere imza attı fakat bir vizyon değişikliğine gidilmediği sürece sistemde gereken önlemlerin alınması ve düzenlemelerin yapılması mümkün değildir. Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığının altında Trafik dairesi resmi olarak kuruldu. Trafik dairesi somut bir adım atarak kısa, orta ve uzun vadeli bir plan hazırlamak ve hazırlanan bu planı halk ile paylaşmak zorundadır. Bakanlık amacının herhangi bir ölüme ya da ciddi yaralanmaya sebep vermeyecek bir sistem kurmak olduğunu beyan edip, bu amaç için nasıl önlemleri alacağını, sistemde ne gibi değişiklikler yapacağını ve hangi zaman dilimlerinde bunların yapılacağını belirtmelidir. Daha önce yapılan yanlışlardan ders alınmalıdır ve herhangi bir adım atılırken “Vision Zero” benimsenerek günü kurtarıcı cözümler yerine uzun vadede hedeflenen sistemin oluşturulması için cözümler üretilmelidir. Bu sistemi oluşturmak için bilimsel veriye dayanan sağlam temel taşları oluşturulmalıdır.

Yöneticiler, ancak bu adımları attıkları zaman bizlere, yollardaki canlara, değer verdiklerini kanıtlayabileceklerdir. Aksi halde söyledikleri süslü sözlerin ötesine geçemeyecektir. Halk olarak bizim görevimiz ise, istediğimiz sistemin oluşturulması için konuyu sürekli olarak yöneticilerin gündeminde tutmak, onları gerekli adımlara atmaya yönelik cesaretlendirmek ve gerektiğinde harekete geçmeleri için onlara yol göstermek olduğunu düşünüyorum.

 

------

Açıklama 1: Yol kullanıcısı terimi sürücü, bisiklet kullanıcısı, motosiklet kullanıcıları ve yayaları içermektedir. Trafik sistemi içerisinde etkileşimde bulunan bütün kullanıcı gruplarına uygun bir sistemin tasarlanması gerektiği için yol kullanıcıları terimi kullanmak diğer terimleri tamamlayan bir terimdir.
Açıklama 2:  Trafik kazaları terimi yerine trafik çarpışması teriminin kullanım sebebi, Trafik kazası teriminin trafikte oluşan çarpışmaların önlenemez rastgele olaylar olarak nitelenmesine neden olmasından dolayıdır.
Kaynakça
1. Tingvall Claes, Haworth Narelle 1999. “Vision Zero: An Ethical Approach to Safety and Mobility.” 6th ITE International Conference on Road Safety and Traffic Enforcement: Beyond 2000, Melbourne, Australia, September 6–7, 1999. http://www.monash.edu/muarc/research/reports/papers/visionzero
2. Groeger John A.  2011. ''Chapter 1 - How Many E’s in Road Safety?.''In Handbook of Traffic Psychology, edited by Bryan E. Porter, Academic Press, San Diego, Pages 3-12, ISBN 9780123819840, http://dx.doi.org/10.1016/B978-0-12-381984-0.10001-3.

Bu haber toplam 1937 defa okunmuştur
Gaile 368. Sayısı

Gaile 368. Sayısı