UniteCyprusNow, Crans Montana’da görüşmeleri çökmesinin ardından, iki tarafın da güven artırıcı önlem yerine, yaratılan olumlu havayı zedeleyen adımlar attığını savundu. Yazılı açıklama yapan UniteCyprusNow, iki toplum arasındaki güveni zedeleyen bütün eylemleri kınayarak taraflara güven artırıcı önlemleri hayata geçirmeleri için çağrıda bulundu.

Açıklamanın tam metni şu şekilde:

"Çok toplumlu vatandaşlar hareketi UniteCyprusNow, adadaki her iki tarafın son zamanlarda uygulamaya koyduğu ve Kıbrıslılar arasında gerginlik ve kırgınlık yaratan eylemlerden büyük endişe duymaktadır

Bu eylemler insanlar arasında olumsuz duygular yaratmakla kalmayıp, ekonomik ve sosyal işbirliğini caydırmaya hizmet etmektedir.

Crans Montana’da görüşmeleri çökmesinin ardından, her iki taraftaki siyasi yapılar insanlar arasındaki ilişkileri normalleştirecek herhangi bir güven artırıcı önlemi uygulamaya koymakta başarısız olmakta kalmamış, görüşmelerin ilk döneminde yaratılan tüm olumlu havayı zehirleyen etkin ve açık adımlar atmışlardır.

Bu olumsuz gidişatın örnekleri sayılamayacak kadar çok olmaya başlamıştır. Kıbrıs Cumhuriyeti Gümrük Dairesi’nin geçiş noktalarında Kıbrıs Rum plakalı araçlarda yakıt kontrolü yapmaya başlaması, Mağusa’da etnik ayrımcılığa dayalı bir plajın açılması, Larnaka Havaalanı’nda giriş izinlerinin verilmemesi, BM yardımına vergi uygulanması, elçiliklere gönderilen bir note verbal aracılığıyla kuzeydeki kültürel miras alanlarına ziyaretlerin engellenmeye çalışılması, yeni geçiş kapılarının açılmasında başarısız olunması ve güneyde Kıbrıs Türk plakalı araçlara yapılan saldırılara karşı etkin bir önlem alınmaması bu örneklerin sadece bazılarıdır.

Bu olumsuz uygulamaların bazıları geri alınmıştır. Fakat, söz konusu birçok uygulamada seçilmiş yetkililerin sorumluluk üstlenmekten kaçınmış olmaları ve Kıbrıs barış sürecini doğrudan etkileyen konularda atanmış bürokratların nasıl olup da tek başlarına böylesi kararlar alabilmiş olmalarına makul açıklamalar getirememiş olmaları ciddi endişe yaratmaktdır.

İnsanlar arasında temasa engeller konulan, iki toplumlu ilişkileri teşvik eden yerlere olan mali desteğin engellendiği, plajlarda ayrımcılık yapıldığı, yiyecek yardımının vergilendirildiği, ırkçı saldırıların cezasız kaldığı bir ülke, bizim barış ve uzlaşı içinde yaşamak, çocuklarımızı büyütmek ve içinde iş yapmak istediğimiz bir ülke değildir.

Tüm bu sorunların ve daha fazlasının çözümü Kıbrıs sorununun çözümüyle mümkün olabilecektir. Bu çözüm, ayrışma ve bölünme değil, federal bir yapı altında yeniden birleşmektir. Daha da önemlisi, çözüm belki de bugün bu sorunların arkasında yer alan çıkar grupları da dahil olmak üzere herkese ve her iki topluma da uzun vadeli ekonomik yararlar sağlayacaktır.

UCN, Kıbrıs’taki insanlar arasında güveni zedeleyen bütün eylemleri kınar ve taraflara daha fazla gecikmeden güven artırıcı önlemleri hayata geçirmeleri çağrısını yapar."