Turizmciler söz konusu uygulamanın bir nebze de olsa hareketlilik sağlayacağı görüşünü paylaşırken, denetimlerle ilgili belirsizliğin sürdüğünü belirtti.

Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu ise sektör temsilcileriyle aynı endişeyi taşıdığını dile getirdi, çalışmaların sürdüğünü kaydetti: “Bu açılım bir nebze piyasaya yansıyacak, denetimle ilgili çipli bileklik çalışmaları sürüyor”

Fehime ALASYA

Turistlerin sınırlı sürede ve otelden çıkış yapamayacağı şekilde tatil yapmasına imkan verecek "kapalı turizm" uygulaması 12 Nisan'da başlıyor. Uygulama "turistler otelden çıkar mı" endişesini ve "denetim" tartışmasını da beraberinde getirdi.

Otelciler Birliği ile Seyahat Acenteleri Birliği, “Kapalı devre turizm” uygulamasının kısa süreli canlılık sağlayabilecek yeni bir umut ışığı olarak değerlendirirken, süreçte çipli bilekliklerle ilgili sıkıntı yaşanabileceği öngörüsünü de paylaştı. “Kapalı devre turizm” kriterlerinin işleyişiyle ilgili detaylı paylaşımlarda bulunan Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu da özellikle denetimle ilgili sektör temsilcileriyle aynı endişeyi taşıdığını belirtti. Çipli bileklik çalışmasıyla ilgili birtakım çalışmaların halen sürdüğü bilgisini paylaştı.

Denetimde uygulanacak olan çipli bileklik kontrolünde teknik sıkıntıların olduğu ifade edilirken, bunların giderilmesi için görüşme ve çalışmaların sürüdürülebilir.

Yeni çalışmayla ilgili ortaya konulan kriterleri değerlendiren turizmciler, çalışanların konaklama tesisleri dışına çıkmayacak olması, gelişlerin charter seferlerle yapılması ve konaklama sürelerinin de sınırlı olması gibi uygulamaları açılımı ilk etabında olumlu karşıladı. Söz konusu uygulamada yerel bulaşın önlenmesi açısından yerli çalışanların da tesiste konaklayacağı, çalıştığı sürede toplum arasına karışmayacağı belirtildi.

12 Nisan’da uygulamaya girecek olan “Kapalı devre turizmi” ile ilgili de kriterler doğrultusunda çalışma yürüttüklerini anlatan Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner, bu sürenin hazırlık aşamaları için yeterli olduğunu anlattı.

Talepler gelmeye başladı

İlk etapta uygulamaya konacak olan bu küçük açılımın sadece casino müşterilerini değil, Türkiye’den ülkeye gelmeyi talep eden farklı kesimleri de kapsadığını anlatan sektör temsilcileri, kısa süreli konaklamalara şimdiden talep olduğun bilgisini verdi.

Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner Çağıner: “Bu bilgi dün yayılır yayılmaz Türkiye’de doktorlardan oluşan bir grup burada toplantı yapmak için geliş talebinde bulundu. Uygulama Türkiye’den hafta sonu da gelip kısa süreli değişiklik yapacak olan tatilci gruplar için de uygundur” dedi.

Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu:

“Bu açılım bir nebze piyasaya yansıyacak, denetimle ilgili çipli bileklik çalışmaları sürüyor”

Kapalı devre turizm açılımıyla turizmde hedeflenen rakamlara ulaşmanın güç olduğunu kaydeden Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu, bu açılımın bir nebze de olsa piyasaya yansıyacağı görüşünü paylaştı.

“Oteller açılacak, işçiler çalışacak, tesislerin tümü erli üreticilerin ürünlerini tüketecek.” diyen Ataoğlu, Mayıs ayındaki bir diğer açılımın ardından taleplerin artacağına olan inancını belirtti.

Kapalı devre turizmi açılımındaki kriterleri de değerlendiren Ataoğlu, çipli bileklik uygulamasında denetimlerde sıkıntı yaşanabileceği öngörüsünü paylaştı. Çipli bileklik uygulamasında doğabilecek sıkıntıları örneklerle anlattı.

Bu bağlamda gelen turistler telefonundan ayrılıp havuz veya denize girdiği zaman sistemin nasıl uyarı vereceği konusunun da henüz netleşmediğini kaydeden Ataoğlu, çalışmaların sürdüğünü ifade etti.

Ataoğlu, sağlık açısından ise konaklama süresinin üç gün ile sınırlandırıldığının altını çizdi.

Açılımın başta üretici, otel tesislerinde çalışanlar gibi noktalara faydası olacağını belirten Ataoğlu, turizmin ülke ekonomisi için faydasına değindi. “Bu nedenle açılımları destekleyelim, kademe kademe açılarak, sağlığımıza da ekonomiye de sahip çıkalım” dedi.

Ataoğlu, bu açıklamaları BRT’deki 50+ programında yaptı.

“Mayıs ayında çift PCR testli, çift aşılı kapalı olmayacak şekilde turizm açılımı”

Mayıs ayında da yeni bir açılıma gidilmeyi hedefledikleri görüşünü de paylaşan Ataoğlu, bunun Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ile iletişim içinde yapılacağını dile getirdi.

Bu açılımda kesin kurallarla hareket edileceğini ve geri adım atmanın söz konusu olmayacağını belirten Ataoğlu, “Mayıs ayında çift PCR testli, çift aşılı kapalı olmayacak şekilde turizmde açılıma gitmek istiyoruz. Çünkü bu kapalı devre turizmi genel olarak tüm kesime yansımayacak. Geniş bir yelpazeye fayda sağlanabilmesi adına bu yönde bir adım atmamız gerek.” açıklamasında bulundu. 

Aşılanmanın açılımdaki öneminde de değinen Ataoğlu, Mayıs ayındaki açılım için yarın Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu ile bu yönde görüme yapacağını belirtti.

Çalışanların durumu: göreve PCR ile girip PCR ile çıkacaklar

Bileklik uygulaması ile turizmde ilk etapta 12 Nisan’da açılıma gideceğini belirten Ataoğlu, gelenlerin otel alanı dışına çıkmayacağına dikkat çekti. Çalışan personellerin de otel dışına çıkamayacağını kaydeden Ataoğlu, tesislerde konaklamanın sürdürüleceğini belirtti.

Çalışanların mutlaka bir gün önce PCR yaptıracağını ve bunun ardından görevlerine başlayacağını, görev bitiminde de yine PCR sonucu ile evine geri dönebileceğini anlattı. Ataoğlu, bunların güvenlik şirketlerinden satın alınarak denetimli yapılacağına da dikkat çekti. 

“Bölgedeki görevliler hemen olaya müdahale edebilecek”

Charter seferler ile yapılacak olan ülkeye gelişlerde seyahat acenteleriyle işbirliği içinde olunmasının gelen kişilerin dönüşlerine ilişkin denetimlerin daha rahat yapılmasına olanak sağlayacağını anlatan Ataoğlu, çipli bilekliklerin Ercan Havaalanı’na iner inmez takılacağını anlattı.

“Akıllı telefonu olmayanlara dahi bu takip için akıllı telefon kiralanacak ve çipli bileklik ücreti alınacak. Ardından teslim sırasında geri ödeme yapılacak. Kişinin bilekliği ile telefon internetten eşleştirilecek, otelin derinlik alanına göre programlanacak ve bu alanların dışına çıkıldığı zaman sistem alarm verecek. Bölgedeki görevliler hemen olaya müdahale edebilecek.”

“Tüm sorumluluk özel firmada, devlet denetim mekanizması”

Denetimlerde kullanılacak olan mekanizma ile tüm sorumluluğun özel firmada olacağını kaydeden Ataoğlu, devletin sadece denetleyen mekanizma olacağını, tüm sorumluluğun bu firmaya ait olacağını ifade etti.

Bin 700 adet bilekliğin bu amaç ile turizm bacağı için temin edildiğini kaydeden Ataoğlu, ihtiyaç duyulması durumunda ev karantinası için de aktarım yapılabileceğine değindi. Uygulama dışına çıkılması durumunda ceza uygulanacağını kaydetti.

“PCR Testleri de ücrete tabi olacak”

İç turizmin hareketlenmesiyle ilgili de birtakım girişimleri olduğunu anlatan Ataoğlu, Mayıs ayı sonrasını işaret etti, “Yerli vatandaşımıza da bu süreçten sonra iç turizmde tatil yapma imkanı sağlayabileceğiz” dedi.

Ataoğlu, çalışmaların kredi kartlarındaki ödeme koşullarını rahatlatma gibi konuları da kapsadığını kaydetti.

750 TL olan bileklik ücretinin 350 TL’sinin geri iade edileceğini kaydeden Ataoğlu, 400 TL’lik ödemenin de yapılan PCR ve bileklik ücretine sayılacağını anlattı.

“Kapalı turizm uygulamasında yerli vatandaşın bu otellere de giremeyeceğini belirten Ataoğlu, bu otellerin dışında konaklanabilecek otellere gidilebilineceğini ifade etti.

Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner:

“Geçici veya kısa süreli de olsa umut ışığı”

“Geçici veya kısa süreli de olsa umut ışığı. Ülkeye çift PCR ve kısıtlı gün ile gelinecek olunması güvenlik açısından umut verici buna karşın çipli bileklik ile ilgili denetimler sıkıntı yaratabilir, çalışmalar sürüyor”

“Kapalı devre turizmini” geçici veya kısa süreli de olsa umut ışığı olarak nitelendiren Otelciler Birliği Başkanı Dimağ Çağıner, sektöre hareketlilik katacak bir başlangıç olacağı görüşünü paylaştı. Çağıner, söz konusu açılımda çipli bileklik ile denetimlerin sıkıntı yaratabileceği görüşünü paylaşarak bu konudaki çalışmaların hala sürdüğü bilgisini verdi.

“Artık dayanacak gücümüz kalmadı” diyen Çağıner, Kıbrıs’ın güneyinde turizmle ilgili ileri vadede geniş planlamanın açıklandığını işaret ederek, dünya piyasalarındaki rekabette yer almanın öneminde değindi. Bu bağlamda “Kapalı devre turizmi” ile ilgili yapılacak olan kısmi açılımın ilk etapta olumlu bir adım olduğunu anlattı.

Geçici veya kısa süreli de olsa bu durumu umut ışığı olarak gören Çağıner, bu yönde gelişlere de çok talep olduğunu şu örnekle anlattı:

“Bu bilgi dün yayılır yayılmaz Türkiye’de doktorlardan oluşan bir grup burada toplantı yapmak için geliş talebinde bulundu. Bu uygulama sadece casino müşterileri için değil, Türkiye’den hafta sonu da gelip kısa süreli değişiklik yapacak olan tatilci gruplar için de uygundur”

“Ülkenin turizm ihtiyacını karşılayacak açılım değil ama…”

Bu açılımın ülkenin turizm ihtiyacını karşılayacak açılım olmadığına da değinen Çağıner, “kısıtlı gün ve sefer ile daha çok Türkiye yönünden yapılacak olan gelişler olacağı için turizm ihtiyacını karşılamayacaktır. Bu sadece açılımın bir kademesidir.” dedi.

Bileklik sisteminin sunumunu aldıklarını anlatan Çağıner, otel konaklaması için tasarlanan kısa mesafelerdeki kablosuz bağlantı olan bluetooth sistemiyle denetimin yapılamayacağı görüşünü paylaştı. “Misafir bu sistemle havuza giremez, telefonu olmadan açık büfeye dahi gidemez, denetleme ve kontrolü çok kolay olmayacak. Bu bağlamda denetim çok kolay olmayacaktır.” dedi.

Çağıner, ülkeye çift PCR ve kısıtlı gün ile gelinecek olunmasının güvenlik açısından umut verici olduğu görüşünü paylaştı. “Esas hedefimiz Mayıs ayından sonraki açılım sürecinde” dedi.

Kıbrıs Turizm Seyahat Acenteleri Birliği (KITSAB) Başkanı Orhan Tolun:

“Önemli olan yeniden kapanmadan açılım; açılım geniş kitlelere yayılsın”

“Önemli olan yeniden kapanmadan açılım ve bu açılımın geniş kitlelere yayılmasıdır. Bu çalışma yeni bir umut, gerisi gelmeli”

Kapalı devre turizmi, “Nasıl yapalım da ekonomik çarklar dönsün, bunun yanında da bulaş olmasın” diye tanımlayan KITSAB Başkanı Orhan Tolun, bu çalışmayı yeni bir umut olarak değerlendirdi.

