1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. ‘Türkiye yüzde 69’unu istiyor’
‘Türkiye yüzde 69’unu istiyor’

‘Türkiye yüzde 69’unu istiyor’

Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü Tasos Conis’ten Kıbrıs Türk medyasına birifing

A+A-

Sami ÖZUSLU

Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü Tasos Conis, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de uluslararası hukuka aykırı girişimlerine devam ettiğini, Fatih adlı geminin Karpaz açıklarına gelmesinin yeni bir tahrik olduğunu söyledi. Conis, Türkiye’nin taleplerinin uygulanması halinde Kıbrıs’a ait kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölgenin sadece yüzde 31’inin kalacağını belirtti.

Tasos Conis Kıbrıs Rum Dışişleri Bakanlığı’nda Kıbrıs Türk basın mensuplarına Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon konusunda brifing verdi, ardından soruları cevaplandırdı.

Conis brifingde uluslararası hukuk ve özellikle deniz hukukuyla ilgili metinlere atıf yaparak, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin karasuları ile münhasır ekonomik bölgesine dair detaylı haritalar gösterdi.

Bölge ülkeleriyle varılan anlaşmalar uyarınca sondaj ve kazı çalışmalarının sürdürüldüğünü anlatan Conis, Türkiye’nin ise deniz hukuku sözleşmesine taraf olmamasına ve hiçbir münhasır bölge anlaşması yapmamasına rağmen bölgede hak iddia ettiğini belirtti.

Conis: Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin talepleri uygulansaydı, adaya ait kara sularının ve münhasır bölgesinin yalnızca yüzde 31’i Kıbrıs’a kalacaktı

‘Türkiye Kıbrıs kıta sahanlığının % 69’unu istiyor’

“Türkiye’nin öne sürdüğü şartlar kabul edilmiş olsaydı Kıbrıs’a ait karasuları ve münhasır bölgenin yüzde 69’u el değiştirecekti. Yani sadece yüzde 31’i kalacaktı” diyen Tasos Conis, bu durumda bütün Kıbrıslıların kaybedeceğini söyledi.

2011’de TC-KKTC arasında imzalanan Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Antlaşması’nın çok ciddi bir hata olduğunu kaydeden Conis, “Kıbrıs Cumhuriyeti’ne ait bir münhasır ekonomik bölgeyi Kıbrıs Türk Liderliği nasıl olur da Türkiye’ye devreder? Anlaşılır gibi değil” dedi.

“Ankara Kıbrıs’ı tanımam diyor ama uluslararası platformda birçok organizasyonda Kıbrıs Cumhuriyeti ile Türkiye birlikte yer alıyor”

“Kara ihlali neyse”

Kıbrıslı Rum Dışişleri Genel Müdürü Conis, ada etrafındaki Barbaros ve Fatih gemilerinin yanı sıra Yavuz adlı geminin kısa süre önce Karpaz civarına geldiğini anımsattı, “kara ihlali neyse, deniz ihlali de odur” ifadesini kullandı.

Türkiye’nin bölgeye olan merakının ‘Kıbrıslı Türklerin menfaatleri’ ile alakalı olmadığını ifade eden Tasos COnis, hidrokarbon meselesinin bütünlüklü çözümden ayrı düşünülemeyeceğini ileri sürdü.

 




Tasos Conis’in iddiası
‘TPAO İLE ÇALIŞAN YANACAK’

Tasos Conis, TC-KKTC işbirliği antlaşması gereğince sondaj ve arama hakkı verilen Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPOA) ile ‘iş’ yapanlara da ciddi uyarılar yaptı. Conis, TPOA ile işbirliği yapan tüm özel ve tüzel kişilikler hakkında bilgi topladıklarını, dava açacaklarını, 1 milyon Euro ve 5 yıl hapis cezası öngörüleceğini belirtti. Conis 3 şirket hakkında işlem başlatıldığını da söyledi ama isim vermekten kaçındı.

‘Türkiye savaş gemileri çok yakınımızda’

Kıbrıslı Rum Dışişleri Bakanı Conis bazı uydu haritaları göstererek, adanın güney, doğu ve batısında, Kıbrıs’a çok yakın mesafelerde çok sayıda Türk savaş gemisi ile diğer deniz araçlarının konuşlandığına dikkati çekti.

 “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin savaş gemisi ve savaş uçağı yok. Olası bir durumda Türkiye ordusuna kim müdahale edecek?” sorusuna karşılık Tasos COnis, sorunun askeri yöntemlerle çözümlenemeyeceğini, kendilerinin böyle bir düşüncesi olmadığını söylemekle yetindi.

‘Türkiye Kıbrıs’ı tanımam diyor ama…’

Türkiye’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanımadığının anımsatılması ve ‘münhasır bölge sorununun nasıl çözüleceğinin’ anımsatılması üzerine ise Tasos Conis,“Ankara Kıbrıs’ı tanımam diyor ama, uluslararası platformda birçok organizasyonda Kıbrıs Cumhuriyeti ile Türkiye birlikte yer alıyor” dedi.

Conis, Türkiye’nin AB ile üyelik müzakerelerine başlama kararının Kıbrıs Cumhuriyeti’nin verdiği oyla mümkün olduğunu da kaydetti.

‘Tek sorun hidrokarbon paylaşımı değil’

Tasos Conis, hidrokarbon konusunda neden bir uzlaşı bulunamadığı, bu yöndeki önerilerin neden değerlendirilmediği şeklindeki sorulara cevap verirken, ‘paylaşılamayanın sadece gaz olmadığını’ belirtti.

Conis toprak, mülkiyet, garantiler, güvenlik ve diğer konuların da uzlaşı gerektirdiğini söyledi ve “Gazın çıkmasına ve ekonomik getiri sağlamasına daha uzun bir zaman var. Bu sürede Kıbrıs’ta çözüme ulaşabiliriz” ifadesini kullandı.

‘Özersay’ın son önerisi akıllıca değil’

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın son Cenevre ziyaretinde gaz konusunda ortaya attığı öneriye de değinen Conis, bunu ‘akıllıca olmayan bir öneri’ diye niteledi. Conis “Kıbrıs’taki taraflar yerine sondaj ve arama yapan şirketlerin masaya oturmasını önermek mantıklı değil. Çünkü bir tarafta Türkiye’ye ait TPAO, diğer tarafta ise İngiliz, Amerikan, İsrail ve diğer ülkelere ait NOBEL, ENI, EXXON gibi firmalar olacak. Kıbrıslılar nerede?” diye sordu.

‘Maraş-hidrokarbon birbirinden alakasız’

Tasos Conis bir başka soruya karşılık ‘Maraş ile hidrokarbon arasında hiçbir bağlantı olmadığını’, bu yönde bir pazarlıktan da haberdar olmadığını söyledi.

Maraş’la ilgili Denktaş-Kiprianu arasında varılan 1979 mutabakatına atıfta bulunan Conis, kentin hangi şartlarda açılacağının belli olduğunu ifade etti.

 

yeniduzen-satin-aliniz-20190710094755.jpg

 

 

 

Bu haber toplam 4298 defa okunmuştur
Etiketler : ,
İlgili Haberler