Bir “oh” çektik, kurultayı bitirdik.
İnşallah daha önce yaşadığımız gerginlikleri yaşamaz UBP…
Davalar…
İstifalar…
Gruplaşarak hareket etmeler…
Mecliste nisap sorunu çıkarmalar…
Parti yönetimine karşı hükümeti kilitleyecek adımlar.
Umarım hiçbirini yaşamayız.
Evet bir kurultay yaşadık ve geçirdik.
Şimdi herkesin vekil ya da bakan olarak halka hizmet zamanıdır.
Ya da öyle olmalıdır.
Özgürgün her şeye rağmen partide iyi bir konuma geldiğini kanıtladı.
Ama partinin hemen hemen yarısı ile seçim kazandı.
Bunu unutmadan hareket etmeli.
Ersin Tatar herkesi şaşırtacak kadar oy aldı.
Bence Ersin Tatar kaybetmedi, partide iyi bir prestij yakaladı.
Bundan sonraki dönemde ciddi bir alternatif olduğunu hem performansıyla hem de aldığı oyla gösterdi.
                                                  
***

6 bin küsur üye ile güzel bir demokrasi örneği sergiledi UBP.
Bunda kimsenin şüphesi yok.
Beklenmedik bir şekilde çok da tantana çıkmadı.
“Bitti, kapandı” diyenlere UBP hem yönetimiyle hem de tabanıyla henüz bitmediğini gösterdi.
Bunu çok öncelerden de yazmıştım.
Bu rejim var olduğu sürece UBP bitmez, bitmeyecek.
Bu kurultayda da bunu çok net izledik.
Binlerce kişi, gitti oy kullandı.
Salon doldu taştı.
Kim ne derse desin UBP parçalanmış yapısına rağmen hala büyük bir parti olduğunu kanıtladı.
Bunca yıl üzerindeki partizanlık, adam kayırmacılık, şaibe ve usulsüz işler konusundaki lekeleri silebilecek kadar yenilenebilir mi?
Emin değilim.
Zira parti meclisine seçilen bazı isimleri gördükçe umutsuzluğa kapılmak normal.
Mesela Lefkoşa Belediyesi’ni batırdığı Sayıştay raporları ile belgelenen Cemal Bulutoğluları’nın Lefkoşa’da ikinci gelmesi üzücü…
Keza Lefke Belediyesi eski başkanı Mehmet Zafer de öyle…
O da yıllarca başkanlığını yürüttüğü belediyeyi iflasa sürükleyen yönetici olarak anılıyor.
Ancak yeni jenerasyondan, umut vaat eden isimler de var listede… Mesela Ahmet Savaşan…
Genç, iddialı bir siyasetçi.
YDÜ’de üst düzey görevlerde.
Oğuzhan Hasipoğlu keza öyle…
İddialı bir hukukçu.
Her ne kadar Ertuğrul Hasipoğlu’nun oğlu olarak bilinse de kendi alanında iyi bir avukat…
UBP adına iyi ve kötü örnekler çoğaltılabilir.
İsimler bazında değil belki ama siyaset anlamında yapacak çok işi var UBP’nin…
Zira “Kudret Özersay” tehlikesi partinin ensesinde nefes…
Az biraz şişme olsa da Özersay meselesi UBP için sorun yaratabilecek cinsten.
Eğer UBP yeni dönemde parti iç çekişmelere devam eder, statüko partisi görüntüsü vermeye devam eder ve siyaset üretmek yoluna gitmezse bitip tükenmez belki ama ciddi anlamda gerileyebilir. Bu gerilemeyi fırsata dönüştürmek için bekleyen Özersay’ın UBP’deki gidişatı izleyerek hareket ettiğini de bir yere not etmek gerekiyor. Yeni dönemde sağ siyasette neler yaşanacak göreceğiz. Ancak Özersay-UBP dalgalanması yeni dönemin belirleyicisi olacak gibi görünüyor. 

-----------------------------------------------------------

CTP-Denktaş gerilimi...

DP lideri Serdar Denktaş’ın HAVADİS’e  verdiği röportajda CTP ve TALAT’a ağır eleştirileri gündem oldu. Denktaş’ın “Talat intikam aldı” sözleri üzerine CTP MYK üyesi Ürün Solyalı sosyal medya üzerinden yanıt verdi. Solyalı “Serdar Denktaş'ı okuduk. CTP'ye çılgın bir saldırı ile gündeme gelme derdi olarak değerlendirdim” dedi ve Denktaş’ın açıklamalarını “ilgisiz saldırılar” olarak niteledi. İşte Solyalı’dan Denktaş açıklamaları yorumu:
• 1- DP ne zaman CTP'nin adayını desteklemiş ki geçen seçimlerde böyle yapmadığı için dışlandığını iddia ediyor?
• 2- CTP'nin kurulları, Bakanları vs. ortada. Sn. Denktaş'ın CTP içinde tasfiye oldu iddiası komik bir iddia olarak kalmakla birlikte DP'nin kendi içindeki istifa ve tasfiye konusunda bugünkü hali belli.
• 3- Hükümet çalışmalarını, yapılanları ve açıklamaları iyi okumasını ve ciddi bir şekilde günlük hayatın kolaylaştırılmasına ve Sağlık, Tarım, sisteme dönük ciddi reformların hükümet ve Meclis gündeminde olduğunu, DAÜ ve KIB-TEK özerkleşme yasalarında sona gelindiğini, KKTC'de bir ilk olan Orta Vadeli Planlamanın ve dahasının gündemde olduğunu ve geliştirildiğini görmüyor ve geçmişte yapmadığı açıklamaları bugün gündem yaratmak için yapmaya çalışıyor ve CTP üzerinden bu varoluşunu kurguluyorsa siyasi arenada sanırım emekliliğini ilan etmiştir.

----------------------------------------------------------------------

Çufçuf!

Lefkoşa’da ciddi anlamda temel belediyecilik hizmeti sorunu var... Ciddi ciddi bir çöp sorunu var örneğin... Kentin her yanı çöp... Yolları delik deşik... Toz toprak cabası... Kaldırım sorunu var... Sakatlanma tehlikesi yüksek bu kaldırımlarda...    Bu ve buna benzer sorunlar çok... Belediyemiz bunca temel sorun ortada dururken “gezi treni” diye bir proje olduğunu açıkladı aniden... Tabii millet kente raylı tren yapılacak sandı... Bazı “saf” gazeteler ‘hızlı tren’ fotoğrafı ile yayınladı haberi... Meğer yapılacak olan traktör arkasına bağlı trolliciklermiş!  Düşünsenize “ota” batmış bir kentte çufçuf trenle gezeceğiz...  Kargalar bile güler halimize, kargalar bile...

---------------------------------------------------------------------

not defteri…

ANAYASA’YI TAKAN YOK?... Namı-diğer “85 Anayasası” ile yönetiliyoruz…
Hani, referandumda değişmesini reddettiğimiz anayasa.
Madem ki yenilenmesini reddettik, niye mevcuda uygun hareket etmiyoruz?
Mesela UBP Parti Meclisi üyeleri…
Aralarında kamu görevlileri var…
Anayasa’nın 70’inci maddesine göre kamu görevlilerinin siyasi partilere üye olması yasak…
İşte madde bu:
“Siyasal Parti Kurma ve Partilerin Siyasal Hayattaki Yeri,  Madde 70:
…kamu görevlileri ve on sekiz yaşından küçük olanlar siyasal parti kuramaz ve siyasal partilere üye olamaz…”
Peki UBP-PM üyeleri arasında dikkat çeken kamu görevlileri şimdi Anayasa’yı ihlal mı etmiş oluyor?
E oluyor!..
Eğer öyleyse bu konuda kim hukuki girişim yapacak?
Yoksa ‘anayasa dediğin nedir ki, ezer geçeriz mi’ mantık?
Pes…

**

ÖZERSAY VE SOMUT SİYASET...
Toplumun siyasi partilere olan öfkesini ve UBP’deki çatlamayı iyi koordine eden Kudret Özersay Cumhurbaşkanlığı seçiminde iyi oy aldı.
Bunun da ‘gazıyla’ şimdi parti kurma kararını açıkladı.
Beklenen bir gelişmeydi.
Ancak dikkat ettiğim Özersay’ın yuvarlak ifadelerle siyasete devam etmesi…
“Temiz toplum temiz siyaset”…
Okey, kimsenin bunlara itirazı yok, güzel sözler bunlar da…
• Mesela sağlık reformu konusunda ne düşünüyor, çok merak ediyorum.
• Doktorların ikinci iş yapmasına ne diyor?
• Özele kayan eğitim konusunda fikri ne?
• Kıbrıs’ın kuzeyindeki militarizmden kaynaklanan sorunlarla ilgili çözümü ne?
• Türkiye’nin dayattığı ekonomik paketleri nasıl yorumluyor?
• Kamudaki sorunlara ne gibi çözüm önerileri var?
Şimdilik bunlar yok.
Umarım gündemde olan lokal ve genel sorunlarımızla ilgili SOMUT SİYASETLERİ de ortaya koyar Özersay…
Zira süslü püslü laflar karın doyurmuyor.

**

GENEL SEKRETER KİM?... UBP’de Eroğlu Cephesi’nden milletvekili Kaşif “Birlik bütünlük açısından aday olanlardan biri genel sekreter olabilir...Teamüllere göre bu kişi Mağusa’dan olmalı” dedi. Yani kaybeden taraf “Bizden genel sekreter seçin uzlaşalım” diyor. Demek UBP’de ‘genel sekreter’ seçimi bir uzlaşı zemini için fırsat... Göreceğiz...