TÜRKİYE 15 KASIM’I NİYE KUTLAMIYOR?
KKTC’nin ‘milli günler’ listesinde neler var?
19 Mayıs…
23 Nisan…
20 Temmuz…
30 Ağustos…
29 Ekim…
15 Kasım…
Türkiye’nin ‘milli günleri’ neler peki?
19 Mayıs…
23 Nisan…
30 Ağustos…
29 Ekim…
Bizde altı, Türkiye’de dört ‘milli gün’ var.
Türkiye’nin iki eksiği, KKTC’deki 20 Temmuz ve 15 Kasım günleri…
Bir başka deyişle KKTC’de Türkiye’nin bütün milli günleri kutlanıyor ama Türkiye KKTC’nin milli günlerini kutlamıyor.
Vatan-millet hamaseti yapacak olanlar buyursun yapsın elbette…
Lakin bu görüntüde bir tuhaflık yok mudur?
**
TC-KKTC ilişkilerinde denge falan yok.
Aksine, tam bir dengesizlik söz konusu…
‘Kardeş’ falan deniliyor ama bir tür ‘ast-üst’ ilişkisi var.
KKTC ast…
TC üst…
Hal böyle olunca ‘emir’ de normalleşiyor bir süre sonra, ‘fırça’ da…
Siyaset kurumları bu ilişki biçimini sorgulamayı çoktan bıraktı.
Artık her tür davranış biçimi ‘elimizden ne gelir ki?’ mantığıyla ve de çaresizlik moduyla kabulleniliyor.
Ekonomiden savunmaya, içişlerine müdahaleden memlekete giriş çıkışlara kadar hayatın her alanına yansımış bu vaziyeti sorgulamaya kalkanlar da ‘marjinal’ kalıyor!
Olsun…
**
Kıbrıslı Türkler Türkiye’yi sever. Bunu kimse yadsıyamaz. Hatta Kıbrıslı Türkler Türkiye halklarını ayırım gözetmeksizin sever. Türkü’nü de, Kürdü’nü de, Alevisi’ni de, Lazı’nı da, Çerkezi’ni de…
Öyle bayrağın, vatan-millet edebiyatının arkasına saklananların ‘sözde sevgi’si gibi değil yani…
Lakin tüm bunlar TC-KKTC ilişkilerindeki bariz dengesizliğin sorgulanmasına engel değil.
Dün özellikle baktım, Türkiye’de çıkan gazetelerde KKTC’nin 35’inci kuruluş yıldönümüyle ilgili ne var ne yok diye…
Şöyle manşetler aradım:
‘Yaşasın KKTC’
‘KKTC 35 yaşında’
‘Kıbrıslı Türklerin 35 yaş mutluluğu’
Falan…
Manşet yoktu.
Ön sayfalarda da tek satır KKTC haberi yoktu.
Oysa KKTC basınında her 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos, 29 Ekim’de bu tür manşetler atılır, KKTC yerine TC yazılarak…
**
Türkiye KKTC’nin kuruluş yıldönümünü kutlasın mı?
Hayır.
Gereği yok.
Peki ya tersi?
KKTC Türkiye’nin milli günlerini kutlamaya devam etsin mi?
Hani biz ‘bağımsız devlet’ kurmuştuk?
35 yaşına geldi üstelik…
İki ayrı ‘cumhuriyet bayramı’ kutlamak doğru mudur ‘bağımsızlık’ iddiasındaki bir devlet için?
Yok, merak etmeyin. Kimse bu sorulara cevap vermez. Dolayısıyla bir şey değişmez.
Kabahat kimde mi?
Tabii ki bende!..
Böyle ‘tuhaf’ ve de ‘marjinal’ sorular sorduğum için…