Unutturulmaya İnat bir kitap: “ASLAR...”
Hani son zamanlarda dile getiriliyor ya; bu toplumun artık “vefa” anlayışının da kalmadığı... aslında değerbilmezlik ya da “değersizleştirme”, “hiçleştirme”, “yok saydırma” yönünden bu toplumun bazı kesimlerince uyguladığı bir yöntem olduğu; araştırma, anı kitaplarıyla ortaya çıkmaya devam ediyor.
Biz sanıyorduk ki; 1974 sonrası “ganimet kültürüyle” ne oldum delisi olanların delilikleri, görgüsüzlükleri, egoistlikleri ve vefasızlıkları gelişmiş ve toplum kültür hamurunun bundan dolayı bozulduğu, bozulmaya devam ettiğini söylesek de, geçmişe tanıklık eden yazarların yazdıkları gösteriyor ki; bu vicdansızlık ve vefasızlıklar onlarca yıl hüküm sürmekteymiş Kıbrıs Türk Toplumu (Cemaati) arasında.
Hikmet Afif Mapolar... Kıbrıs Türk Edebiyatı, Sosyal ve kültürel alanlarımızda ürünler vermiş, kitaplarıyla, yazılarıyla “aydın insan” prototipini bu toplum için çizen yazarlarımızın en önemlilerinden biridir.
Onun üzerine yazılacak, araştırılacak nice şeylerin olduğunu, bu konularda dirsek çürütenler yakinen bilir.
Yazılmasından tam 30 yıl sonra elimize bir kitap geçti: “ASLAR-Bir Devre Adını Yazanlar-1987”.
Hikmet Afif Mapolar’ın yazıp yazıp verdiği ve günün birinde bunun kitaplaştırmasını, Ahmet Necati Özkan beyden rica ettiği bir kitap; “ASLAR...”.
Kıbrıs Türk Siyasi Tarihi’nin “İLK SEÇİLMİŞ LİDERİ” olarak bilinen ama yeterince anılmayan, gözden kaçırılan ya da kaçırttırılan bir şahsiyhet: M. NECATİ ÖZKAN...
Hikmet Afif Mapolar; Necati Özkan beyi yakinen tanıyan, Necati beyin İSTİKLÂL gazetesinde köşe yazılarıyla yer almış, onun siyasi gelişmelerini bizzat gözlemlemiş bir yazarımızdı.
O siyasi gelişmeler ki; Necati beyin ortadan kaldırılması, siyasi arenadan çekilmesi için yapılan birçok komplonun şahitliğini de yapmıştır.
Sokak ortasında “tetikçi” tarafından darb edilmesi, tüm mal varlığının; kereste fabrikasının, sigara fabrikasının ve nice dükkânlarının bir gecede yakılması, “Altı Ok” ambleminden dolayı Türkiye’de değişen iktidar tarafından “ya değiştir ya yok ol” dercesine yapılan tehdite boyun eğmeyen, Türkiye’ye girmesi bile engellenen M.Necati Özkan’ın yanıltılmış tarih sayfalarında gözden kaçırılmasına gönlü razı olmamış Hikmet Afif Mapolar’ın. Nasıl bir kumpas ruhu bu ki; bir insanı “yok etmek” için ihtirasın böylesi gözleri kör edebilmiş. Sadece gözleri değil, yürekleri de vicdansızlıkla doldurabilmiş.
Tıpkı Mapolar’ın söz konusu kitabında dile getirdiği gibi:
“Hamurumuz mu bozuk? Yoksa memleketin çamuru mu bozuk? İyiyi dışlarız ama kötüyü bağrımıza basarız. Kendi kendimize değer verdiğimiz de yoktur. Kimseyi beğenmeyiz, bazen de kendi kendimize bile karşı çıkarız...”
Hiçbir şey değişmemiş...
Komplolar; ihtiras ve hırs olduğu sürece her dönem varmış meğer bu küçücük ada’da.
Hani şarkıda dediği gibi: “mahsum değiliz hiçbirimiz...”
“Geç Öne, Doğru Yol Göster Necati/Bağrımız Yanıktır Su Ver Necati...” marşını ilk kez rahmetli babamdan dinlemiştim. Seçimi kazanmasının ardından yazılan bu şiir, Türk Lisesi Bandosu tarafından bestelenerek bir marş halinde söylenmeye başlanmış. Bu da aslında şu demektir ki; Kıbrıs Türk Siyasi Tarihimizin “Seçim Şarkıları-Marşları” konusu düşünüldüğünde bu alanda yapılan ilk şarkı-marş “Bağrımız Yanıktır Su Ver Necati” marşı olduğunu gösteriyor. Tarihimize bu notu da düşmüş olalım...
M.Necati Özkan beyin oğlu, Necati Özkan Vakfı Mütvelli Heyeti Başkanı sn.Ahmet Necati Özkan’ın yayına hazırladığı ve Vakıf yayını olarak bizlerle buluşturduğu “ASLAR: Bir Devre Adını Yazanlar-1987” isimli kitap, tarihi deformasyon ve sapmalara kendi konusu itibarıyla “dur” diyebilecek önemli bir çalışma.