Trafikte bariyer ve telefon sorunu
Ardı ardına yaşanan ölümlü trafik kazaları, yollarda yalnızca güvenliği değil, alt yapı sıkıntılarını da gündeme taşıdı.
Ayşe GÜLER
Trafikte ‘yol güvenliği’ yeniden tartışılıyor. Ardı ardına yaşanan ölümlü trafik kazaları, yollarda yalnızca güvenliği değil, alt yapı sıkıntılarını da gündeme taşıyor.
Anayollar ve caddelerin bazılarında beton bariyer ya da çelik korkuluk ile araçların karşı şeride geçmemesi için önlem alınırken, birçok yolda bu konuda ciddi eksiklik yaşanıyor.
Bununla birlikte ‘güvenlik’ önlemi alınan çoğu yolda bariyer konusunda farklılıklar olduğu da görülüyor.
Örneğin, Lefkoşa-Girne anayolunda Boğaz kavşağına kadar orta refüjde herhangi bir bariyer bulunmuyor.
Boğaz-Girne arasındaki çift şeritli anayolda ise çelik bariyerle araçların karşıya geçmemesi için tedbir alınmış durumda.
Öte yandan Lefkoşa-Haspolat arasındaki anayolda yine çelik bariyerler bulunurken, Haspolat ile Demirhan arasında beton bariyer tercih edilmiş durumda.
Demirhan-Mağusa anayolu arasındaki orta refüjde ise herhangi bir önlem yok.
“Siyasi otoritelerin verdiği karara göre hareket ediliyor”
YENİDÜZEN, kamuoyunda tartışılan yol güvenliğini uzmanlarla görüştü, bu konuda atılması gereken adımları irdeledi.
Eski Karayolları Dairesi Müdürü Hasan Nihat Erduran, trafik kazalarında karşı şeride geçen araçların artmasının nedeninin cep telefonu olduğunu söyleyerek, “cep telefonlarının 10 kilometrelik saatte hareket eden araçlarda bloke edilmeli. Uzmanlar bizde de bu çalışmanın 1 ay denemesini yapabilir” şeklinde konuştu.
Eski Karayolları Dairesi Müdürü Aydın Kahyalar ise yollarla ilgili siyasi otoritelerin verdiği karara göre hareket edildiğini belirtti, “Bazı yerlere çelik bariyer, bazı yerlere beton bariyer konulması bu yüzden” dedi.
Kahyalar, trafikte kullanılan yolların ıslahı ve yenilenmesi gerektiğine de dikkat çekerek,“Hepsi iflas etmiş durumda. Yama yapmak istesen asfalt yok” dedi.
Adanın güneyinde durum ne?
Uzmanlar, adanın güneyi ve kuzeyi arasındaki yol durumunu da karşılaştırdı, asfalt kalitesi aynı standartta olsa da yol sınıflarının farklı olduğuna değindi.
Güneyde araç ve nüfus sayısı fazla olduğu için şehirlerarası yolların ‘motorway’ sınıfında olduğunu söyleyen uzmanlar, bu tür yolların tellenmiş ve kavşaktan giriş yapılamadığını aktardı.
Uzmanlar, güneydeki yollarda kuzeye göre daha az tonajdaki araçların seyir etmesine izin verildiğini de belirtti.
Bakanlık: “19 Mart’tan itibaren kaynak talebi sürüyor”
Öte yandan yollardaki çalışmalarla ilgili YENİDÜZEN’e bilgi veren Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı ise tüm yollardaki eksikliklerin projelendirilerek, keşif raporlarının 19 Mart’ta Başbakan ve Bakanlar Kurulu’na sunulduğunu, o tarihten itibaren bloke ve kaynak talebinin sürdüğü ifade edildi.
BAKANLIK NASIL BİR YOL İZLEYECEK?
Ulaştırma Bakanlığı:
“Bloke ve kaynak talebi sürüyor”
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı ise Karayolları Dairesi’nin sorumluluk sahası içinde kalan tüm yolların bakım, onarım, aydınlatma, tabela, bariyer ve oto korkuluk, menfez, drenaj ve benzeri eksiklikleri projelendirilerek, keşif raporlarının yapıldığını aktardı.
YENİDÜZEN’e bakanlık tarafından verilen bilgide, 19 Mart’ta Başbakan ve Bakanlar Kurulu’na sunulduğunu, o tarihten itibaren bloke ve kaynak talebinin sürdüğü ifade edildi.
UZMANLAR NE DEDİ?
Eski Karayolları Dairesi Müdürü Aydın Kahyalar:
“Karayolları iflas etti, asfalt çıkaracak tesisleri kapandı”
“ Yollarla ilgili alınacak her tedbir yararlı, bariyerin olması da önemli. Bizim dönemimizde bariyerlerin yapılması için çabaladık. O dönemde bu boyutlarda kaza riski olacağını da ümit etmezdik. Bazı yollara bordür konulmasında karar kılındı. Yolun karşısına geçip, suçsuz insanların hayatını kaybetmesi kabul edilemez. Bir an önce organize olunup, çalışmaların hayata geçirmesi gerekiyor. Ama bu konuda uzun süreli beklenmemeli, elden teklifler yapılıp, insan hayatına değer verilmeli. Sadece bariyerle de trafikte güvenlik sağlanmaz. Ülke yapısının projelendirilmesi, birbirine bağlı… Bariyer de olduğunda kaza olacak. Ama başka tedbirler de alınacak.
