TÜRKİYELİ İŞÇİYE DE 50 DOLAR MI?
Sanayi Odası Başkanı Mustafa Kaymak ve ardından da kendisine sahip çıkan yönetim kurulunun başlattığı “yabancı işçiye farklı ücret” tartışması çok enteresan noktalara ulaşabilir.
Konu aslında çok basit bir prensip meselesi…
Eşit işe eşit ücret verilir.
Nokta.
Sadece kadın-erkek, yani cinsiyet farklılığı üzerinden değil, her türlü emeğin karşılığı eşit olmalı.
Dil, din, ırk, etnik köken, renk, milliyet, mezhep ayırımına göre hesap yapılıyor olsaydı ‘emeğin karşılığı’ için, ortaya bambaşka bir dünya çıkardı.
Mesela Londra’da bir fish and chips dükkanında garsonluk yapan Kıbrıslı Türk’e, aynı işi yapan ve aynı kıdemdeki İngiliz yurttaşından daha az ücret verilirdi.
İngiliz bunu yapsa, Kıbrıslılar buna ne derdi acaba?
* * *
Sanayi Odası Yönetimi diyor ki “Beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz ama bu da bizim görüşümüz. Saygı duyun.”
Tamam, saygı duyalım.
Ama gereken saygıyı gösterebilmek bakımından konuyu tam anlamıyla idrak edebilmek gerekir.
Bunun için de kimi soruların yanıtını bilebilmek lazım.
Mesela kendi adıma şu sorunun cevabını bilmek isterim:
Acaba Sanayi Odası Yönetim Kurulu ülkemizde çalışan TC yurttaşları için nasıl bir ücret öngörürler?
Vietnam’da, Filipinler’de, Kazakistan’da 50 Dolar alırken Kıbrıs’ta 500 Dolar alıyor oluşlarına karşı çıkıyorlar. Bunu anladık.
O zaman ‘düz mantık’ şunu gerektirir: Türkiye’den gelenler de kendi ülkelerindeki asgari ücreti almalıdırlar.
Öyle mi?
Türkiye’de şu an uygulanan bin 404 TL’lik ücret KKTC’de de uygulanmalıdır.
Bunu mu diyor Sanayi Odası yönetimi?
Sorunun daha doğru soruluş şekli şu: Bunu da diyebiliyor mu Sanayi Odası yöneticileri?
Yoksa ne?
* * *
Gariban Uzakdoğuluyu, Orta Asyalıyı, Afrikalıyı elimize göre bulduk ya…
Sömürebildiğimiz kadar sömürelim.
Hem etinden, hem sütünden!
Nasılsa ne bir sığınacak kapıları vardır bu adada, ne de onlara sahip çıkacak bir sosyal devlet.
Mantık budur.
Bunu net olarak görüyoruz.
Bunu ‘ülke ekonomisinin gelişimi, üretimin arıtılması’ gibi hikayelerle açıklayamaz kimse.
Bunun adı ‘kölelik’tir çünkü…
Ne yazık ki ‘köle’ çok var ülkemizde ve ‘ikinci tip asgari ücret’ uygulamasına gerek olmadan, zaten çok sayıda yabancı insan kayıtsız, çok düşük ücretlerle çalıştırılıyor.
İstenen bunun yasallaştırılmasıdır sadece…
* * *
Lakin bunu savunanlara bir daha sorayım.
“TC’li işçiler de kendi ülkelerinde aldıkları asgari ücrete çalışmalıdır” mı diyorsunuz?
Bunu diyebiliyor musunuz?
Yoksa TC Lefkoşa Büyükelçisi duyacak diye kaygınız mı var?
Yardım Heyeti’ndekiler tepki gösterir diye korkuyor musunuz?
Yaaa…
Hele bir de Erdoğan’ın kulağına giderse!
Eh, gaileyi siz çekin artık.