“Türkiye’nin müdahalesi var"
Katıldığı televizyon programında UBP-HP koalisyon hükümetiyle ilgili açıklamalarda bulunan Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı, “Türkiye’nin bir müdahalesinin olduğunu hepimiz biliyoruz” dedi.
YENİDÜZEN
Katıldığı televizyon programında UBP-HP koalisyon hükümetiyle ilgili açıklamalarda bulunan Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı, “Türkiye’nin bir müdahalesinin olduğunu hepimiz biliyoruz” dedi.
Kıbrıs Genç Tv’de bu sabah Baykan Gürses Özdağ’ın sunduğu “Merhaba Yeni Gün” programına konuk olan Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı, UBP-HP koalisyon hükümetiyle ilgili açıklamalarda bulundu.
UBP-HP koalisyon hükümetini işaret eden Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı, “Ne olacağı çok önceden belliydi, altyapı oluşmuştu. Neticede dörtlü koalisyon hükümetini Ankara’nın istemediğini ve bu iki partili hükümete yeşil ışık yaktığını sağır Sultan bile biliyordu.” dedi.
Ankara’nın geçmişte de Kıbrıs’taki siyasete doğrudan müdahalelerde bulunduğunu örneklerle anlatan Arıklı, içinde bulunduğumuz siyasi süreci değerlendirirken, “Türkiye’nin bir müdahalesinin olduğunu hepimiz biliyoruz. Özersay’ın Çavuşoğlu ile birkaç kez görüşmesi, Ersin Tatar’ın Ankara’ya gitmesi, oradan İstanbul’a gitmesi… Buradan herkes anlıyordu ki Ankara bu iki partinin hükümet kurmasını istedi. Bu çok olumsuz bir şey değil.” ifadelerini kullandı.
Arıklı, programda özetle şunları ifade etti:
“Ne olacağı çok önceden belliydi, ‘bakan toto’ oynadık, iddiaya girdik, bir sürü şey kazanacağım. Bu hükümetin oluşacağı iki, iki buçuk ay öncesinden belliydi. Altyapı oluşmuştu. Arada arabulucular vardı. Bunların mekik diplomasisini takip ediyorduk. Zaman zaman iplerin kopma noktasında hatırı sayılır kişilerin devreye girdiğini biliyorduk. Son bir hafta ise tam tiyatro oynadılar.
Ersin Tatar’ın açıklamalarında Türkiye’nin içinde olduğu sürece etkisini herkes bunu anladı. Neticede dörtlü koalisyon hükümetini Ankara’nın istemediğini ve bu iki partili hükümete yeşil ışık yaktığını sağır Sultan bile biliyordu. Çünkü dörtlü hükümette icraat yapamadılar, verilmiş sözlerin hiçbirini tutamadılar, kangrenleşmiş sorunlara yönelik en ufak bir tedbir alamadılar. Sadece günü kurtarmanın peşindeydiler, maaşları ödemek onlar için yeterliydi. Ekonomik protokolle ilgili tek bir madde dahi geçiremediler. Ankara’nın bu hükümete daha fazla dayanması mümkün değildi, bu sebepten dolayı istemediler. Yerine UBP-HP kurulsun denilince buna da bir itirazı olmadı.
Tatar’ın açıklamasında kastettiği Türkiye’nin bir müdahalesi olduğu muydu kısmında ise şunları söyleyebiliriz:
Türkiye’nin bir müdahalesinin olduğunu hepimiz biliyoruz. Özersay’ın Çavuşoğlu ile birkaç kez görüşmesi, Ersin Tatar’ın Ankara’ya gitmesi, oradan İstanbul’a gitmesi… Buradan herkes anlıyordu ki Ankara bu iki partinin hükümet kurmasını istedi. Bu çok olumsuz bir şey değil."
"Geçmişte de müdahale olmuştu"
Ankara’nın geçmişte de Kıbrıs’taki Türk siyasetine doğrudan müdahalelerin yaptığını biliyoruz. ÖRP vakasını hep birlikte yaşadık. Bu kurulan hükümet de maalesef ÖRP vakasını andırın, onunla örtüşen bir olay. Burada ÖRP, HP pozisyonunda.
ÖRP de CTP ile koalisyon kurduğunda işlevi olmayan bir parti mevkisindeydi. CTP de tek partiymiş gibi davrandı, ÖRP’yi kullandı ve kaldırıp attı. Şimdi HP de aynı pozisyonda. Özersay ne kadar tecrübelerinden ve hatalarından söz ediyorsa da, Talat’ın yorumuyla ‘Geçmiş dönemde bazı usulsüzlükleri sonradan duydu ama UBP ile hiç duymayacak çünkü UBP bu konuda kaşarlanmış bir parti’
UBP en başından beridir, yandaşlarına, partililerine menfaat dağıtan bir partidir. Menfaat dağıtmasa iktidar da olmaz, iktidara gelmesinin bir anlamı da olmaz. Partizanlık yapmazsa, bunca yıl iktidarda kalmazdı. Özersay’ın yapılanları ruhu bile sezmeyecek. UBP, Serdar Denktaş gibi acemi bir politikacı değil. UBP, minareyi çalar ama kılıfını hazırlar. Serdar Denktaş, minareyi çaldı ama kılıfını hazırlamayı beceremedi. Yüzüne gözüne bulaştırdı.” dedi.