1700 tane çipli bileklik geldiğini anlatan Tolun, takibinin de bluetooth uygulamasından ötürü sıkıntı doğurabileceğini anlattı, çeşitli noktalarda sistemi çalışmayacağı bilgisini verdi. Çipli bileklik sisteminin ev karantinası için daha uygun olduğuna vurgu yapan Tolun, çalışmaların sürdüğünü belirtti. 

Tolun, ülkede yeniden kapanmaya gerek kalmadan kademeli bir açılım olması gerektiğinin altını çizerek, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ve kamuoyu onayı ile hareket edeceklerine vurgu yaptı.

Ülkeye gelişlerde sefer sayılarının da arttırılabileceğini kaydeden Tolun, iç turizmin canlandırılması için de paydaşlarla çalışmalar yapılması gerektiğine değindi. 

Tanıtım ve pazarlamanın bu süreçteki önemine de değinen Tolun, bunların oluşturulan danışma kurulunda çalışıldığını anlattı.

Yurt dışında yapılan kamuoyu yoklamasında gidilmesi planlanan ülkeler arasında Kıbrıs’ın geldiğini de savunan Tolun, bulaş olmadan ülkedeki turizmin canlandırılması gerektiğini kaydetti.

Devletin, bu açılım sürecinde de elini esnaftan çekmemesi gerektiğine de değinen Tolun, ekonomik yardımların yapılması gerektiğini de belirtti.

“Birçok sektörün kazanabileceği yolla bu yapılmalı”

Çıkmaz içinde çare aradıklarını ifade eden Tolun, yol haritası ve stratejik plan şeklinde bir rapor hazırladıklarını ve devletin ilgili tüm kesimlerine bunu dağıttıklarını belirtti.

Bu rapordaki en önemli konunun salgın döneminde oluşturulması gereken yönetim şekli olduğuna değinerek, tüm örgütlerin bir yerde toplanması ve danışma kurulu oluşturulması gerektiğinin altını çizdi.

Geçtiğimiz hafta bu komitenin oluşturulduğunu ve kapalı devre turizmin buradan ortaya çıktığını anlatan Tolun, şöyle devam etti: “Hava alanından otele, otelden hava alanına birçok sektörün kazanabileceği yolla bu yapılmalı. Kademe kademe olarak, toplumun ve kamuoyunun da kabul edeceği, desteğinin olacağı şekilde de açılıma gideceğiz. Bir yanda Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi, bir yanda ise dinlememiz gereken kamuoyu var. Tüm bunlarla hareket etmeliyiz.”

“Baskıcı olmayacağız, Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ve kamuoyu onayı ile hareket edeceğiz”

Türkiye’nin nüfusunun % 80 üzerinde salgından etkilendiğini de ifade eden Tolun, tüm dünyanın etkilendiği bu dönemde ülkemizde turizmi canlandırmanın yollarının arandığını kaydetti.

Tolun, “Sadece iç kaynaklarla geçinmeye çalışıyoruz ve devlet bütçesinin de çok zorda olduğunun farkındayız. Kapalı turizm ile baskıcı olmayacağız. Tüm adımlar Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ve kamuoyu onayı ile olacak.” dedi.

16 aydır kapalı olan acenteler var…

16 aydır tamamen kapalı olan acenteler olduğuna değinen Tolun, “Acentelerimiz kapanıyor, sıfırı tüketmiş durumdalar. Kimisi kirasını ödeyemiyor, kimisi personelini durdurmamak için çabalıyor ama artık çok zordayız.” ifadelerini kullandı.

Pandeminin ne kadar daha süreceğinin de bilinmediğini ve biteceği öngörülerine karşın mutasyona uğrayarak devam ettiğini anlattı. Bunun yanında aşılamanın da önemine değinen Tolun, ülkede yeniden kapanmaya gerek kalmadan kademeli bir açılım olması gerektiğine değindi.