1. YAZARLAR

  2. Ödül Muhtaroğlu

  3. Türkiye’nin gri listeden çıkmasının anlamı nedir?
Ödül Muhtaroğlu

Ödül Muhtaroğlu

Türkiye’nin gri listeden çıkmasının anlamı nedir?

A+A-

Dünya ekonomilerinin mali suçlarla mücadelede uyumunu tespit eden Mali Eylem Görev Gücü (FATF), 28 Haziran 2024 itibarıyla, Türkiye'yi gri listeden çıkardı. FATF, Türkiye'yi 2021 yılında gri listeye almıştı.

Gri liste, kara para aklama ve terörizmin finansmanıyla mücadelede yetersiz kalan ülkeleri belirlemek amacıyla oluşturulan bir listedir.

FATF, kara para aklama ve terörizmin finansmanı ile mücadelede yetersiz kaldığı gerekçesi ile Türkiye'yi gri listeye almıştı.

FATF tarafından yapılan açıklamada, kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanı ile mücadele konularında elde etmiş olduğu başarı nedeniyle Türkiye gri listeden çıkarıldı. Bu sonuç, finansal sisteme güveni daha da artıracaktır.

Uluslararası yatırım fonlarının önemli bir bölümü, yasal düzenlemeler nedeniyle gri listedeki ülkelere yatırım yapamıyor. Gri listeden çıkış sonrası, bu fonların Türkiye'ye yatırım yapması bekleniyor. Ayrıca, gri listede yer alan ülkelerin uluslararası işlemleri kısıtlanıyor ve kredi alması zorlaşıyor.

Mali Eylem Görev Gücü (FATF), suç gelirlerinin aklanması, terörizmin finansmanı ve kitle imha silahlarının finansmanının önlenmesi amacıyla İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) tarafından 1989'da kurulan bir organizasyondur.

FATF'ın 37 ülke ve 2 bölgesel kuruluş olmak üzere 39 üyesi bulunuyor. FATF, çalışma konularında, politika ve uluslararası standartları belirleyici bir kuruluştur.

Dünya genelinde 200’den fazla ülke, FATF tavsiyelerine uyacağını taahhüt etti. Türkiye de 1991'de teşkilata üye olmuştu. Buçerçevede Maliye Bakanlığı bünyesinde Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı (MASAK) kuruldu.

FATF, yaptığı denetimler kapsamında sadece terörizmin finansmanı suçunu değil, aklama suçu ve kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanı konularında da getirdiği standartlarla ülkelerin uyumunu değerlendiriyor.

Bu suçlarla mücadelede, etkin soruşturma yapılıp yapılmadığı, suç gelirlerinin takip edilip edilmediği, yabancı ülkelerle etkin bir adli işbirliği yürütülüp yürütülmediği gibi hususlar inceleniyor.

Türkiye, FATF’ın  "gri listesinden" çıkmak için yoğun bir çalışma sergiledi. Yapılması gereken 40 tavsiyedeki hususlar birer birer yerine getirildi. Özellikle Türk Ceza Kanunu, Terörle Mücadele Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Kanunu, Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Kanun'larında düzenlemeler yapıldı.

Son olarak kripto varlıklarla ilgili düzenleme de TBMM'de kabul edildi. Böylece Türkiye, 40 tavsiyenin tamamını yerine getirmiş oldu.

Türkiye'nin gri listeden çıkması ile finansal sistemine olan güvenin daha da artması ve bankacılıktan, reel sektöre kadar pek çok alanda olumlu yansımalarının görülmesi bekleniyor. Özellikle, uluslararası ekonomik ilişkilerde olumlu yansımalarının olması bekleniyor. Bu da, Türkiye’nin uyguladığı ekonomik program hedeflerine ulaşmasını kolaylaştırabilir.

Böylece, bankaların uluslararası finansal ilişkilerinin güçlenmesi, kredi notlarının artması ve uluslararası piyasalardan daha fazla kaynak bulabilmesi öngörülüyor.

Bahse konu kararın, enerji, inşaat, turizm, sanayi ve diğer sektörler ile uluslararası alanda olumlu etkiler göstermesi bekleniyor.

Bundan sonraki süreçte, uluslararası standartlarla tam uyum içinde hareket edilmeli, MASAK ve diğer kurumların idari ve teknik kapasiteleri daha da güçlendirilmelidir.

Öte yandan, KKTC’de de, kara paranın aklanmasının engellenmesine yönelik olarak, suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi yasası çerçevesinde yeni düzenlemeler yapılmıştır. Ayrıca, yabancılara taşınmaz mal satışında mevzuatta yapılan yeni düzenlemeler de hayata geçirilmiştir.

Netice itibarı ile Türkiye’nin gri listeden çıkması, ülkenin ekonomik itibarını uluslararası alanda artırmasına, yabancı yatırımları ve uluslararası kurum ve kuruluşlarla ilişkilerini güçlendirmesine yol açabilecektir.

Gri listeden çıkma kararının,  Türkiye'ye uluslararası kaynak girişini hızlandırması, borçlanma maliyetleri üzerinde pozitif etki yaratması ve Türk lirası varlıklara ilgiyi artırması beklenmektedir.

Bu yazı toplam 1087 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar