1. YAZARLAR

  2. Ünal Fındık

  3. Trump’ın aklı ve akıllı füzeleri...
Ünal Fındık

Ünal Fındık

Trump’ın aklı ve akıllı füzeleri...

A+A-

  

ABD başkanı Donald Trump önceki gün sabah uyandı ve bir Tweet attı. Bildiğiniz gibi günümüz politikacıları düşüncelerini artık basın açıklaması ile değil, her an elinin altında bulunan sosyal medya aracılığıyla yayınlıyorlar.

Trump da hemen her gün bu alanda boy gösteriyor. Ama önceki gün attığı “bekle Rusya akıllı füzeler geliyor” tweeti dünyayı sallamaya yetti.

Bu yöndeki tweet elbette 3.üncü dünya savaşının ilk işareti olarak algılandığı için dünya borsaları ve para piyasaları büyük bir dalgalanma yaşadı. Özellikle bizim de kullandığımız TL tumbalabaş gitti.

Trump dün de yeni bir tweet attı. Trump mesajında "hiç bir zaman Suriye'ye bir saldırının ne zaman gerçekleşeceğini söylemedim. Çok yakında olabileceği gibi hiç yakında da olmayabilir!" ifadesini kullandı.

Rusya ise bu tweete cevap olarak kendilerinin de boş durmayacağını ve füzeleri ateşleyebileceğini hatırlattı. Ama ardından da “sağ duyu ve itidal” çağrısı yaparak ortalığı rahatlatmaya çalıştı.

Trump’ın bu tweeti ve Rusya’dan gelen itidal telkinleri piyasaları birazcık rahatlattı. Ancak savaş tehlikesini ortadan kaldırmadı.

ABD ve müttefikleri açıkça savaşa hazırlanıyor. Trump dün akşam benim bu yazıyı yazdığım saatlerde yeni bir açıklama yaparak “bugün toplanacağız, karar yakında verilecek” dedi.

Aynı saatlerde İngiltere başbakanı Teresa May bakanlar kurulunu, ya da İngiliz basınının deyimi ile “savaş kabinesini” toplantıya çağırdı. Bu arada savaş gemileri Doğu Akdeniz’e doğru yola çıkarıldı. Ayrıca savaş uçakları da ülkemiz Kıbrıs’taki Ağrotur üssünde konuşlandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron “biz varız” dedi. Doğu Akdeniz’deki savaş gemilerini hazır hale getirdi. Ayrıca uçak gemilerini Suriye’nin Rusya’dan aldığı S400 füzelerinin menzili dışında tutarak buradan vurmayı hedefliyor.

Almanya başbakanı Merkel ise “biz yokuz ama Fransa ve ABD’ye destek vereceğiz” dedi.

Böylece Suriye rejiminin Doğu Guta’da kimyasal silah kullandığına inanan batı ittifakı ciddi ciddi savaşa hazırlanıyor. Açıklanan amaç “sivillere karşı kimyasal silah kullanan Suriye rejimine ve destekçileri Rusya ve İran’a ders vermek” tir.

Suriye’deki rejimin başında bulunan Beşar Esad ise “kesinlikle kimyasal silah kullanmadığını bunun bir provokasyon olduğunu, rejimin muhalifleri kontrolunda bulunan bölgeleri yeniden kendi kontrolüne almasından ABD’nin rahatsız olduğunu, bu nedenle Suriye’yi vurma bahanesi yarattığını” iddia etti.

Amerikan emperyalizmi Ortadoğu’dan hiç elini çekmedi. Bölgedeki enerji rezervleri Amerikan ve İngiliz emperyalizminin hep iştahını kabarttı. Önceleri bölgedeki jandarması İsrail ve Suudi Arabistan gibi gerici rejimlerle bölgeyi kontrol etmeye çalıştı.

Yetmedi Saddam’ın Kuveyt’e saldırısını fırsat bilerek Irak’a doğrudan müdahale etti. Askerleri hala buralardan tam anlamıyla çekilmedi. Yetmedi “Arap Baharı” diyerek bölgedeki bütün Arap ülkelerini darmadağın etti.

Önce Tunus, Cezayir, Libya, ardından Mısır’ı karıştırdı. Mısır’da beğenmediği Müslüman Kardeşler örgütü işbaşına gelince darbe yaptırarak askerleri başa getirdi.

Yetmedi Suriye’yi karıştırdı. İŞİD belasını hem Suriye’nin, hem Irak’ın hem de dünyanın başına bela etti. Sonra da İŞİD’i bahane ederek Suriye’ye asker gönderdi.

Burada özellikle Kürt grupları ile temas kurarak hem Irak’ın, hem de Suriye’nin kuzeyinde ayrı kendine bağlı ayrı Kürt devleti kurma isteğini gizlemedi.

İşte Amerikan emperyalizmi ile dostu ve müttefiki Türkiye’yi karşı karşıya getiren ABD’nin bu yaklaşımı oldu.

Bölgede etkinliğini Suriye rejimine verdiği destekle sürdüren Rusya ise ABD’nin bu stratejisinden rahatsızlık duyarak Türkiye’nin Kürtlerin kontrolünde bulunan Afrin’e müdahale etmesine yeşil ışık yaktı. Türkiye’nin bu bölgeyi kontrolü altına alması ABD’yi rahatsız etti. Bu arada Esad Rusya ve İran’ın desteği ile muhaliflerin kontrolünde bulunan doğu Guta bölgesini geri alması bardağı taşırdı.

ABD, Esad’ın bölgedeki muhalif kontrolünde bulunan son kasaba Duma’da kimyasal silah kullandığı iddiasını ortaya attı. Ardından da bu ülkeye askeri müdahale çağrısı yaptı.

Bütün bunları alt alta koyduğumuzda Esad’ın kimyasal silah kullandığı yönündeki iddia bana çok inandırıcı gelmedi.

ABD, Esad rejiminin Rusya ve İran’ın desteği ile ülkesindeki otorite boşluğunu doldurmaya başlamasından rahatsız oldu.

Bu gelişmelerden sonra bölgedeki satranç oyunu daha çok süreceğe benziyor. Bu bölgede savaş gemilerinin çevresinde gezindiği, savaş uçaklarının topraklarında konuşlandığı küçücük ülkemizde nasıl rahat yaşayabileceğimizi varın siz hesaplayın. 

 

 

  

Bu yazı toplam 2215 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar