12. Dünya Kentsel Forumu ve geleceğe yönelik öğretiler
Prof.Dr. Şebnem Hoşkara
DAÜ Kentsel Araştırma ve Geliştirme Merkezi Başkanı ve Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi
Geçtiğimiz hafta, Kahire, kentsel zorluklara ve sorunlara çözüm arayışında olan herkes için merkez noktası oldu. Dünya Kentsel Forumu’nun onikincisi (World Urban Forum – WUF12), 4-8 Kasım 2024 tarihlerinde, binlerce yıllık tarihle bezenmiş Kahire şehrinde, 182 ülkeden 24.000'den fazla lider, politikacı, şehir plancısı, mimar, sivil toplum temsilcisi ve eğitimcinin katılımıyla gerçekleşti. "Her Şey Evde Başlar: Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar İçin Yerel Eylemler" teması altında gerçekleşen Forumda, bir dizi atölye çalışması, eğitim programı ve ilham verici sunumlar yoluyla, iklim dayanıklılığı, sürdürülebilir kentleşme ve yerel girişimler için yenilikçi finansman gibi konular ele alındı.
Kendi adıma çok eğitici, ufuk açıcı ve düşündürücü olduğunu düşündüğüm ve aktif roller üstlenerek katılmaktan büyük mutluluk ve onur duyduğum bu etkinlik bana; hızlı kentleşme, iklim ve küresel konut krizinin zorluklarının üstesinden gelmede, planlamanın oynadığı rolü ve 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacından (SKA) özellikle SKA11: Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar başta olmak üzere birçoğuna ulaşmada, planlama ve mimarlığın merkezi bir role sahip olduğunu bir kez daha hatırlattı ve küresel bir perspektif sundu.
Dünya Kentsel Forumu (WUF), Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Örgütü (UN-Habitat) tarafından iki yılda bir düzenleniyor. Bu yıl etkinliğe evsahipliği yapan Kahire, WUF katılımcılarına, antik miras ile hızlı kentleşmenin bir arada görülebildiği çarpıcı bir vaka çalışması sundu. 22 milyonu aşan nüfusuyla Kahire, hızlı kentleşme, trafik sıkışıklığı, kültürel mirasın korunması ve konut talepleri gibi acil zorluklarla karşı karşıya.
WUF12, Yeni Kahire'deki Mısır Uluslararası Sergi Merkezi'nde gerçekleştirildi. Yeni Kahire, 2000'lerin başında, Kahire'nin giderek artan yoğunluğunu hafifletmek ve artan nüfusun Kahire'nin altyapısı üzerindeki baskısını azaltmak amacıyla, büyük bir hükümet çabasının parçası olarak başkentin eteklerinde planlanmış modern bir uydu şehir olarak tasarlanmış ve şu anda 22 milyonu aşan şaşırtıcı nüfusa sahip bir metropolün genişleme bölgesi olarak hizmet veriyor. Motorlu araç merkezli tasarımın hakim olduğu Yeni Kahire'nin gelişimi, adil ve sürdürülebilir kentsel büyümeyi teşvik etme fırsatlarının nasıl kaçırılabileceğine dair çarpıcı bir hatırlatma niteliğinde. Şehir, kapalı siteler, konut kompleksleri, lüks alışveriş merkezleri ve birçok uluslararası eğitim kurumu ile işletmelerin bir karışımından oluşuyor. Ancak burada gözlemlediğimiz bir ikilem var: Yeni Kahire, kaynakların (eski ve yeni) tüm şehir genelinde yatırım yapılmadığı, ihtiyaç duyulan yerlere uygun fiyatlı, düzgün konutlar, iş imkanları ve altyapı sağlanmadığı takdirde şehirde büyüyen sosyo-ekonomik uçuruma katkıda bulunuyor gibi görünüyor.
WUF12'nin bu genişleyen uydu şehirde gerçekleşmesi, katılımcılara, kentsel anlamda ele alınması gereken sorunlara doğrudan tanıklık etme fırsatı sundu. Bu bağlamda, tam olarak bir “organize kaos” niteliği taşıyan Kahire trafiği içinde etkinlik alanına ulaşım, katılımcıları, genellikle uzun bekleyişler ve stresli ulaşım koşullarıyla karşı karşıya bıraktı, ve bu da, şehrin taşıma sistemlerindeki zorluklarını gözler önüne serdi.
Forumda bu yılın teması olan “Her Şey Evde Başlar”, konunun tam merkezine odaklandı; gerçekleşen tüm etkinliklerde, yerel eylemlerin önemi ve yerel yönetimlerin şehirler ve insan yerleşimlerini şekillendirmedeki kritik rolü vurgulandı. WUF12’nin beş günlük programını şekillendiren altı ana diyalog - Geleceğimizi Barındırmak, Şehirler ve İklim Krizi, Birlikte Daha Güçlü, Yerelleştirme için Finansman ve Finansmanı Yerelleştirme, Dijital Çağda İnsanı Ön Plana Koymak ve Evin Kaybı - BM-Habitat tarafından yuvarlak masa toplantıları, panel tartışmaları, atölye çalışmaları gibi farklı platformlarda, akademisyenler, yapısal çevre ve sürdürülebilirlik uzmanları ile birçok kurumun vaka çalışmaları örnekleri sunduğu ortak etkinlikler aracılığıyla düzenlendi. Amaç, dünya nüfusunun yarısının yaşadığı kentsel alanlarda yaşanan zorlukları ve bunların olumlu sonuçları ve iyi uygulamalarını vurgulamak, deneyimleri paylaşmak ve daha geniş tartışmalara olanak sağlamaktı.
WUF12’de 2024 Dünya Şehirleri Raporu: Şehirler ve İklim Eylemi’nin lansmanı
Dünya genelindeki çeşitli kurumlardan 120’den fazla kişinin katılımıyla iki yılı aşkın yoğun bir çalışmanın ardından hazırlanan 2024 Dünya Şehirleri Raporu: Şehirler ve İklim Eylemi de, 5 Kasım 2024 tarihinde, Mısır'ın Kahire kentinde düzenlenen 12. Dünya Kentsel Forumu sırasında tanıtıldı.
2024 Dünya Şehirleri Raporu, kentsel alanların iklim değişikliğinin oluşturduğu varoluşsal tehdidi ele almada oynayabileceği rolü daha iyi anlamamızı sağlıyor. Bu bağlamda, kentsel alanların, küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelerin 1,5°C üzerine çıkarmama hedefine yönelik Paris Anlaşması’nı gerçekleştirmek için nasıl etkili adımlar atabileceğini ve iklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlamak için çok boyutlu dayanıklılık inşa ederek nasıl harekete geçebileceğini inceliyor.
Rapor, şehirlerin net sıfır veya düşük karbonlu bir dünya hedefine ulaşma yolunda gerçekçi bir şekilde üstlenebileceği rolü ortaya koyarken, bu rolü etkin bir şekilde yerine getirebilmeleri için gerekli destekleyici yapıların neler olduğunu da belirliyor. 2024 Dünya Şehirleri Raporu’nun çerçevesini belirleyen dört temel konuyu aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz.
- İklim değişikliğinin farklı bölgelerde görülen yıkıcı etkileri karşısında acil eylem gerekliliği.
- Kentsel alanların iklim kriziyle mücadelede sahip oldukları benzersiz özellikler nedeniyle yeniden canlanan rolü.
- İklim eyleminin insan odaklı doğası.
- Şehirlerin ve toplulukların iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerine karşı alabileceği etkili ve kapsayıcı iklim eyleminin uygulanması.
2024 Dünya Şehirleri Raporu: Şehirler ve İklim Eylemi raporuna şu bağlantıdan ulaşılabilir: https://unhabitat.org/wcr/
WUF12’de Akademi Yukarlak Masa oturumu
12. Dünya Kentsel Forumu kapsamında, 8 Kasım Cuma günü bir Akademi Yuvarlak Masası oturumu düzenlendi. Kentsel konut ve iklim krizlerini çözmeye yardımcı olacak araştırma ve verilerin tartışıldığı oturumda, BM-Habitat (Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı) Direktörü Anacláudia Rossbach, kentsel sektörün, SKA11 ve Yeni Kentsel Gündem için yeterince araştırılmadığını belirterek, BM-Habitat’ın farklı bölgelerdeki mevcut araştırmacı ağlarıyla ortak çalışmalar yürütmesinin önemine vurgu yaptı. Oturumda yer alan konuşmacılar, öncelikle, kentsel gelişmelerde arz odaklı yaklaşımların kentlerin geleceğine yönelik olumlu katkı sağlamadığı; bundan dolayı, kullanıcı merkezli, sonuç odaklı, tabandan yukarıya doğru ele alınan bir planlama ve daha fazla esneklik içeren talep odaklı bir yaklaşıma geçilmesini savundular. Bu bağlamda da, politika-toplum-akademi arasında yerel koalisyonlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan konuşmacılar, iklim değişikliği verilerinin yanı sıra iklim eylemi verilerine olan ihtiyaçtan yola çıkarak, iklim değişikliği bağlamında disiplinlerarası yaklaşımların önemine değindiler. Akademi Yuvarlak Masa oturumunun önemli bir öğretisi de, kentlerde karşılaşılan zorlukların üstesinden gelinmesinde en önemli aracın, üniversiteler ve şehirlerin geliştirecekleri işbirlikleri ve ortak üretimler olduğu konusuydu.
Akademinin tüm tartışmalarını özetlemeye çalışırsak; kentsel zorlukların aşılmasında ve sorunların çözümünde üniversitelerin, şehrilerine ve toplumlarına, araştırmalarıyla, veri ve analiz üretimleriyle destek olmalarının kaçınılmaz olduğunu ifade edebiliriz. Diğer az gelişmiş ve/veya gelişmekte olan toplumlarla beraber Kıbrıs’ın kuzeyinde yer alan şehirlerin ve kırsal yerleşimlerin de dışında tutulamayacağı bir gerçek, kuramsal (teorik) çalışmalar iler pratik (uygulama) arasında ciddi bir boşluk olduğudur. Kentsel sorunlara çözüm için, herkesin erişimine açık, doğru, araştırmaya dayalı bilgi ve verilere ihtiyaç vardır; kanıta dayalı karar alma süreçleri toplumlarda güven inşa eder. Üniversiteler ise, araştırma ve bilime dayalı veri üretmede en önemli yerlerdir.
Araştırma süreçlerinde ve ardından ortaya konacak planlama ve tasarım süreçlerinde halkın katılımı ise esastır. Yerel topluluklar, sahadaki verileri doğrulamalıdır. Bu bağlamda, küresel araştırma ve eylemlerin gündemi, iklim değişikliği ve şehirlerimiz için yerel düzeyde hangi araştırmalara ihtiyaç duyulduğunu da ortaya koymaktadır. Küresel gerçeklerden yola çıkarak ve yerel özelliklerimizi göz önünde bulundurarak bilimsel verilere dayalı yerel eylemlerde bulunmamız, kentsel sorunlarımızın çözümüne giden tek yoldur.
WUF12’ye DAÜ’den katılım
Doğu Akdeniz Üniversitesi, 12. Dünya Kentsel Forumu’na aktif olarak katılım sağladı. Katılımcılarının %26’sının akademiden olduğu da göz önünde bulundurulduğunda, DAÜ’nün, özellikle dünyanın farklı yerlerinden gelen 45 üniversitenin sunum yaptığı WUF12 Kentsel Fuar alanındaki ortak Üniversite standında, üniversitemizde sürdürülebilir kalkınma amaçlarına yönelik yapılmakta olan çalışmaları sunumuş olması, ve bu anlamda Kıbrıs ve Türkiye’den tek üniversite olarak forumda yer alması anlamlıydı.
‘Daha iyi bir gelecek için yükseköğretimde fark yaratmak: Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına Katkılar’ başlığı altında yaptığımız sunum iki bölümden oluştu. İlk bölümde, sürdürülebilir kalkınma amaçlarının yerelleştirilmesinde yükseköğretim kurumlarının rolü üzerinden, Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ)’nin bu bağlamda gerçekleştirdiği çalışmaları, (i) araştırma ve yenilikçilik, (ii) eğitim, farkındalık ve programa entegrasyon, (iii) işbirlikleri ve ortaklıklar, (iv) topluma hizmet ve katkılar, (v) sürdürülebilir kampus çalışmaları ve (vi) politika geliştirme ve danışmanlık başlıkları temelinde sunduk. İkinci bölümde ise, Üniversitemiz akademik personel sendikası DAÜSEN’in kampüs içinde, özellikle mekansal anlamda SKA11- Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar konusuna ve genel olarak başta SKA8-İnsana Yakışır İş ve Ekonomik Büyüme ve SKA10-Eşitsizliklerin Azaltılması konularıdan başlamak üzere tüm küresel amaçlara yönelik yapmış olduğu katkılarını paylaştık. Sunumun ikinci kısmı, DAÜ Mimarlık Bölümü Öğretim üyesi ve DAÜ-SEN Başkanı Doç.Dr. Ercan Hoşkara tarafından gerçekleştirildi.
Bununla birlikte, Forum kapsamında, uzmanlık ve çalışma alanlarımız doğrultusunda; Georgia Institute of Technology tarafından “Kentsel Su ve Sanitasyona Yönelik İklim Dayanıklılığı İçin Küresel Ortaklıklar” temasıyla düzenlenen SKA- Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Eylemde panelinde, “Lefkoşa Kanlıdere boyunca Lineer Park ve Yollar için Sürdürülebilir ve Dayanıklı Bir Tasarım” başlıklı yeni tamamlanmış projemizi sunmuş olmamız; ayrıca, merkezi Italya’da bulunan sivil toplum kuruluşu City Space Architecture tarafından “Kapsayıcı ve Adil Kamusal Alanlar: Bir Politika Çerçevesi” temasıyla düzenlenen bir başka panelde, “Kadınları ve Kız Çocuklarını Kentsel Tasarım Politikaları Yoluyla Güçlendirmek” başlığıyla bir başka sunum daha gerçekleştirmemiz; ve “İklim Eylemi Çözümlerini Çalışmaların Odağına Yerleştirmek İçin Mekansal Planlamada Beş Yol” başlığı altında, Uluslararası Kent ve Bölge Plancıları Topluluğu ISOCARP tarafından düzenlenen panelde, mekansal planlamada tabandan yukarıya yaklaşımlar ve Batı-dışı şehirlerin iklim değişikliğiyle mücadelede karşılaştığı zorluklar bağlamında yapmış olduğumuz sunum, Doğu Akdeniz Üniversitesi ve Kıbrıs’ın kuzeyinin, bu önemli küresel etkinlikte aktif olarak yer almasını ve görünür olmasını sağlamıştır.
Kahire Eylem Çağrısı ve WUF12’nin öğretisi
Forumun son gününde, delegasyonlar, Kahire Eylem Çağrısı’nı kabul ederek, küresel konut krizini ele almak ve yerel eylemleri küresel hedeflere ulaşmak için kullanmak adına, acilen harekete geçme taahhüdünde bulundular. Kahire Eylem Çağrısı, diğer önemli noktalarının yanı sıra, yerel aktörlerin her düzeyde sistematik bir şekilde temsil edilmesinin sürdürülmesi, kentsel alanların ve fırsatların kapsayıcı bir şekilde paylaşılması, yerel düzeyde daha iyi sonuçlar sağlamak için kentsel planlama yapılması ve şehirler ile topluluklar için finansman kaynaklarının açılmasının gerekliliğini vurguladı. Forumda yer alan delegasyonlar, Kahire Eylem Çağrısı aracılığıyla ayrıca, sürdürülebilir şehirler için eşitlik ve adaleti sağlamayı, karar alma süreçlerinde yerel ve tabandan gelen verileri kullanmayı, kültürü ve kültürel mirası sürdürülebilirlik için bir değer olarak değerlendirmeyi ve yerel etkileri genişletmek için koalisyonlar ve ittifaklar oluşturmayı taahhüt ettiler.
Konut sorunundan, her diyaloğun merkezinde yer alan iklim acil durumuna kadar karşımıza çıkan tüm küresel krizlerle yüzleşirken, kentsel kuram ve uygulamaların yerel bağlamda ele almamız ve insan odaklı yerel yaklaşımlara yönelmemiz gerektiği, 12. Dünya Kentsel Forumu’ndan çıkardığımız en önemli ders olmuştur. Bu, çok taraflı, çok disiplinli ve çok ölçekli bir çabayı ve hedeflere yönelik bir uyumu gerektiriyor. Bu anlamda profesyoneller, uzmanlar ve eğitimciler olarak, yerelden başlayarak, umut, barış ve diyaloğun (kentsel) alanlarını yaratmak için tüm enerjimizi harekete geçirmemiz gerekiyor. Kentlerimizin bizlere sunduğu mirası temel alarak, yerel kültürler ve uygulamalardan ve ortak mirasımızdan öğrenerek, dayanıklı/dirençli kentsel gelecekler yaratmak için ihtiyaç duyduğumuz tek şey, planlama ve tasarım yoluyla geliştireceğimiz yaratıcı hayal gücü, vizyon ve birbirimize karşı saygıdır.