Yollarla ilgili en büyük otorite olan Karayolları Dairesi iflas etmiş vaziyette. Herkes üzerine düşeni yapmalı. Karayolları’nın asfalt çıkaracak tesisleri kapanmış, çakıl üretilen malları satılmış. Personeli yok. Bunlar hep göz ardı ediliyor. Kaza olduğunda, tedbirleri konuşuyoruz.
Güneyde sistem var. Siyasi otoriteler nasıl karar verirse yollarla ilgili ona göre hareket ediliyor. Bazı yerlere çelik bariyer, bazı yerlere beton bariyer konulması bu yüzden… Para olmamasına sığınıyoruz.
Şu anda, hangisi ucuzsa ilk etapta o yapılmalı… Örneğin; Demirhan’dan itibaren oto korkuluk yok. O yol da yapılmalı. Kaza olmadığı için gündeme gelmedi. Trafikte kullanılan yolların ıslahı ve yenilenmesi gerekiyor. Çünkü hepsi iflas etmiş vaziyette. Yama yapmak istesen asfalt yok.
Geçmişte projeler Karayolları Dairesi tarafından yapılıyordu. Proje bölümü vardı… Şu anda by-pass edildi. Trafikte güvenlik için palyatif önlemler geçerli olmaz. Seyrüsefer için alınan kaynağın hiçbiri Karayolları Dairesi bütçesine aktarılmaz. Bu paranın 4’te biri devlete aktarılsa bakım onarımı kimseye muhtaç olmadan yapacak. Ülkede yol, trafik, ulaşım sorunu kılıç gibi sallanıyor. Bu konunun, daha sağlıklı şekilde çözülmesi gerekiyor.”
Eski Karayolları Dairesi Müdürü Hasan Nihat Erduran:
“Güney, yollarını ağırlık bakımından daha fazla koruyor”
“Güney’deki yol sınıfları ile bizdeki yol sınıfları farklı… Kuzey’deki yollar; bölünmüş, birinci sınıf, ikinci sınıf, üçüncü sınıf, standart ve şehir içi yol diye sınıflandırılıyor. Bölünmüş yollarda hız sınırı, 100 kilometredir. Birinci sınıf yolda 90 km, ikinci sınıf yolda 80 km, üçüncü sınıf yolda ise 70 km hız sınıfı vardır. Güney ile kuzey arasındaki hız sınırı hemen hemen aynıdır. Yalnızca güney, yollarını ağırlık bakımından daha fazla koruyor. Bizde her dingilin (ağırlık) dayanma gücü 8 tondur. Güney’de bu oran 7.5 tonla sınırlıdır. Kıbrıs’ın güneyinde yollarda daha az yüke müsaade ediliyor. Çünkü yollar ağırlıktan, aşırı yükten tahrip oluyor. Polisin elinde kantarlar var, iş araçları belli aralıkla denetlenmeli. Bu konuda denetim eksikliği var, yolu yapmaktan ziyade korumak lazım. Yollara konan çelik ve beton bariyerlerin görevleri aynıdır.
Örneğin; viraj ve uçurumlar bariyerlerle desteklenir. Refüjlerde beton bariyer kullanımı tercih edilir.
Araç ve nüfus sayısı fazla olduğu için güneyde şehirlerarası yollar motorway sınıfındadır. Güneydeki yolları incelediğimizde motorwaylerin tellenmiş olduğu, yola kavşaktan çıkılmadığı görülür.
Dünyanın her yerinde asfalt kalitesi aynı standarttadır.
Lefkoşa-Girne yolunda, orta refüjde virajların bittiği anda oto korkuluk yoktur. Devletin parası varsa tabii ki her yere bariyer konulmalı. Devletin vergileri yetse her noktaya oto korkuluk konulacaktı.
“Cep telefonları 10 kilometre saatte hareket eden araçlarda bloke edilmeli”
Görevde olduğum dönemde, Haspolat-Hamitköy arasındaki 6 kilometrelik yola bariyer koymuştuk. Trafik Ulaştırma Hizmetleri Komisyonu’na proje götürürsünüz, bütçesi varsa size kaynak ayrılır. Bu komisyonun bütçesini hız gelirleri teşkil eder.
Trafik kazalarında karşı şeride geçen araçların artmasının nedeni cep telefonudur. Önerim; cep telefonlarının 10 kilometrelik saatte hareket eden araçlarda bloke edilmesidir. İngiltere’de bu çalışmanın hayata geçmesi düşünülüyor. Uzmanlar bizde de bu çalışmanın 1 ay denemesi yapılabilir.